• İSTANBUL
  • İMSAK
    00:00
    GÜNEŞ
    00:00
    ÖĞLE
    00:00
    İKİNDİ
    00:00
    AKŞAM
    00:00
    YATSI
    00:00
  • 0.0
  • 0.0
  • 0.0
Zekeriya Say
Zekeriya Say
TÜM YAZILARI

Günaydın Ahmet Hoca!

06 Nisan 2023
A


Zekeriya Say İletişim: [email protected]

 

Kemal Kılıçdaroğlu liderliğindeki CHP, 31 Mart 2019’da gerçekleşen yerel seçimler öncesi başlattığı seçim kampanyasında, “Mart’ın sonu bahar”  sloganını kullanmış ve hazırlanan reklam filminde, “Başkanlarımız ayrım yapmaksızın halkı kucaklayacak. Çünkü Türkiye daha iyisini hak ediyor” ifadelerine yer vermişti.

Yapılan kirli ittifaklar neticesinde, başta İstanbul ve Ankara olmak üzere bazı büyükşehirler CHP’lilerin eline geçti…

İstanbul halkı olarak bizler, CHP’li Ekrem İmamoğlu’nun gelişiyle, baharı görmeden kara kışa tutulduk…

Türkiye şimdi de 14 Mayıs 2023 Cumhurbaşkanlığı seçimlerine hazırlanıyor. 

7’li koalisyonun cumhurbaşkanı adayı ve CHP lideri Kılıçdaroğlu, bu seferki kampanyasının sloganını, “sana söz yine baharlar gelecek” diye belirledi. 

Devletin şerefli bürokratlarına parmak sallayan, hükümet yetkililerini “yargılayacağız” sözleriyle tehdit eden Kılıçdaroğlu, önce Trabzon mitinginde, ardından Twitter’daki profil fotoğrafında, sözde baharı simgeleyen ve kırmızı beyaz iplikten yapılan “marteniçka” isimli bir urgan kullandı. 

Urgana atılan “düğüm” ise oldukça manidardı.

CHP’nin cemaziyülevvelini bilenler, “gardırop devrimleri” yüzünden binlerce Müslüman’ın idam edildiğini unutmayanlar, “darağacı” izlenimi veren bu paylaşımla, muhaliflere örtülü mesajlar verildiğini öne sürüyor.

“Helalleşme’ tiyatrosuyla yürütülen bu seçim kampanyasının ardından maazallah iktidara gelirlerse, Kılıçdaroğlu ve adamlarının çok büyük bir “hesaplaşma” içerisine girecekleri söyleniyor.

Üstelik bu “sır” değil.. 

Bizatihi Kemal Kılıçdaroğlu, hizmetle geçen 21 yıllık AK Parti iktidarıyla hesaplaşacaklarını, milli iradenin temsilcilerini, “Hapislerde çürüteceğiz, ağır cezalar getireceğiz” sözleriyle, zindanlarda çürüteceklerini dillendiriyor.

Tabii Bay Kemal konuşur da avanesi boş durur mu? 

“Oğlum” dediği Ekrem İmamoğlu’nun, iktidara yönelik, “akıllarını başlarından alırım” şeklindeki efelenmeleri…

Terör tutuklusu Selahattin Demirtaş’ın, Başkan Erdoğan’ı hedef alan, “Sen benim için ‘kaygılanmayı’ bırak da kendi vereceğin hesabı düşün” şeklindeki tehdit içerikli ifadeleri…

Tabela partisi DP’nin Genel Başkanı Gültekin Uysal’ın, “devr-i sabık yaratacağız” çıkışı…

CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel’in, “Recep Tayyip Erdoğan mahkûm olacaktır, hesap verecektir! And olsun! And olsun! And olsun!” yemini…

Türk ordusuna “satılmış” diyen ve mahkeme bastığı için dokunulmazlığı kaldırılan CHP Mersin Milletvekili Ali Mahir Başarır’ın, “Ama bir kişi özel yargılanacak. O Süleyman Soylu. Ona asla af yok” sözleri..

CHP’li eski asker Dursun Çiçek’in, başsavcıların kendisine ‘Onları iktidardan indirin bakın nasıl yargılıyoruz göreceksiniz” dediklerini, anlatması..

