• İSTANBUL
  • İMSAK
    00:00
    GÜNEŞ
    00:00
    ÖĞLE
    00:00
    İKİNDİ
    00:00
    AKŞAM
    00:00
    YATSI
    00:00
  • 0.0
  • 0.0
  • 0.0
Halil Kışlacık
Halil Kışlacık
TÜM YAZILARI

Bizim görmediğimiz bir şeyi görüyor olmalılar...

11 Haziran 2023
A


Halil Kışlacık İletişim: [email protected]

 

Yalan söyleyebilmek için kusursuz bir hafızaya ve ortalamanın üstünde bir zekaya ihtiyacınız vardır. (Dikkat buyurunuz, “Zeka” diyorum, “Akıl” değil...) Çünkü her yalan söylediğinizde bir kurgu üretirsiniz ve o kurgu her an yeni bir gerçekle sınanır. Bu da sizi sürekli yeni ve tutarlı bir adımla kurguyu genişletmek zorunda bırakır, üstelik bazen saniyeler içinde.

Sadece yalanı kimin söylediği değil, kime söylendiği de önemlidir.

Mesela benim birini karşıma alıp ciddi ciddi, gerçekten inandırma maksadıyla, söz gelimi “Ben ömrüm boyunca sosyalizmi savundum” benzeri büyüklükte bir yalanı söyleyebilmem için, o kişide bir şey görüyor olmam lazım.

Öyle bir şey olmalı ki bu, hem yalan söylemenin vicdan azabını göğsüme saplamamalı.

Hem de söylediğim yalanı farketmesinin önemsiz olduğunu bilmeliyim.

O “şey” nedir bilmiyorum, kimsede görmedim.

Ama Türkiye’de birileri, bu “şey”i birilerinde görüyor olmalı ki, çok büyük yalanlar söylüyor.

Mesela Milli Gazete’nin bir yazarı çıkıp, yeni Aile Bakanı’nın Belçika’da doğup büyümüş olduğundan, bu “serbest” ülkede kadın erkek eşitliği üzerine yaptığı çalışmalarla devlet nişanına layık görüldüğünden, böyle bir ismin bu bakanlığı yürütmesinin sakıncalı olabileceğinden bahsediyor.

Peki, daha iki hafta önceye kadar sizden LGBT destekçisi bir ismi Aile Bakanı yapacağını bildiği Kemal Kılıçdaroğlu’na, yani açıkça LGBT destekçisi bir Aile Bakanı’na oy isteyen bir insan... Seçimden sonra böyle saçma sapan, üçüncü derece bile sayılmayacak gerekçelerle “Bunlar aile düşmanı” imasında bulunabilmek için “Biri sizde ne görüyor olabilir?”

Evet, yeni Aile Bakanı hem Belçika gibi serbest bir ülkede, hem de kadın erkek eşitliği gibi netameli bir konuda çalışmalar yapmış. 

Bulabildiniz mi peki bir falsosunu? 

“Şu hareketi aile kurumunu yıpratmıştır” diyebildiniz mi?

Hadi Belçika gibi “serbest” bir ülkede ses etmezler, Türkiye’de yapılsa tepki çekecek tek bir icraatı olmuş mu?

“İlk iş olarak bir hafta içinde İstanbul Sözleşmesi’ni geri getireceğiz” diyen CHP Kadın Kolları Genel Başkanı Aylin Nazlıaka’yı Aile Bakanı yapacağını bildiğiniz adama oy istediniz. 

Yeni bakandan şikayet ederseniz, bu apaçık gerçeği insanların yok sayacağını size düşündüren nedir?

Karar gazetesi de aynı gözle bakıyor olmalı, o da bir şey görüyor.

Kaba bir hesapla en az 13 milyon kadın seçmene hakaret eden, sonra da çıkıp ülkede -tabii ki kendisiyle yanı partiye oy veren- kadınların baskı altında olduğunu iddia eden bir baldır bacak ünlüsüne “riyakar” denilmesini, “Kadın haklarını savunmaya tahammülsüzlük” diye sunuyor okurlarına.

Neyi kaçırıyoruz biz burada?

Bu haberi yapan zihnin gördüğü neyi göremiyoruz?

Bakın, bu iki haberden birincisini yapabilmek için, okurunuzun iki hafta önce sizin ne dediğini hatırlamıyor olduğunu kabul ediyor olmalısınız... 

İkincisini yapabilmek için de sadece sizin gazetenizi okuduğunu...

İkisi de alenen hakarettir.

Cevabını vermek de okuruna düşer.

 

Haberle ilgili yorum yapmak için tıklayın.

Yorumlar

ata

yahu adam maliye bakanlığı yapmış hesap soramazsın.... alooo.. .

Selim

Sen ben eleştirelim ama LGBT'ci bakan isteyenler sussun!
x

WhatsApp İhbar Hattı

+90 (553) 313 94 23