Ramazan-ı Şerif ve Gazze’de Oruç
1 Ramazan 1445 geldi.
Hoş geldi, sefalar getirdi.
Bu yıl Ramazan 10 Mart 2024 Pazar yatsıdan sonra teravih namazıyla başlıyor, sonra gece sahura kalkarak devam ediyor. Nihayet imsak ve niyetle birlikte 11 Mart 2024 Pazartesi günü ilk oruç Hak
Teala’ya arz ediliyor.
Niyet çok önemli.
Öyle ki her işte niyet, ihlas ve samimiyet gerekli.
Oruç için, sabah namaz vaktinden önce niyet etmek lazımdır.
Tavsiye edilen odur ki; her oruca ayrı ayrı niyet etmelidir.
Ramazan ayı ve oruç tutmak çok güzeldir.
Cenab-ı Hak (cc), Yüce Kitabımız Kur’an-ı Kerim'de ‘’Ey iman edenler! Oruç sizden öncekilere farz kılındığı gibi size de farz kılındı’’.(el-Bakara,183) buyuruyor.
Yine Sevgili Peygamber Efendimiz(sav), Hadis-i Şerifi'nde ’Kim inanarak ve karşılığını yalnızca Allah’tan umarak Ramazan orucunu tutarsa, geçmiş günahları bağışlanır’ diye, ifade ediyor. (Buhari, İman, 28.)
Ramazan-ı Şerif, mükafat mevsimidir!.
Rabbimizin, kullarına büyük bir lütfu’dur.
Günahlardan, kurtulma zamanıdır..
Ramazan günleri, Allah’a yaklaşma fırsatlarıdır.
Bu ay, Ümmet-i Muhammed’e ihsan-ı İlahi’dir.
Cenab-ı Hak; ’Kullarım Sana, Ben’i sorduğunda (Rasulüm söyle onlara); Ben çok yakınım. Bana dua ettiği vakit, dua edenin dileğine karşılık veririm. O halde (kullarım da) Benim davetime uysunlar ve Bana inansınlar ki, doğru yolu bulsunlar’ buyuruyor. (el Bakara,186)
Allah (cc), kullarına yakın olduğunu belirtiyor, kullarının da Kitap ve Sünnet’e tabi olarak, kendisine yaklaşmasını istiyor.
Burada, dua etmenin önemine vurgu var.
Allah’ın davetine uymaya çağrı var.
İnanmak ve doğruyu bulmaya işaret var.
Dua; adeta, kulun Yüce Yaradan’la konuşmasıdır. İsteklerini, bizzat O’ndan istemesidir.
Bir anlamda kulun acziyetini itiraf etmesi, Yüce Rabbimiz’in huzurunda yalvarması ve talepte bulunmasıdır.
Buna karşılık olarak, Cenab-ı Hakk’ın kudretiyle, şanıyla, saltanatıyla ve sonsuz rahmetiyle mukabele etmesidir.
Ramazan ayı, manevi güzelliklerle doludur.
Müminler için af ve merhamet ayıdır.
Bu zaman dilimini, iyi şekilde değerlendirmek lazımdır.
Hadis-i Şerifte, şöyle buyurulur; ‘Ramazan ayı gelince, cennet kapıları açılır, cehennem kapıları kapanır, şeytanlar zincire vurulur’.
Bu ay, öncelikle oruç ayıdır, oruç tutulur.
Orucu ise sadece mideye değil, bütün vücuda, ele, ayağa, göze tutturmak gerekir.
İstenir ki, mide haramlardan kurtulsun. El, harama tenezzül etmesin. Ayak harama gitmesin. Göz harama bakmasın .
Mesela, internette paylaşım yapılırken dikkatli olunsun. Mahremiyete özen gösterilsin. Daha ötesini, gayri ahlaki yayınları söylemiyorum bile..
Bu ay, Kur’an ayıdır, hatimler mukabeleler yapılır. Kur’an-ı sadece okumak hatim yapmak yeterli değildir, manası ve emirleri ile de dikkate alınmalıdır.
Bu ay, yoksullara yardım ayıdır. Zekat verilir, sadakayı fıtır verilir. Daha bir çok hayır yapılır.
Zekat müessesesi ise ayrı bir öneme sahiptir. İslam ekonomik ve sosyal güvenlik sistemine göre, layıkıyla zekat verilirse neticede, fakir ve yoksulların problemlerinin çözüldüğü görülecektir .
