• İSTANBUL
  • İMSAK
    00:00
    GÜNEŞ
    00:00
    ÖĞLE
    00:00
    İKİNDİ
    00:00
    AKŞAM
    00:00
    YATSI
    00:00
  • 0.0
  • 0.0
  • 0.0
Hasan Aksay
Hasan Aksay
TÜM YAZILARI

Değişeni Sefa Saygılı yazdı; insan ahlakı değişmez

09 Eylül 2019
A


Hasan Aksay İletişim: ,

Değerli, ilim, fikir, hikmet insanlarımızdan Sefa Saygılı, “Mikroplar: Düşman değil dost” başlıklı yazısı, “Yakın zamanlara kadar, gözle görülemeyen, kısaca mikrop dediğimiz mikroorganizmalar, insanlığın düşmanı gibi kabul edilirdi” diye başlıyor. (17.8. 2019 Yeni Akit) Dışarda olduğuna göre, “Yok edelim” dediğimiz mikroplar, meğer hücre sayımızdan on kat fazlası, içimizde ve dostlarımızmış? 

Yanılgılarmız, az değil: Radyo, 1920’de Amerika’da keşfedildi. Teknoloji yetkilisi, “Keşfedecek, önemli bir şey kalmadı. En önemli keşfi yaptık” dedi? Bilgisayarın ilk yıllarında, “Pahalı, hantal bir makina. Piyasası olmaz” dendi? Bunlar irade dışı yanılgılar. Bir de yanıltmak, “Çıkar ve düşmanlık” için yalan ve fitne. Alo 183 hattına gelen şikayetin %98’i asılsız. Ahlakın kaybıyla doğan hastalıklar? 

Güven, ahlaki hayattan doğan, bin bir güzellikten bir teki. Önemi: Diyojen Akademisinin, “İlim ve sanatın gelişmesi,neler kazandırdı?”yarışmasına, Jean J. Rousseau: “Eskiden dostumuzu, düşmanımızı tanıyorduk. Başımıza bir felaket gelmeden, tanıyamaz olduk”. “Heyhat! Dostumu önce tanımalıydım”. Yarışı kazanır.

Ahlaki kayıpta bugün, gelinen nokta: Toplumda, haftanın Tv. haberi: “Kadın erkek arkadaşıyla, çocuğunu öldürmüş.” Ahlakın kaybı, hayvandan da aşağılık bir durumdur. Ahlak, siyasetin temelidir. Devlet, terörist besliyor. Taksimde iki ağacın yer değişimini, darbe bahanesi yapmaya, dünya destek verdi. PKK, “Ormanları ben yaktım” diyor. Muhalefet ve dünya kör ve sağır. 

İnsan, “Ekmel-i ve eşref-i mahluktur” bütün mahlukatın üzerinde imkanlarla yaratılmıştır. Yüce ahlakını yaşayarak, güven ve huzuru zirveye taşıyacak ilim ve sanatları geliştirecektir. Ahlakın, çıkar ve münafıklıkbatağına düşürülmesi, dünyayı yaşanamaz hale getirmiştir. Devlet, eşkıya dostu. İnsan, ölümsüz değerlerinden gafil. Okumuşun, ahlaka körlüğü, okumamıştan beter tehlike üretiyor. Çünkü kendini de tanıyamıyor. Oysa insanlığın  yüce ahlakı, bu dünya şartlarında doğruluğu akıl ve vicdanla hissedilebilecek, ikinci ve daha güzel bir dünya için mutlak gereklilik. İnsan, ahlakından imtihan edilecek. Peygamberler vasıtasıyla Allah’ın öğrettiği ahlaktan. İnsan için, bu dünyada her değer, o hedefin gereği emeği gerektirir. 

Güzel ahlakın, bu dünyada örneği, İslam ahlakı ile Kâbe’de kesintisiz bir  kardeşlik sergileniyor. Materyalistin yönü, kendini,maymuna indirgemektir.

İnsanın gayret için sebebi, yetki, imkanla başlamaktan ziyade,yaptığı işi, iyi yapmaktır. İyi iş,  yeni kapılar açar. Geçici olmayan imkan ve güç, bu kapıların arkasındadır. İslam ahlakının gösterdiği yol budur.

