• İSTANBUL
  • İMSAK
    00:00
    GÜNEŞ
    00:00
    ÖĞLE
    00:00
    İKİNDİ
    00:00
    AKŞAM
    00:00
    YATSI
    00:00
  • 0.0
  • 0.0
  • 0.0
Ali Karahasanoğlu
Ali Karahasanoğlu
TÜM YAZILARI

İsrailsever Türk medyası!

14 Ekim 2023
A


Ali Karahasanoğlu İletişim: [email protected]

 

Hürriyet’ten bir haber içeriği..

“Hamas, 260 müziksever’i öldürdü.”

Şöyle mi anlamalıyız bu cümleyi..

HAMAS, yemedi içmedi. Nerede müzikseverler var, araştırdı.. Bir eli yağda, bir eli balda Hamaslılar keyif sürerlerken..

Keyiflerine ara verip..

“Tamam, müzikseverleri bulduk, şimdi bunları katletmeliyiz” dedi..

Ve, “260 müzikseveri öldürdü”!

Böyle mi anlamalıyız?

Filistin’in işgali diye bir şey yok.

Gazze’nin ablukası yok.

Ambargo yok..

Hemen her gün, bir veya iki Filistinli’nin İsrail kurşunları ile öldürülmesi diye bir şey sözkonusu bile değil....

HAMAS, bir gün yatmış, ertesi günü karar vermiş, 260 müzikseveri öldürmüş...

Böyle mi anlamalıyız..

“260 kişinin öldürülmesi” de yalan ama..

Öldürülenlerin müziksever olduğu iddiası kuyruklu yalan..

Bu yalanla ne yapılmak isteniyor?

Büyük çoğunluğu genç olan müzikseverlerin, Filistinlilere karşı, HAMAS’a karşı nefret duymalarını sağlamak planlanıyor.

Bir başka haber..

Hem Hürriyet’te hem Sözcü’de vardı..

Böylece iktidara yakın gibi duran gazete ile, iktidara her gün küfreden gazetenin İsrail muhibliğindeki birlikteliğini de görmüş oluyoruz:

“Hamas’ın saldırılarında, İsrail’deki Festival’e gelen bir Alman vatandaşı kadın da öldürüldü.”

Sosyal medyadaki, bahsedilen o kadının HAMAS’lı militanlar tarafından elbiselerinin soyulduğu, öylece teşhir edildiği iftiralarını es geçiyorum..

Kimi müfterilerin, aynı kadına tecavüz edildiği iftiralarını da bir kenara bırakıyorum..

Sonradan o kadının annesi açıklıyor, “Kızım ölmedi, hastanede tedavi görüyor.”

Öğreniyoruz ki, Alman vatandaşı denilen kadının, bir de İsrail vatandaşlığı varmış..

Ama Sözcü, Hürriyet, “Alman vatandaşı olduğu”nu öne çıkarmayı, büyük maharet sayarak, operasyonel haberlerine imza atmışlar..

Kadın, festival’e zaten yarı giysili gitmiş.. Yaralandığında da, Filistinliler, hastaneye götürmek için alelacele onu almışlar. Görüntülerdeki yarı çıplaklığın sebebi, kadının başkaları tarafından soyulması değilmiş..

Sözcü, Hürriyet bunları yapar da..

ABD Başkanı Biden durur mu?

O da “40 bebeğin başı kesildi. Fotoğrafları gördüm” açıklaması ile, Sözcü-Hürriyet ikilisine destek vermiş..

Arada daha yüzlerce yalan var..

HAMAS’ın direnişini itibarsızlaştırmak için atılmış yüzlerce iftira var..

Onları da geçiyorum..

Ve son olarak da dün, Hürriyet-Sözcü ikilisinin, “Hamas’ın saldırılarında, bir Türk vatandaşı da öldü” haberi ile, rezilliğe nasıl tüy diktiklerine geliyorum..

Son açıklamalara göre; ölen Filistinli sayısı, İsrail vatandaşlarından ölenlerin sayısını geçti..

Sözcü ile Hürriyet, hiç araştırdı mı, Filistinlilerden öldürülenler arasında, kaç Türk vatandaşı var?

Yok, orası onlara lazım değil.

Onların planı, İsrail tarafından ölenlerden, çifte pasaportlu birisi var ise.. Onun İsrail vatandaşı olduğunu geri plana atıp, Türk vatandaşı olduğu ve HAMAS tarafından öldürüldüğünü öne çıkartarak, Türk toplumunda Filistin’e yönelik bir nefret oluşturmaya çalışmak..

İsrail, bölgede Türk vatandaşını öldürmüş ise..