Ancak insanoğlu her konuda olduğu gibi, bu konuda da Allah’ın emirlerini tutmuyor ve sonuçta herkes sıkıntı çekiyor.
Hele para konusu, olunca insanlar için akan sular duruyor.
Bu arada merak ediyorum. ‘Camide hoca veya cemaat bana kötü davrandı, namazdan soğudum’ diyenler, para ile ilgili konularda bir çok kez kötü muamele ile karşılaşmalarına rağmen, paradan neden soğumuyorlar ?
…
Ramazan'da iftar yapmak ve iftar yaptırmak, özel bir davranış biçimidir.
İftar yaparken gün boyu Allah’ın emrine uymak ve aç kalmak, ama günün sonunda yine emre uyarak orucu açmak ise anlamlıdır.
İftar ettirirken de, rıza-ı İlahi için oruç tutan birisine ikram etmek vardır.
Ramazan’da, ikram ayrı bir manalı ve bir başka güzeldir.
Ancak, şatafatlı iftar sofralarından kaçınmak lazımdır.
Açların halinden anlamak lazımdır. Biraz da mazlumların derdiyle dertlenmek lazımdır.
Sormalı ve düşünmeliyiz.
Bu Ramazan'da, Gazze ne yapıyor? .
Maalesef, cevap şöyle olacak;
Gazze’de insanlar aç. Gazze’de çocuklar aç. Gazze’de kadınlar ve yaşlılar aç.
Gazze’de ilaç yok. Gazze’de sağlık malzemesi yok.
Ama, Gazze’de ölüm var!
Ey Ümmet, neredesiniz?
Ey Dünya, neredesiniz?
Bizler, Gazze ile nasıl helalleşeceğiz?
Bölge ile ilgili son haberler şu şekilde;
Burada, bütün insanlık katlediliyor!.
İsrail; Gazze’de, Han Yunus’u yerle bir etti.
BM haberlerine göre ise; 'bir haftadır ulaşılamayan, Gazze’de 100 den fazla kişi öldü’, deniyor.
Televizyonları gözyaşları içinde seyrediyorum, Gazze’de yaralanan bir çocuk yalvarıyor; acıya dayanamıyorum, bacağımı kesin!;, diyor.
Gazze’de, mazlumlar feryat ediyor..
Son olarak yürek burkan netice; toplam can kaybı 30 bin 228 olduğudur!.
İşte Gazze’de, Ramazan ve oruç bu tabloyla karşılanıyor.
Merak ediyorum, bu durum karşısında ne diyeceksiniz?
Batı bir balinaya, bir köpeğe, güya acıma duygusuyla sahip çıkmaya çalışır. Ama, katledilen şehit olan Müslüman olunca, ses çıkarmaz.
İslam alemi ise, duyarsız kalır. İran, slogan atar. Mısır, göstermelik hareket eder. Arabistan, müzik festivali yapar..
Allah, vicdanlara oruç tutturmayı nasip eylesin.
Allah, Müslümanlara akıl firaset versin.
Allah, Dünya’daki zulmün son bulması için bizlere yardım etsin.
İlla ki, gayret etmeliyiz. Bu zulmün son bulması için, adaletin sağlanması için, çok çalışmalıyız.
Ve, çok dua etmeliyiz.
Ramazan nihayetinde, aşk demektir.
Önce, Allah’ımıza aşk,
Daha sonra, Peygamber’imize aşk.
Hz Mevlana; 'aşk Eflatun’un felsefe, Calinos’un tababetle yapamadığını yapar. Aşk Hz.Muhammed’i (sav) Mirac’a yükseltmiştir, aşk insanı erişilmesi güç olan menzillere eriştirir.’ diyor.
Gelin, gönlümüzde aşk ile en yüce menzile bir yolculuk yapalım..
‘Kimsecikler öpmez beni madem, sen öp alnımdan beni seccadem' muhabbetiyle, secdeye varalım.
Şöyle dua edelim; 'Cenab-ı Hak, bizleri hem affetsin, hem de adam etsin. Dünya’da Allah’ın adaleti tesis edilsin’.
Biz inanıyoruz ki şu istikbal inkilabı içinde en gür seda, İslam’ın olacaktır.
Bu duygularla, Ramazan-ı Şerif’inizi tebrik ediyorum.