Hamas’ı hedef alan İmamoğlu’na edecek tek lafınız yok mu?
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Gazze’deki siyonist zulme ses yükseltebilen tek dünya lideri oldu.
Katil İsrail’e “terörist” olduğunu en yüksek sesle Cumhurbaşkanı Erdoğan haykırabildi.
Son olarak geçtiğimiz hafta içi mücahid Hamas’ın liderleriyle kucaklaşan Erdoğan, küffara yine meydan okudu.
Erdoğan liderliğindeki Türkiye bir yandan da Gazze’deki soykırımın sonlanması için yoğun diplomasi trafiği yürütürken, muhalefet tarafından hedef haline getirildi.
CHP ve ortakları zaten mücahid Hamas’a “terörist yapı” gözüyle bakıyor. Onların eleştirilerinin küçük bir hükmü bile yok.. Ne oldukları ne olmadıkları ortada..
Ancak mütedeyyin kesimi temsil ettiklerini iddia eden Yeniden Refahlılar ile Saadetlilerin Erdoğan’ı Gazze üzerinden hedefe koymaları inanılır gibi değil..
Mesela Yeniden Refah Partisi Genel Başkan Yardımcısı Doğan Bekin, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın, Hamas liderleriyle kucaklaşıp küffara meydan okuduğu gün "Kürecik Üssü" iddiasını gündeme getirdi.
Bekin, "Kürecik Üssü'nden alınan istihbarat ile İran'ın İsrail'e fırlattığı füzeleri engellendi" dedi.
Cumhurbaşkanlığı yetkilileri, Kürecik Üssü ile ilgili iddianın daha önce defalarca yalanlandığını hatırlatarak Yeniden Refahlılara cevap verse de Bekin'in ardından Fatih Erbakan da aynı iddiayı öne sürdü.
Cumhurbaşkanı Erdoğan önceki gün İstanbul'da yaptığı konuşmasında kendisini hedef alanlara seslendi. Onlara sitem etti..
"Kürecik'teki radar merkezinin ülkemizin ve ittifakımızın güvenliği dışında hiçbir devletle herhangi bir ilişkisi, bağı, irtibatı yoktur ve olamaz. Türkiye Cumhuriyeti böyle bir şeye zaten izin vermez, vermemiştir" diyen Erdoğan, "Bir Müslüman olarak her şeyden önce yalan, Allah'ın ve Rasulünün (sav) en çok nefret ettiği şeydir. Böyle yalan söylemeyin. Kurtulamazsınız. Bunun hesabını da ebedi alemde vereceksiniz." ifadeleri ile eleştiride bulundu.
Öte yandan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Devlet İsrail'le ticaret yapıyor" yalanı üzerinden de defalarca hedefe kondu. Halbu ki ticareti yapan sınırlı sayıdaki özel sektördü, o da nihayetinde engellendi.
Bu iddiayı kelime oyunlarıyla gündeme getirenler mütedeyyin kesimi sokak eylemlerine davet etti. Erdoğan liderliğindeki iktidara karşı siyasi bir araç olarak kullandı, Gazze konusunda hassas olan halkı kışkırttı..
Tabi biz iç siyasette tüm bunları yaşarken, siyonistler katliamı sürdürdü.
Gazzeli mazlumlar konusunda samimi olduğunu iddia edip, Cumhurbaşkanı Erdoğan'a Gazze üzerinden eleştiride bulunanlar, CHP'li isimlere ise tek kelime edemiyor.
Saadetliler ile Yeniden Refahlıların başı çektiği kesim, Cumhurbaşkanı Erdoğan'a "Gazze" konusunda yüklenirken, muhalefetin Filistin'in özgürlüğü için mücadele eden Hamas aleyhindeki açık beyanlarına karşı sessiz kalıyor.
Çok ilginç değil mi?
CHP Genel Başkanı Özgür Özel'in, defalarca, "Hamas bir terör örgütüdür" demesi karşısında tek eleştiri getirmeyen kesim, CHP'li İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun Batı medyasına verdiği röportajda kullandığı, “Hamas İsrail’de bizi çok üzen bir saldırıya imza attı. Biz, terör eylemleri aracılığıyla insanları topluca katleden her yapıyı terör örgütü olarak değerlendiriyoruz." ifadelerine de bir itirazda bulunamadı.
Erdoğan ile yatıp Erdoğan ile kalkan bu kişiler, İmamoğlu’nun ve temsil ettiği yapının fikri duruşunu açıkça ortaya koyan sözlerine de sessiz mi kalacak?
Gazze konusunda samimi olduklarını iddia edenler, İmamoğlu’na, Özel’e neden eleştiride bulunamıyor?
Bu çirkin sözlere edecek tek lafınız yok mu?
Türk milleti samimi olup olmadığınızı görmek istiyor…