Özgür Özel’e haksızlık ediliyor
Özgür Özel, CHP’ye genel başkan seçildiği 4 Kasım 2023'teki 38. Olağan Kurultay'da “Hepinize namus ve şeref sözü; ön seçimin teminatı bir genel başkan olacağım” demişti ya, hay demez olaydı…
Herkes bu namus ve şeref sözünün takipçisi oldu…
Arama motoruna “namus şeref sözü” yazıyorsunuz, Özgür Özel’in kurultaydaki sözleriyle alakalı 86 bin küsur sonuç önünüze dökülüyor…
Gerek parti içinde, gerekse sağ mahallede ağzını açan “namus ve şeref sözü vermişti, ön seçim yapacaktı, yapmadı” diye lafa başlıyor…
Bu namus ve şeref sözü Özgür Özel’in olur olmaz yerlerde önüne çıkarılıyor. Belediye başkan adayından memnun kalmayan CHP teşkilatlarında herkesin ağzında sakız olmuş bu namus ve şeref sözü…
Kimse Özel’i anlamaya çalışmıyor. Hiç empati yapan yok. Herkes çiçeği burnunda CHP Genel Başkanı’nın üzerine gidiyor, günahını alıyor…
Oysa bir anlamaya çalışsalar, her şey çok farklı olacak…
Gelin, kimse anlamıyorsa da biz anlamaya çalışalım…
Özgür Özel, şunun şurasında yaklaşık 4 aylık Genel Başkan… Kendi dediği gibi seçilir seçilmez yerel seçimleri kucağında bulmuş. Daha şöyle gerine gerine koltuğuna oturup tadını çıkarma fırsatı bile bulamadan seçim sathı mailine düşüvermiş, o gün bugündür orada debeleniyor, sonu ne olacak belli değil…
Bu gerçekleri bile bile yine eleştirmeye devam ediyorlar, üstelik eleştirenlerin çoğu kendi partilileri. “Olsun ön seçime zaman vardı” diye esip gürlüyorlar…
Efendiler, peki zaman vardı tamam da… Altılı masa çil yavrusu gibi dağıldı. Genel seçimlerde yaşanan hezimetin ardından herkes bir yerlere kaçıştı. Adama bir tek DEM Parti elini uzattı, sahip çıktı. Bunu hiç düşündünüz mü?
Hem ön seçim yapsa, hep sizin CHP’lilerin arasından belediye başkan adayı seçecektiniz, yalan mı?
Peki Kandil’in adayları ne olacak? Onlar avucunu mu yalayacak böyle müsait bir durumda?
Ya, düşününce hak vermeye başladınız değil mi Özgür Özel’e…
Özgür Özel, altılı masa dağılınca elinde kalan DEM Parti’ye dört elle sarıldı… Kandil’in partisi mi, ABD’nin partisi mi bakacak durumda mıydı?
İşte bu yüzden Özgür Özel özellikle başta İstanbul olmak üzere belli başlı şehirlerde DEM Parti’nin, pardon Kandil’in aday belirleme sürecini tamamlamasını bekledi kanaatimce.
Kandil deyip geçmeyin, orada yılların birikimi var… Mağaralarda zaman bol. Yılların terör baronları her gün saatlerce bu işlerin mütalaasını yapıyorlar. “Şu şehirde bizim KCK bilmem ne başkanının yeğeni var, onu yazalım. Bu şehirde bizim buradan gönderdiğimiz sağlam hevaller var. Birini yazın. Şu bölgede şu kadar militanımız var, onlar aday tespiti yapıp isimleri göndersinler biz burada bakıp karar verelim. Meclisteki hevallere söyleyin her biri isim listeleri hazırlayıp göndersin” diye aylardır harıl harıl çalışıyorlar.
Hatta DEM Partili Altan Tan, CHP'nin kanalı Halk TV'de CHP-DEM Parti arasındaki “kent uzlaşısı” ittifakının Kandil'den gelen talimatla kurulduğunu açıkça, tane tane anlattı. Tan, “DEM'e hakim olan kanat yani Kandil'de de egemen olan kesim yine 10 yıllık siyasetin devamından yana. Hedef, ne pahasına olursa olsun Erdoğan'ı ve AK Parti'yi zayıflatmak. Elle tutulur karşılık almadan CHP'yi ve İstanbul özelinde Ekrem İmamoğlu'nu desteklemek” diyerek bu çalışmaya ilişkin ipuçları bile verdi.
Medyada CHP’nin İstanbul'da DEM Parti'yle Esenyurt ve Güngören'de “kent uzlaşısı” adıyla anlaşma sağladığı, 20 ilçede daha DEM'in istediği adayların çıkarılacağı ve CHP'nin belediye meclis üyeliği listelerinde DEM’li isimlere yer verileceği yazılıp çizildi.
Oysa CHP-DEM Parti arasındaki ittifak çok daha büyük ve çok daha yaygın… Öyle birkaç şehrin birkaç ilçesinde değil, neredeyse her yerde adayları birlikte belirledi iki parti… CHP’nin kendi içinden çıkardığı adayların da Kandil’in incelemesinden geçerek açıklandığı konuşuluyor. İki parti bu seçimlerde tam manasıyla ittifak içinde, iç içe çalışıyor…
İşte Özgür Özel bu hummalı, Kandilli çalışmaları anlatamıyor. Sonuç sürpriz olsun istiyor… Sonuç odaklı çalışıyor… İşte bu yüzden herkes rahatça atıp tutuyor…
Bekleyin, görün bakın neler olacak…