Yanitin icin cok teskkur ederim Bal Kardesim. Karsi mahallede ilk defa karsilastigim ve medenice tartisabilecegim engin biligi ve mantik sahibi birinin mevcudiyet beni hem sasirtti, hem de cok mutlu etti. Keske ben de misafiriniz olsaydim ve bu konulari masaya yatirsaydik. Kemalist olmasan da AKP Secmeni olduguna dair bir emare bulamadim ama AKP'nin yolu bakin genelde demiyorum, kulliyen yanlis ve bizim yumrugumuzu hep cebimizde birakir. TOGG-IHH_KOPRULER-MARAMARAY Masallari ile gizlenen bilimsel veriler her bakimdan surekli zayifladigimizi gostermiyor mu?Tesekkur ederim Akit'e, muhalif olmamiza ragmen bir kac defa asagidaki yorumumu yayinladi. Su anda 1923'den daha mi zayifiz ki ayiya dayi demeye ihtiyacimiz var? Hicbir ayiya dayi demeden 20 yil icinde toplu igne uretemeyen %9 okuma yazmali bir ummetten ucak imal edip Avrupa'ya ihrac eden bir millet yaratan ve o milletin milli gelirini ustelik Osmanli'dan payina dusen butcesinin 8,5 kat buyuklugundeki borcu takistlerle oderken, ustelik dunyanin en buyuk 1929 mali krizi ve 2. dunya savasi sartlarina ragmen 1923-1950 arasi 27 kat artirarak Kore ve Tayvan'i geride birakan (1950'den sonraki sozde veya ozde dindar iktidarlar 2022'ye kadar ancak 7,5 kat artirabilmis ve Kore ve Tayvan'in bizim 3 kat onumuze gecmesine neden olmustur) Kemalizmle sorununuz ne? Kabul ediyorum, dini baski altina almis olmasi mi? Ama bu olmadan yukarda saydigim gelisme olmuyor ki. Bu sadece Islam;a da ozgu degil, dine imana cok abanan bati ulkelerdinde de benzer sorunlar var. Yani en sonuncusu Ortacag'da ortaya cikmis ve bu gun hicbir gecerliligi olmayan bir doktrin iugruna neden SUREKLI YUMRUGUMUZ CEBIMIZDE Geziyoruz? Misafirlerinizden sonra bir cevap lutfedersiniz memnun olurum ve yurt disinda 2. doktorami yapiyorum, ama Turkiye'ye geldigimde bir yolunu bulabilirsek tanismayi cok isterdim. Ben burda bir bana ulasmaniz icin bir isaret vermek isterdim ama veremem, cunku FETO'nun Polis ve Savcilarinin elinden zor, biraz da sans eseri kurtuldum. Konya'da yasayan yasli ve muhtac anne Babamdan sorumluyum, onlar yasadikca Turkiye'ye gelip gitmek zorundayim, bu nedenle kimligimi acik edecek bir isaret veremem. Aslinda soyadi Bal olan bir tanidigim var, emekli asker, ama zannederim tesaduftur.

Hayır kardeşim Nato'yu örnek göstermeyeceğim. Gönül isterdi ki, bu konuyu uzun uzadıya tartışalım ama misafirim gelecek ve şu an vaktim biraz kısıtlı ve konuyu çok basite indirgeyeceğim. Şöyle ki, biz maalesef tek başına yoluna devam edebilecek bir süper güç değiliz. İleri ki bir zamanda inşaallah oluruz ama değiliz. Bekamızı uzun vaadeli güvence altına alabilmemiz için bazı ödünler vermek durumundayız. Eski bir tabirle, köprüden geçene kadar ayıya dayı demeye mecburuz. Solcu ve Kemalist olmamama rağmen ;) aslında bu konuda sana katılıyorum. En azından itiraz etmeliydik. İİT ve NATO üyeliğimizi bende tasvip etmiyorum ancak mantıken ve şimdilik pek alternatifimiz yok bence. Bazen kendi sürünü kurana kadar 'baş kurtlarla' sofrayı paylaşıp onlarla aynı şarkıyı söylemek zorunludur. Devletimizin ve çocuklarımızın uğruna da olsa yumruğumuzu cebimizde şimdilik tutmak zorundayız. Başka bir gün daha geniş yazışma fırsatı bulmamız dileğiyle, hayırlı ve mutlu günler dilerim.

Tesekkur ederim aydinlatici bilgin icin Bal kardes, ama yazdiklarini konu uzerinde uzman biri olarak ben de az cok biliyorum. Esas perde gerisindeki sorum su idi: Bu emperyalist usagi kurulusta ne isimiz var ve cikan karara neden itiraz etmemisiz?Umarim bana NATO'yu ornek vermezsin, cunku Solcu bir Kemalist olarak ondan da cikalim derim.

Gayet basit arkadaş. İİT üyelerinin birçoğu batının el kuklası hâlinde ve batının menfaatlerini korumak zorundadır. GERÇEK bir İSLAMÎ BİRLİK TEŞKİLATI olsa, ABD'nin ve uydularının binlerce kilometre uzakta olan hamlelerinin önünü anında keser. Ne işleri var onların buralarda, taa Afrika'da veya ABD'nin Çin'in kıyısının önünde veya bizim burnumuzun dibinde ne işleri var. Onun için İslam Dünyası bölük bölük ve parça parça, gerçek birlik maalesef yoktur. Batı asırlardır 'böl, parçala ve hükmet' kuralını çok başarılı bir şekilde hayata geçirmiştir. İİT'nin hemen hemen hepsi vizyonsuz bir şekilde sadece kendi önüne bakıyor ve batıdan medet umuyor. Velhasıl daha da kısacası, Napolyon'un sözleriyle; parra parra parrraaa. Batı'nın sayın Erdoğan'dan nefret etmelerinin başlıca sebeplerinden bir taneside bu...