Türk siyaseti yumuşarken birileri gerim gerim gerilecek!
Ana Muhalefet Partisi CHP, 31 Mart 2024 yerel seçimlerinden herkesi şaşırtarak birinci parti çıktı malum…
Bu, seçimlerden üç-beş ay önce Ekrem İmamoğlu’nun “canlı” müdahaleleriyle kongrede kendisini siyaset arenasına taşıyan Kemal Kılıçdaroğlu’nu Genel Başkanlık koltuğundan indirip yerine kurulan Özgür Özel için de büyük sürpriz oldu. Bundan kimsenin şüphesi olmasın…
Özgür Özel daha partiye hakim olamadan, koltuğunu bile ısıtamadan yerel seçimler geldi çattı…
Üstelik Ankara, İstanbul, İzmir, Hatay gibi pek çok büyük şehirde CHP’nin mevcut belediye başkanlarına büyük tepki vardı… Özgür Özel oldukça sıkıntılı bir aday belirleme sürecini en az hasarla atlatıp partisinin başında yerel seçimlere girdi…
Hepimizin bildiği gibi CHP, nedenine konjonktürün azizliği mi dersiniz, emekli büyüklerimizin AK Parti’ye tepkisi mi dersiniz, yerel seçimlerden birinci parti olarak çıktı…
Özgür Özel, siyasetin o tatlı, ballı sürprizini yaşayarak birkaç aylık genel başkanı olduğu CHP’yi birinci parti yaptığına dair kokartı yakasına takıverdi…
Cumhur İttifakı’nı oluşturan AK Parti ve MHP tavanından tabanına büyük bir hayal kırıklığı yaşadı, yaşamaya da devam ediyor…
Özellikle AK Parti köklü bir değişimin hazırlığı içinde… Ülkenin geleceği için en iyi ve en sağlıklı değişimi gerçekleştirmek üzere sancılı ve hummalı bir çalışma devam ediyor. Sonucunu hep birlikte göreceğiz…
Burada dikkat çekmek istediğim, Özgür Özel’in 31 Mart zaferinden sonra takındığı tutum ve davranışlar…
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, seçim zaferinin ardından “Erken seçim isteriz!” diye naralar atabilirdi…
Türkiye’yi bir tur daha dolaşıp erken seçimi ülke gündemine sokabilirdi. “Bu hükümet kadüktür, topal ördektir. Seçim şarttır” diye dayatabilir, eninde sonunda da seçim kararını aldırabilirdi…
Ama öyle yapmadı. Hepimizi şaşırtan bir şekilde erken seçimden hiç bahsetmedi. Çok sonraları bahsettiğinde ise erken seçimin gerekli olmadığına yönelik şeyler söyledi.
İşte burada kendisinin hiç de yabana atılır, sıradan bir siyasetçi olmadığını ortaya koydu…
Özgür Özel, Ekrem İmamoğlu’nun “canlı” ve de “çil çil” kongre desteğiyle seçilmiş, tabiri caizse “ödünç koltuğa” oturmuş bir genel başkandı yerel seçimlere kadar.
Fakat yerel seçimlerde kazanılan zafer onun başını döndürmek yerine, durup düşünmesine, derin bir nefes alıp, kalıcı, partisine hakim bir genel başkan olma yolunda atacağı adımları planlamasına neden olmuş…
AK Parti Genel Başkanı, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a ziyarete gidebileceğini söyledi, randevu verildi ve oldukça sıcak, yapıcı bir görüşme gerçekleşti…
11 Haziran’da da Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan iade-i ziyaret için CHP’deydi… Hem de 18 yıl aradan sonra…
Özel’in, TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş’un yeni anayasa turları kapsamında gerçekleştirdiği ziyarette de nispeten mutedil davrandığı söylenebilir.
Bu gelişmeler, siyasette özlenen yumuşama ve normalleşme iklimine olumlu katkılar sağlıyor…
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, bu yumuşama ve normalleşme ortamına katkı sağlarken çok önemli bir şey daha yapıyor. Zaman kazanarak Genel Başkanlığını pekiştiriyor… Ödünç aldığı koltuğun ederini verip kendine mal ediyor… Zafer sarhoşluğuna kapılıp ülkeyi germek yerine hem kendisinin hem de karşısındakinin yararlanabileceği bir ortam oluşturuyor…
Siyaset dehası Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da Özgür Özel’in hamlelerini çok doğru okuyarak ona geniş bir prim tanıyor…
Kıbrıs Harekatı Yıldönümü kutlamaları için Yavru Vatan KKTC’ye Özel’i davet etmesi buna en iyi örnek…
Kısacası Türk siyasetindeki yumuşama ve normalleşme adımları ülkemizin yıllardır ihtiyacını duyduğu ılıman iklimi sağlayacak gibi görünüyor…
Bu süreçte, soldan cumhurbaşkanı adaylığı için adları geçen İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ve Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş’ın popülaritesi yavaş yavaş düşecek…
Türkiye rahatlarken İmamoğlu ve Yavaş buram buram terleyecek…