Onu da gizlemek.

Ki; İsrail’e bir nefret oluşmasın..

Ve öyle bir noktadayız ki..

Medyadaki bu yalanları, operasyonel amaçlı haberleri okuyucusunun bilgisine sunma iddiasındaki sağ medya organları bile, İsrail algı operasyonunun etkisi altında..

Ahmet Davutoğlu’nun gazetesi Karar, “Katliamın ortağı yalan fabrikası” diye manşet attığı gün..

Bu manşetin altına, virgülü değiştirmeden aktarıyorum, şunları yazmış:

“Hamas’ın İsrail’e saldırısında sivillerin de hedef alınması tepki çekerken”

Evet, evet yanlış okumuyorsunuz..

Büyük bir ego ile, Tayyip Erdoğan’ı devirmek üzere yola çıkan, “Erdoğan kim ki? O bir hiç idi. Biz onu başbakan, cumhurbaşkanı yaptık” deyip meydan okuyan..

Sonrasında o Erdoğan’ın, Davutoğlu olmadan, ama Davutoğlu’nun da “Hayatım boyunca mücadele ettim” dediği CHP listesinden seçime girdiği bir konjonktürde..

Erdoğan, bunların hepsini eze eze seçimi nasıl kazandığından ders çıkartamamış olan Davutoğlu, hâlâ siyasete devam ederken....

Davutoğlu’nun gazetesi de...

Doğru bir manşet atıyor..

“Katliamın ortağı yalan fabrikası” diyor.

Ama altına tam aksi cümleyi koyuyor..

“Hamas’ın İsrail’e saldırısı” ile başlıyor..

ABD’sinden Almanya’sına, İsrail’in saldırılarını “meşru müdafaa” olarak nitelendirirken..

Stratejik Derinlik kitabının yazarı Ahmet Davutoğlu’nun gazetesi, daha ilk dakikada, “Hamas’ı saldırgan” ilan ediyor..

Sonrasında da Hamas’ın sivilleri hedef aldığı iftirasını atıyor..

Paramotorlarla, Demir Kubbe’yi delen HAMAS, istese, İsrail’in en yoğun sivillerinin bulunduğu 30 yerde bomba patlatsa, İsrail’e çok daha fazla zarar vermez miydi?

Verirdi ama, sivilleri hedef almış olurdu..

Sivilleri hedef almadı da, Karar teşekkür mü etti?

Hayır.

Yalanı yine HAMAS’ın sırtına yükledi, “Sivilleri hedef aldı” dedi..

Bir de masa başında, olmayan sivillere saldırı sonrasında, “tepki” üretimi yaptı..

Ya Cumhuriyet gazetesi?

Onların hali de içler acısı.

Hemen her gün, insan haklarından bahseden, özgürlük diyerek yeri göğü inleten Cumhuriyet gazetesi, İsrail’in adeta haklı olduğu imasında bulunarak, “Rehine koşulu” manşeti atmış..

Üstüne de, şu ifadeyi yazmış:

“İsrail, Gazze’ye elektrik, su ve yakıt vermeyeceğini açıkladı”

Ne güzel değil mi?

Hiçbir eleştiri olmaksızın, İsrail’in katliam ilanını yayınlıyorlar..

Sanki elektrik, su ve yakıt temininin engellenmesi, Gazzelileri bombalarla öldürmekten farklı bir şeymiş gibi, sıradan bir olay gibi sunuluyor..

“Rehine koşulu” ifadesi kullanılarak, adeta “Siz de İsraillileri rehine yapmasaydınız” anlamında İsrail’in sözcülüğünü de yapıyorlar..

Ve son nokta..

Türkiye’de laiklik üzerinden dindarları tahkir edenlere hatırlatayım..

Kamuda dini sembol olmaz, dini kavramlar ifade edilmez dayatması yapan bizdeki laikçilere hatırlatıyorum.. 

ABD Dışişleri Bakanı Blinken, İsrail’e ziyareti sırasında, “Ben aynı zamanda bir Yahudi olarak burdayım” diyerek de katliamcılara desteğini açıklıyor..

Oysa neydi, Kamuda dini referanslar olmazdı..

Değil mi, kraldan fazla kralcılar!

 

Haberle ilgili yorum yapmak için tıklayın.

Yorumlar

HOCA

Yeni asya nurcu değil terörcü fetöcü

hadi ordan

namazsız niyazsız nursuz tipler yine başlamış saldırmaya..konu müslümanlar olunca hazımsızlık başlıyor, kuduruyorlar
x

WhatsApp İhbar Hattı

+90 (553) 313 94 23