Öz yurdunda garipsin, öz vatanında parya! Yüzüstü çok süründün, ayağa kalk Mississippi!
Hep söylüyoruz, Allah öyle büyük Allah ki, dünyanın malını ve yönetimini türlü hilelerle en az yüz önce ele geçirerek inim inim inleten Yahudilerin sonunu yine kendi elleriyle getiriyor…
7 Ekim’den itibaren Gazze’de soykırımlarına devam eden İsrail ve ona kayıtsız şartsız destek veren güdümündeki ABD, dünyada büyük infiale, tepkiye neden oldu.
Artık dünyanın her yerinde, ağırlıklı olarak da çoğunluğu Hıristiyan olan batılı ülkelerde milyonlarca insan evladı, her gün sokaklarda İsrail’i, ABD’yi ve siyonizmi telin ediyor, lanetliyor…
İki hafta önce Columbia Üniversitesi’nde başlayan İsrail’i protesto eylemleri, Yahudi ve siyonist lobinin yangına körükle giden müdahaleleri yüzünden ABD’nin önde gelen onlarca üniversitesine yayıldı.
Artık her gün on binlerce ABD’li öğrenci İsrail’in soykırımını protesto etmek için canları, gelecekleri pahasına polisle karşı karşıya geliyor…
ABD polisi ise öğrencilere insafsızca saldırıyor, onları kurtarmaya çalışan üniversite hocalarını yerlerde sürüklüyor, tekmeliyor, gözaltına alıp günlerce sorguluyor. Akıllara zarar mezalim uyguluyor…
Avrupa’ya yayılan öğrenci olaylarında da benzer görüntüler yaşanıyor. Öğrenciler ve halk her gün İsrail’i ve ABD’yi protesto gösterilerine katılıyor…
Tam böyle bir ortamda, geçtiğimiz hafta içi ABD Temsilciler Meclisi'nde, Hz. İsa'nın öldürülmesi ile ilgili İncil ayetlerini “antisemitizm” olarak tanımlayan H.R. 6090 tasarısı kabul edildi.
Kabul edilen tasarı özetle; ABD'de faaliyet gösteren Uluslararası Holokost Anma İttifakı'nın “antisemitizm” tanımını benimsiyor ve Hristiyanların kutsal kitabı İncil'de geçen Yahudilerin Hz. İsa'yı öldürmesine dair ayetleri “antisemitizm”, yani “Yahudi düşmanlığı” olarak tanımlıyor.
İşte böyle bir tasarının Temsilciler Meclisi’nde kabul edilmesi, ABD’nin büyük çoğunluğunu elinde bulunduran Hıristiyanlar arasında ciddi endişelere yol açtı.
Zira; H.R. 6090 tasarısı, papazların kilisede Hz. İsa'yı Yahudilerin öldürdüğünü açıkça ifade eden Thessalonians 2:15 gibi İncil ayetlerine uygun vaazlar vermesini suç haline getirebilir ve kiliseler “antisemitizm” davalarının hedefi haline gelebilir. Papazlar tutuklanıp hapse atılabilir, kiliseler “antisemitizm odağı” oldukları gerekçesiyle kapatılabilir!
Yahudilerdeki güç zehirlenmesine bakar mısınız? Hıristiyan Amerikalıların, kendi ülkelerinde kutsal kitapları olan İncil’i okumalarını yasaklamaya kalkıyorlar…
Geçtiğimiz Aralık ayında da Cumhuriyetçilerin kontrolündeki ABD Temsilciler Meclisi’nde, antisiyonizmin antisemitizmle eşit olduğunu iddia eden bir maddenin de yer aldığı karar tasarısı kabul edilmişti.
Katmerlinin katmerlisi yani… Artık yüzyıllardır sömürdükleri, ellerinde avuçlarında ne var ne yoksa aldıkları, dünyaya jandarma diye saldıkları Amerikalılara kendi öz vatanlarında parya muamelesi yapmaya başladılar.
Siyonizm ile mücadele için kıyama kalkan başta öğrenciler olmak üzere Amerikalı “vatanseverlere” Üstad Necip Fazıl’ın “Sakarya Türküsü”nden iki mısrayı gönderelim:
“Öz yurdunda garipsin, öz vatanında parya!
Yüzüstü çok süründün, ayağa kalk, Sakarya!”
Ola ki, Sakarya’yı Mississippi’ye uyarlayarak şevklenir, dermana gelirler…