• İSTANBUL
  • İMSAK
    00:00
    GÜNEŞ
    00:00
    ÖĞLE
    00:00
    İKİNDİ
    00:00
    AKŞAM
    00:00
    YATSI
    00:00
  • 0.0
  • 0.0
  • 0.0
Mustafa Özcan
Mustafa Özcan
TÜM YAZILARI

Baciyan-ı Aksa

09 Kasım 2014
A


Mustafa Özcan İletişim: [email protected]

03 Aralık 2013 Salı günü bu köşeden ‘Sarıklı ve sakallı kadınlar!’ başlığıyla şunları yazmışız:

“Camii Emevi’deki vaazlarından birisinde tanınmış Hanbeli vaizi İbnü’l Cevzi kendisini tutamaz ve minberden halkın önüne bir tomar muhadderat-ı nisvanın (evlerinden çıkmayan namus timsali kadının) saç örgülerini ve zülüflerini atar. Güneş yüzü görmeyen bu muhtereme Şam kadınları Gırnata Emiri Abdulah Ahmer’in anası Fatma’dan farklı olarak Filistin cephesinde mücahitlerin atlarına yular ve gem olması için saç örgülerini kesmiş ve İbnü’l Cevzi’ye göndermişlerdir. Bunun üzerine İbnü’l Cevzi galeyana gelmiş ve galeyana getirmiştir. ‘Kadınların önünü açın’ başlıklı bir vaaz vermiş ve kadınlaşan erkeklere, erkek gibi kadınların diliyle hitap etmiştir. Muhadderat-ı nisvanın örgülerini elinde tutarak vaazına devam eden İbnü’l Cevzi adeta kendinden geçmiş ve harfleri ve kelimeleri ateşten olan bir konuşma yapmıştır. Tarihi vaazında şunları söylemiştir: “Ey insanlar! Nasıl oldu da dininizi unuttunuz? Allah’ın dinine yardımdan vazgeçtiniz de o da size olan nusretini kesti! Zannettiniz ki, izzet müşriklerin (zillet ise müminlerin)! Halbuki, izzet Allah ve rasulünün ve müminlerindir. Yazıklar olsun size! Düşmanlarınızın atalarınızın kanla suladığı toprakları çiğnemesi sizi üzmüyor ve kederlendirmiyor mu? Halbuki, siz dünyanın efendileri idiniz! Zillet hali kalbinizi titretmiyor ve duygularınızı harekete geçirmiyor mu? Düşman kardeşlerinizi kuşattı ve onlara elvan elvan azap tattırıyor! Bu topraklarda bir Arap, bir mümin veya en azından bir insan kalmadı mı? Arap Arab’a Müslüman Müslüman’a sahip çıkar, yardım eder. İnsan insana merhamet duyar. Filistin’i sahipsiz ve yüzüstü bırakan ne Arap, ne Müslüman, ne de insandır!”

Bugün insanlığın da öldüğü ve dumura uğradığı bir dönemden geçiyoruz. Şimdi Kudüs’ü ve Mescid-i Aksa’yı yine Cevzi’nin ‘adam olamıyorsanız, önlerini açın’ dediği kadınlar zümresi, bir avuç kadın savunuyor. Bunlara Aksa’nın muhafız kadınları, Baciyan-ı Aksa ve Aksa’nın gazi kadınları adını verebiliriz. İbni Cevzi’nin bahsettiği kadınlar yeniden Aksa ve çevresinde dirilmiş bulunuyorlar. Bunlardan birisi İbrahim Akkari’nin dul eşi olan Amire Akkari olmalıdır. Filistin meselesini Hamas’a inhisar ettirmek, indirgemek isteyen Netanyahu gibilerine tokat gibi cevap vererek eşi İbrahim Akkari’nin Mescid-i Aksa için kendini feda ettiğini ve hiçbir örgütle ilintisi, bağlantısı olmadığını duyurdu. İsrail iman bağını örgüt bağına indirgemek istiyor. Filistinli kadınlar eşleriyle çocuklarıyla ve evleriyle büyük bedel ödüyorlar. Eşlerini, çocuklarını ötesinde bedenlerini Mescid-i Aksa’ya siper ediyorlar. Filistin günümüzde en aktif bir biçimde ‘ardu ribat/ nöbet ve nöbetleşme alanı’ manasını tazammun ediyor. Bu nöbet alanının erkek nöbetçileri murabıtları olduğu gibi aynı zamanda kadın nöbetçileri ve muhafızları yani murabıtat da var. Son sıralarda Baciyan-ı Aksa olarak isimlendirebileceğimiz kadın muhafızları ekranlardan görmeye ve duymaya başladık. 

Murabıtat yani Aksa’nın gazi kadınlarıyla ilgili ilk duyumu Türkiye kanalında (TRT Arapça) Bila kuyud programında bir Filistinli aktivistten elde etmiştim. Sonrasında Siyonistlerin Mescid-i Aksa baskınlarını takip ederken Baciyan-ı Aksa olarak tarihe geçecek olan bu kadınların direnişlerine ve Allahu Ekber sadalarıyla Yahudileri ve Batılıları püskürtmelerine şahit oldum. Nabzı Mescid-i Aksa için atan Ürdünlü Müslüman Kardeşler hareketinin mensuplarından Suud Ebu Mahfuz daha ilerisini anlatıyor. Mescid-i Aksa’nın bir avuç kahraman kadın tarafından savunulduğunu ifade ediyor (http://www.assabeel.net/ local/item/73350- ). Siyonist polislerin kadınları tartakladıklarına dikkat çeken Suud Ebu Mahfuz Sebil (Al Sabeel) gazetesine olan biteni şöyle hikâye etmektedir: “Son sıralarda fütursuz bir biçimde camilere, yaşlılara, kadınlara saldırıyorlar. Ümmetin caydırıcılığı kalmamış durumda. Muhterem vaize ve aynı zamanda hafız-ı kelam olan Abir Ziyad’ı saçlarından çekerek sürüklediler. Abir Ziyad sürüklenirken bir taraftan da tekbir getirmeye devam etmiştir. O halde iken örtüsünü ve cilbabını açtılar. Bu halde, Mescid-i Aksa’nın hamisi ve Aksalıların da saygınlığı ve hürmeti kalmamıştır. Aksa çevresinde tek direniş hattı olarak birkaç kadın kalmıştır…” Evet! Mescid-i Aksa’yı birkaç kadın savunuyor. Haçlılara karşı Kudüs’ü Baciyan-ı Şam ve Kudüs savunduğu gibi Siyonistlere karşı da yine Aksa’yı savunmak kahraman ve murabıt kadınlarımıza kalmıştır. Aksa Vaizesi Abir Ziyad örgülü kadınların son neslini temsil ediyor. Baciyan-ı Şam ve Aksa’nın son süvarisi.

Bitirirken: Ümmetin erlerine ve erkeklerine: Erkek gibi olamıyorsanız bari kadınların önünü açın. İbni Cevzi’nin çağrısına kulak verin.

x

WhatsApp İhbar Hattı

+90 (553) 313 94 23