Bağımsızlığını kaybeden bir nesil yetiştiriliyor

“Filmiyle, dizisiyle, müziğiyle, nice mecralarıyla ailemize çok büyük operasyonlar çekiliyor.” Cumhurbaşkanı R. Tayyip Erdoğan.

Kime söylesem bu derdimi, kim anlar, kim hak verir bilmiyorum. Yalnız kesin olarak bildiğim bir şey var ki, avara kasnak tarzı bir nesil, Cumhurbaşkanımızın dile getirdiği bu cenderede yoğrulup gidiyor.

Sosyal medyanın esiri olmuş bir nesil, avara kasnak gibi algıların etrafında dönüp duruyor. Burada fikirler, düşünceler tartışılmıyor, konuşulmuyor.

Burası; kavga, küfür, hakaret ve daha da ötesi her türden rezaletin işlendiği bir fosseptik sahasıdır! Siyasetten ekonomiye, kültürden sanata kadar hemen her konuda sosyal medyada, acayip bir kör döğüşü hâkimdir.

Birbirlerini tanımayan hatta hiç tanımayacak olan milyonlarca insan; “Sen, ben, o, onlar, şunlar, bunlar” adına avara kasnaklık yapıp, boşa dönüp durmaktadır.

•

Bu dönüş elbette sağlıklı olamaz. Medyaya para ile çıkan yahut başka menfaatler elde eden şarlatanların yüzünden meslek şerefini koruyan Psikologlar da seslerini çıkaramıyorlar.

Yerli ve milli olmayan, bu ülkeye dair zerre aidiyet hissetmeyen sosyal medyadaki “kurgulu tartışmalar” ile belli televizyonlardaki diziler, tartışmalar, yemek tarifli veya kadın-erkek sömürülü magazin programları, bu programlar arasına bilinçli olarak yerleştirilen reklamlar, ilgili kuruluşların özgür iradeleriyle kendilerinin yaptığı işler değildir.

Algı operasyonu ve manipülasyonlarla dolu bu programlar; keyif adına, eğlence adına, dizi adına veya bilgilendirme adına esasında insanların bilinçaltına nemelazımcılık tohumları ekmekte, kişilerin bağımsızlık duygularını ve inançlarını yok etmektedir.

Bağımsız düşünme yetilerini kaybeden kimseleri, istediğiniz gibi yönlendirebilirsiniz. Sosyal medya bu örneklerle çalkalanmaktadır.

•

Bağımsız düşünme yetisini kaybedenler; “Devlet-Millet-Bayrak-Vatan-Aile-Din” ile bu hasletlerin beslediği değer yargılarını da  kaybederler ve istenilen sonuç da budur.

Bu hali görmek zor değildir. Bugün içerideki ve dışarıdaki Türkiye düşmanlarına baktığımızda, düşmanlıklarının ortak yönleri, yukarıdaki temel değerleri yok etme üzerine ittifak etmeleri ve ittifaklarının arkasında durmalarıdır.

Devletimize ve milletimize düşmanlıkta ittifak edenlerin; siyasetten, ekonomiye, kültürden sosyal hayata kadar hemen her alanda milletimiz ve ülkemiz üzerine yazdıkları senaryolar; basılı-sözlü-görüntülü medya araçlarını her türlüsüyle elma şekeri ambalajlı şekilde sunulmaktadır.

Bu hususta devletin ilgili kurumları ne kadar uyarıcı vazifesi yapıyor bilemiyorum ama esas burada uyarıcı vazifesi, bu tür algı ve manipülasyonlara karşı, aklıselim sahibi yayın kuruluşlarının, algı ve manipülasyonları ifşa etmeleridir.

Bağımsızlık ve hürriyet adına düşünce ve fikir soslu pek çok program, dizi ve eğlence yapıtları, fertlerin bağımsızlıklarını abluka altına almaktadır.

•

Ezcümle merhum Cumhurbaşkanı Aliya İzzetbegoviç’ten:

“Bir kelimeyi hiç aklınızdan çıkarmayın: Devlet! Devletin ne kadar önemli olduğunu hepimiz idrak etmeliyiz. Devletsiz bir millet boşluğa düşer, rüzgârda savrulup gider.”