 İnsan birçok şeyi, eksik bildiğini,sonra anlayıp, pişman oluyor. Bu cehaletini küçük görüyor. “Atomu keşfettim” diyor. Kendini maymun zannediyor. Ahlakını, yüce fıtratını kaybediyor. Bilemiyor. Atom bu dünya işi.İnsan, ona göre yaratılmış. Ama insan, bütün mahlukattan üstün. Yeni bir dirilişle daha güzel bir dünya insanıdır. Bu imtihanın ahlakını, Allah (c.c.) peygamberleri vasıtasıyla öğretmiştir. Alak Suresi Ayet 5: “İnsana bilmediğini öğretti”. Peygamberimiz, örnek. Kalem Suresi ayet 4: “Kuşkusuz sen, elbette pek yüce bir ahlak üzerindesin.”  Yunus,“İlim ilim bilmektir. //İlim kendin bilmektir. //Sen kendini bilmezsin. //Bu nice okumaktır?”

Bu öğreti bütün ümmetlerin ahlakıdır. Hayatıdır. İnsan, bunu anlayacak kabiliyetlerdedir. Örnek: Sahra’dan bir adam gelir. Zilzal Suresi nazil olmaktadır. Kıyamet anlatılıyor ve son iki ayette, Ayet 7: “Artık zerre-i miskal hayır yapan onu görecek.” Ayet 8: “Zerre-i miskal fenalık yapan onu görecektir.”

 Nüzul bitince, Peygamberimiz, “Bir şey soracakmış gibi geldiniz. Sor” der. Adam, “Evet. Sormak için geldim. Fakat, ‘Zerre kadar hayır işleyen onun karşılığını; şer işleyen onun karşılığını görecek’ diyor. Bu insan sözü olamaz. Ben, iman ettim. Görevimi arkadaşlardan öğrenirim” diyor.

Biz Müslümanlar, bütün peygamberlere inanırız. Peygambere indirilen hakikatin kaynağı Allah’tır. “Bakara Suresi, Ayet 4: “Ve onlar, hem sana indirilene, hem desenden önce indirilenlere inanırlar. Ve onlar, ahireti kesin şekilde kavrarlar.” 

İslam ahlakı, hayatı, her devirde insan fıtratının, aklının, vicdanının kabul ettiği ahlak ve hayat dindir. Nitekim bugün düşünen insanlık, İslam’ı seçmektedir. Geçen asrın başında dünya nüfusunun 12’de biri olan Müslümanlar; bugün 4 kişiden biri Müslümandır. Bunun çok büyük kısmı, İslam’ı yeni seçenlerdir. 

İlahi bir hikmet, yani mucizedir: Peygamberimize gelinceye kadar, sayfalar inmiş, kitaplar inmiş ama, hiçbir peygamberde sağlıklı bir kayıt yapılmamıştır. Hz. İsa döneminde fazlasıyla yazıyla kaydetmek imkanı olduğu halde, İncil’e ait rivayetler dahi asır geçmiş İznik Konsülü çalışma başlatmış, birçok çeşitler arasında sağlıklı bir neticeye varılamadığı için 4 farklı nüsha kabulü zorunda kalınmıştır. Zaten ilk günden sağlıklı bir kayda geçilmemesinde, son peygambere kadar, peygamberlerle öğretinin devam etmesi gerektiğini göstermektedir.

Kur’an-ı Kerim, anında katipler tarafından kaydedilmiş ve sahabeler tarafından ezberlemiştir. Ayrıca, peygamberimiz, Kur’an-ı Kerim’e karışma ihtimallerini kesinlikle önlemek için, “Kur’an-ı Kerim, tamamlanıp derleninceye kadar benim sözlerimi yazmayın” buyurmuştur. 

İlahi hikmet, Kur’an-ı Kerim hem anında yazılarak, hem anında orada bulunan sahabeler tarafından ezberlenerek ve sonra da çok sayıda Müslüman tarafından, nazil olan ayetler bütünüyle ezberlenmiştir. Bugün dahi yalnız uzmanlar tarafından tetkik edilerek baskılar yapılmakta, milyonlarca hafız bu baskılarda bir hata gördüğü zaman, Müslüman ülkelerde o baskılar, toplatılmaktadır. Dünyada bu derece dikkatle muhafaza edilmiş ve edilmekte olan bir kitap olmadığı gibi, olmasını düşünmek dahi imkansızdır. Bunda sayısız hikmet vardır. Bu hüviyetiyle Kur’an-ı Kerim, kıyamete kadar tüm insanlığın sosyal, siyasi, iktisadi bütün problemlerini çözen, çözmeye devam edecek olan ve zamanı aşan tek hayat ve ahlak nizamıdır. “Ne mutlu, Müslümanız” sözünü hakkıyla söyleyebilmek için, ümmet vahdetini şeklen de tamamlayıp, insanlığı aydınlatma ve yardım görevini hakkıyla yapalım.

Hamd Allah’a! 

 

Haberle ilgili yorum yapmak için tıklayın.
x

WhatsApp İhbar Hattı

+90 (553) 313 94 23