• İSTANBUL
  • İMSAK
    00:00
    GÜNEŞ
    00:00
    ÖĞLE
    00:00
    İKİNDİ
    00:00
    AKŞAM
    00:00
    YATSI
    00:00
  • 0.0
  • 0.0
  • 0.0
Nusret Reşber
Nusret Reşber
TÜM YAZILARI

Zilhicce

06 Haziran 2024
A


Nusret Reşber İletişim:

 

Kelime manası olarak da “Hac Ayı” olan Zilhicce ayı, dört Haram Aylar’dan biridir.

Haram aylarda savaş haram kılınmıştır. İşlenen sevap veya günahlar başka zamanlarda yapılanlardan daha fazla mükâfat veya cezaya tabi olacağı bildirilmiştir. Bu aylar, yılın diğer aylarından farklı bir önem ve saygınlığa sahip olacak ki Yüce Allah her aklıselim için Zilhicce’nin on gecesini “yemine değer” olduğunu haber verir.

“Fecre, on geceye, çifte ve teke, örttüğü an geceye yemin ederim ki, akıl sahibi için bunlarda elbette bir yemin (değeri) var, değil mi?” (Fecr 1-5)

Üzerine yemin edilen Zilhicce ayının bu ilk on günü Hac günleridir. Aynı zamanda gerek hacıların gerekse hacca gidemeyenlerin kurbanlarını Allah’a arz ettikleri günlerdir.

Kısaca yarın Zilhicce ayının ilk on gününe, her anı hikmetle dolu olan, ibadetle geçirilmesi gereken, hürmete şayan, sevabı kat kat olan bir zaman dilimine giriyoruz!

Peygamberimiz (s.a.s.), “Allah uğrunda yapılacak cihad da mı (bu günlerden daha) üstün değildir?” sorusuna “Ancak malını ve canını tehlikeye atarak cihada çıkan, şehit olup dönmeyen kimse…” hariç diyerek bu günlerin faziletini haber vermiştir.

Evet, görülüyor ki bugün, ne yazık ki Gazzeli Müslümanlardan başka hakiki manada cihad eden de yok.

Ümmeti Muhammed (s.a.s.) bugün, üzerine ölü toprağı serpilmiş bir vaziyette…

Allah sonumuzu hayreylesin.

Dolayısıyla Gazze’deki kardeşlerimize gerçekten yardım edemeyecek durumdaysak…

Allah Teâlâ bize yıllardır hasretle beklediğimiz Haccı nasip ettiyse hac vazifesini yerine getirerek, değilse bulunduğumuz yerde Müslüman kardeşlerimize infak ve dualarımızla onlara destek çıkarak olsun…

Veya oruçla, namaz ve infaklarımızla bu günlerin hakkını vererek geçirmekten başka bir alternatifimiz yok.

Allah Resulü ne konuştuysa Allah’tan gelen bir vahye dayanarak konuştuğuna da inanıyorsak, bu günler, üzerine yemin edilecek kadar faziletli günlerse bu günleri zayi etmemek lazım...

Ayetin ifadesiyle “aklı başında olanlar” isek…

Evet, değerlendirmek isteyen için bu on gün ve gecede olmayan yok!

Oruç, Namaz, Hac, Kurban…

Dua/yakarış, tevbe/istiğfar.

Geçmişin hesabını, geleceğin daha dolu geçirilmesi, önemli kararlar vermek ve daha planlı hareket atmak adına tefekkür etme…

Bu gece itibariyle Zilhicce ayının girmesini lehimize fırsata çevirelim.

Olur ya belki bir daha bu aya kavuşamayanlardan olabiliriz.

Bayram arefesi günü tutulan oruç misal, “geçmiş ve gelecek birer yıllık günahlara kefaret…” olacağı bilinmektedir.

Allah Rasûlü (s.a.s.) bu günlerin önemini şöyle haber veriyor:

“Günlerden hiçbiri yoktur ki onlarda yapılan bir iş Zilhiccenin ilk on gününde yapılan işten daha faziletli ve yüce, Allah’a daha sevgili olsun...” 

“Allah uğrunda yapılacak cihad da mı üstün değildir, yâ Rasûlâllah?” denildiğinde.

“Allah yolunda yapılacak cihad da. Ancak malını ve canını tehlikeye atarak cihada çıkan, şehit olup dönmeyen kimsenin cihâdı başka.” buyurur. 

Arefe gününün faziletine dair de şöyle buyurur: “Arefe gününden daha çok Allah’ın cehennem ateşinden insanları âzât ettiği bir gün yoktur.” “Arefe günü tutulan orucun bundan önce ve sonra birer yıllık günahlara kefaret olacağı Allah’tan umulur.”

Tabii ki bu günler, bu mevsimde yapılan hacca atfen önemli ve faziletlidir.

Zira şuan hacı kardeşlerimiz, çeşitli zorluk ve meşakkatlere tahammül göstererek, yıllardır hasretini çektikleri haccın nasip olmasıyla yanıp tutuşarak Allah’ın affını kazanmak için gözyaşı içinde yakarış halindeler. 

Efendimiz (s.a.s.), “Kim Allah için hacceder de kötü söz ve davranışlardan ve Allah’a karşı gelmekten sakınırsa, (kul hakkı hariç) annesinden doğduğu günkü gibi (günahlarından arınmış olarak hacdan) döner” buyurmuş.

Efendimiz; kurban kesme hakkında da, “Âdemoğlu kurban kesme gününde Allah katında kan akıtmaktan daha sevimli bir amel işlememiştir” buyurur.

Diğer tarafta ruhuna layığı veçhiyle eda edilen hac ve kesilen kurbanlar, Efendimiz İbrahim ve İsmail’in (a.s.) bize kalan sünnetidir. İsmail ile annesi Hacer’in hatıralarının canlandırıldığı Safa-Merve Sa’yıdır.

Bu yönüyle de üzerinde hassasiyetle durulması, tefekkür edilmesi gereken menâsikler bunların her biri…

Netice itibariyle, nasip olup da hacca gidenler o kutsal mekânlarda, gidemeyen bizler de onların yüzü suyu hürmetine burada, Rabbimize yapacağımız güzel amel ve ilticalarla kendimizi affettirme çabasında olmalıyız.

Filistin ve Gazze başta olmak üzere, İslam dünyasındaki mazlum-müstaz’af kardeşlerimizi unutmayacağız.

Dualarımızla da olsa onları unutmayalım.

Ve biz inanıyoruz ki, Zilhicce ayının on gecesi de olmak üzere Fecr Suresi’nin başında yemine değer biçilenler zikredildikten sonra Rabbimiz, geçmişte azmış, yoldan çıkmış (Âd kavmi, ülkeler içinde benzeri yaratılmamış olan sütunlarla dolu İrem, kayaları oyarak şehir yapan Semûd ve kazıklı Firavun gibi nice) zalim kavimlerin sonunun nasıl geldiğini haber verdiği gibi, bugün İslam’a ve Müslümanlara bu vahşeti sergileyenler de bir gün mutlaka aynı akıbetle karşılaşacaklar…

Zilhicce ayı vesilesiyle Rabbim bizleri affetsin dileğiyle…

 

Haberle ilgili yorum yapmak için tıklayın.

Yorumlar

YILMAZ

ALLAH razı olsun bilgilendirdiginiz için
x

WhatsApp İhbar Hattı

+90 (553) 313 94 23