CHP’nin İyi Parti’yi sıkıştırma planı ne? İyi Parti Cumhur İttifakı’na katılır mı?
İyi Parti’yi bir kez daha köşeye sıkıştırıyorlar.
CHP’nin sıkıştırma planı; “Biz olmadan hiçbir yeri kazanamazsınız” tezi üzerine kurulu.
Bu yazıya başladığımda İyi Parti GİK Toplantısı bitmemişti. İlk toplantıda bir karar çıkmayabilir.
Ama İyi Parti’de iki görüş var.
“Ne olursa olsun yolumuza yalnız devam edelim” diyenler ve;
“Ak Parti’ye kazandırmaktansa CHP’ye kazandıralım” diyenler.
İkinci görüşte olanların çoğu zaten ayrılıp gitti. Gerçek şu ki; Ak Parti’ye kaybettirmek İyi Parti’ye bir şey kazandırmaz. HEDEP’in kuyruğuna takılan CHP’ye kazandırmak, İyi Parti’ye kaybettirmeyi sürdürür.
İttifak nedeniyle dibine kadar yıpranan İyi Parti’ye, “işbirliği” adı altında yeni bir şeker uzatıyorlar. Adı, “ittifak” değil de, “işbirliği” olunca işin şekli değişecek sanki.
Ve İyi Parti seçmenini CHP için “çantada keklik” görüyorlar. İyi Parti bir bölgeden aday çıkarmaz ise seçmenin tıpış tıpış gidip CHP’nin adayına oy vereceğini zannediyorlar. CHP, İyi Parti’den başka kiminle ittifak yapacak? HEDEP’le. Dolayısıyla, İyi Parti HEDEP’le aynı tarafta değerlendirilmeyecek mi?
Peki CHP, HEDEP’ten vazgeçebilir mi? Hayır.
Kılıçdaroğlu vazgeçemedi, Özgür Özel de vazgeçemiyor. HEDEP olmadan kazanamayacaklarını görüyorlar. İyi Parti olmadan da kazanamayacaklar. Öyleyse, fincancı katırlarını ürkütmeden, “işbirliği” adı altında, İyi Parti’yi kafese sokmak gerekiyor. Bir kez kafese girdi mi, içinde kuş mu var kurt mu var önemi kalmayacak. CHP, HEDEP’le görüşmeleri özellikle İyi Parti görüşmesinin sonrasına bırakıyor. İyi Parti kafese girerse, Özgür Özel gelecek hafta HEDEP’lilerle bir araya gelecek.
CHP’nin İyi Parti’yi işbirliğine ikna etmek için kesenin(!) ağzını açması gerekiyor.
Kulislerde, CHP’nin İzmir’i İyi Parti’ye bırakabileceği söyleniyor. Bu mümkün değil. CHP İzmir’i “kale” olarak görüyor. CHP’nin İzmir’den aday çıkarmaması durumunda CHP’li seçmenin cezayı kesmesi muhtemel. Bana gelen bir başka bilgi, Antalya Büyükşehir ile Ankara ve İstanbul’da bazı ilçe belediyelerinin İyi Parti’yle pazarlık konusu yapılabileceği yönünde.
İyi Parti Cumhur İttifakı’na katılır mı?
Aslına bakarsanız gündemde böyle bir konu yok. Ama bu soruyu aklından geçirmeyen tek bir milliyetçi/muhafazar seçmen var mı? PKK takviyeli HEDEP ve HEDEP takviyeli CHP ile işbirliği/ittifak yapılabiliyor ise, neden çok fazla bileşenin olduğu Cumhur İttifakı ile bu işbirliği yapılmasın.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve MHP Lideri Devlet Bahçeli, daha önce ittifak için İyi Parti’ye kapıyı aralamışlardı. Cumhur İttifakı’nda yer almak İyi Parti ve Akşener için de sağlıklı bir “reçete” olabilir. Küçük bir kıvılcım olsa, Mart 2024 seçimlerine kadar bu işbirliğinin alt yapısı rahatlıkla oluşturulabilir. Bütün mesele o kıvılcımın yakılmasında.
İyi Parti bir HEDEP/PKK yaftasını daha kaldıramaz. CHP’ye; “HEDEP’le işbirliği yapmayacağını açıkla bize öyle gel” diyebilirler mi? Deseler de sonuç değişmez. CHP, HEDEP’i gözden çıkaramaz.
SON GAZZELİ ÖLENE KADAR
BEKLEYECEK MİYİZ?
Ateşkesin sona ermesi ile birlikte, İsrail terör eylemlerine kaldığı yerden devam ediyor. Önceki gün 150, dün öğlene kadar 57 Filistinli kardeşimizi daha şehit ettiler. Dünya eli böğründe izliyor. Acaba yarın kaç Gazzeli daha öldürülecek?
Amerika savaş gemileri Akdeniz’de mermiyi namluya sürmüş bekliyor. Müslüman ülkelere adeta: “Kıpırdarsanız vururum” mesajı. Kıpırdamaz ise Gazze’de son Filistinlinin de şehit olmasını görüp, Gazze’nin topyekûn işgalini izleyecek ve sıranın kendilerine gelmesini bekleyecekler.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Terör Devleti İsrail için bir kez daha Arz-ı Mev’ut (Vaat edilmiş topraklar) vurgusu yaptı. İsrail şimdi durdurulmaz ise Gazze’den sonra sıra, Ürdün’e, Lübnan’a, Suriye’ye ve Türkiye’ye gelecek. Kimilerinin tarihi bir masal zannettikleri; Vaat edilmiş toprakları ele geçirme planı ile Armageddon (Tanrıyı kıyamete zorlama) senaryoları bir bir hayata geçirilecek. Siyonist-Evangelist işbirliği dünyayı kana bulamanın hesaplarını çoktan yapmış durumda.
ASGARİ ÜCRET KAÇ LİRA OLACAK?
Cumhurbaşkanı Erdoğan asgari ücrete 2024 yılı için yılbaşında bir kez zam geleceğini açıkladı. En azından, mevcut durumda işverenin de hükümetin de bu düşüncede olduğunu anlıyoruz.
Eğer 2024 ortasında bir ara zam söz konusu olmayacaksa asgari ücrete en az yüzde 50 oranında zam yapılacağını söylemek hem hakkaniyet hem de istatistiksel açıdan doğru olur. Yüzde 50’nin üstü olur ama altı olmaz. Asgari ücretin 17 bin lira civarında olacağını varsayarsak, 2024 başında en düşük devlet memuru aylığının yarısı kadar bir orana tekabül edecek ki; bunun altını düşünmek vicdani olmaz.
Komisyondan çıkacak karara Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın bir artış getirebileceği ihtimali de yüksek.