Terör partisi HDP çatısı altından Meclis’e giren TİP’li Ahmet Şık’ın, “Muhalefeti de AK Parti ve MHP’ye bırakmayacağız. AK Parti kapatılacak. Hepsi suç örgütü üyesi olmaktan yargılanacak” şeklindeki küstah tehdidi…

Yine CHP’li Meclisi üyesi Müslim Sarı’nın, “Hesaplaşacağımız kitleler mutlaka olacak” demesi…

Son olarak CHP’li emekli Amiral Türker Ertürk’ün, “Bakın artık iktidar değişecek. Ama acılı ama acısız, bu iktidar değişecek. Onun için herkes aklını başına devşirmeli” şeklindeki kan donduran ifadeleri…

Metin Akpınar ve Ataol Behramoğlu gibi sanatçı bozuntularının, cumhurbaşkanımıza yönelik “idam” göndermeleri…

Besleme anketlerle iktidar rüyası görmeye başlayan zillet paydaşlarının, mütedeyyin kesime yönelik nasıl bir nefret beslediklerini ve seçime sayılı günler kala gözlerini iyice kararttıklarını gözler önüne seriyor…

Tabii 7’li koalisyon ortakları şimdiden millete ve milli iradenin temsilcilerine yönelik zulüm fırtınası estireceklerini aleni şekilde deklare edince, tabanları da boş durmadı…

Onlar da seçimi beklemeden, mübarek Ramazan ayında harekete geçtiler…

İstanbul Kadıköy’de yapılan bir sokak röportajı sırasında, Tülay K. adlı bir laikçi yobaz,  Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a hakaret ettikten sonra, hiçbir suçu günahı olmayan torunları için ağza alınmayacak ifadeler kullanacak kadar pespayeleşti. 

Ardından, Eskişehir’de bir kadın, durduk yere başörtülülere saldırarak, küfürler etti. Ardından “Bayram günü bugün gelecek” diyerek, tehditler savurdu.

Onun şokunu atlatamadan, bu kez azgın azınlığın temsilcileri Kadıköy’de ortaya çıktı.

A.B. isimli bir kadın, Kadıköy’de bulunan Rasimpaşa Kur’an Kursu’na saldırdı. Önce hakaret etti sonra kursun camlarını tekmeleyerek kırdı.  

“Neler oluyor” anlamaya çalışırken, bir laikçi yobaz saldırısı da Kırklareli’nde gerçekleşti.

Kırklareli’nin Vize ilçesine bağlı Küçükyayla Köyü Camii’nin imamı, “Sürekli ezan okuyup duruyorsun, başımızı şişiriyorsun. Sen de AK Parti’ye oy veriyorsun” diyen bir ruh hastası tarafından darp edildi. Hızını alamayan seküler yobazın, İmam efendiye sinkaflı küfürler ederek, ailesinin yanında cinsel organını gösterdiği ifade edildi.

Tabii tüm bu “nefret” dolu sözler ve seküler yobazların “sistematik saldırıları” sürerken, kendisini “Başbakan” yapan AK Parti’yi terk edip CHP’ye yaslayan ve “bir selamı ile Anadolu’yu ayağa kaldıracağını” söyleyen Ahmet Davutoğlu ne dese beğenirsiniz?

Millet İttifakı maazallah iktidara gelirse, “Meclisin büyük çoğunluğu sol-seküler” kesimden oluşacakmış ve mütedeyyin kesim yeterince temsil edilmeyecekmiş.

Günaydın Ahmet Hoca!..

Tüm bu şımarıklıklar, küfür, hakaret ve tehditler durduk yere artmadı ya!

 

Haberle ilgili yorum yapmak için tıklayın.

Yorumlar

Ali Hoca

Bu zillet ittifakının elemanları o kadar alçak seviyelere düştüler ki, onlar hakkında bir şeyler yazmak bile canımı sıkıyor. Rabbim bu millete basiret versin inşallah.

Kurdeş çelik

Rabbim bizi böyle ikiyüzlü yapmadığı için ne kadar şükretsek azdır inanın böyle hainlere ne desek azdır bunlara müslüman olarak hakkımı helal etmiyorum
x

WhatsApp İhbar Hattı

+90 (553) 313 94 23