• İSTANBUL
  • İMSAK
    00:00
    GÜNEŞ
    00:00
    ÖĞLE
    00:00
    İKİNDİ
    00:00
    AKŞAM
    00:00
    YATSI
    00:00
  • 0.0
  • 0.0
  • 0.0
Ali Erkan Kavaklı
Ali Erkan Kavaklı
TÜM YAZILARI

Çöpe atılan milyarlar, çöpe atılacak sistem

05 Ağustos 2021
A


Ali Erkan Kavaklı İletişim: [email protected]

TYT-AYT, LGS açıklandı. Sisteme göre evlatlarımızın % 90’ı başarısız, beceriksiz, yeteneklerini geliştirmemiş.  

LGS’de % 90’lık kitlenin başarısız ilan edileceği belliydi çünkü öğrencinin % 10’u seçiliyor.

TYT-AYT’de sınava girenlerin sadece üçte biri bir üniversite ve yüksekokula yerleşebiliyor; fakülte ve yüksekokulların kontenjanı bu kadar. Sınava giren 2.592.390 öğrencinin üçte ikisi dışarıda kalacak. Bu da önceden biliniyor.

Öğrencilerin matematikten 40 soruda 5.5’ini; fen bilimlerinde 20 soruda 3.7’sini Türkçede 40 soruda 18’ini çözdü demenin bir anlamı yok. TYT-AYT sıralama yapıyor, bilgi ölçme sınavı değil.

Üniversite ve yüksekokullara yerleşen 900 bin civarındaki öğrencinin 600 bini kazandığı yeri beğenmiyor, seneye tekrar sınava giriyor, bunların 200 bini yeniden yerleşiyor. Bu sınav sarmalı sınav sektörünü doğuruyor.

TYT-AYT nerdeyse 200 bin öğrenci için yapılıyor.

2 milyon 400 bin öğrenciyi neden yoruyor; sonra da başarısız, beceriksiz, yeteneksiz ilan ediyor, başarısız damgası vuruyorsunuz?

200 bin kişi için yapılan sınava 2.592.390 kişi hazırlanıyor. Dershanelere, kurslara, özel okullara gidiyorlar. Milyonlarca lira para harcıyorlar. Özel okullar LGS’de çok yüksek puan alan öğrencilere burs vererek kayıt yapıyor, üniversite kazanan bu öğrencilerle reklamlar yapıyorlar. 

Bir sınav sektörü kurulmuş, milyarlar harcanıyor. 

Dershaneler, kurslar, özel okullar; üniversitelerin kontenjanını artıramaz. Öğrencilerin bilgisini, beceresini, artırıp yeteneklerini artırmıyor. Olsa olsa birkaç öğrenciyi öne geçiriyor. Hepsi bu.

Milyarlar çöpe gidiyor. 

Bu parayla yeni üniversiteler açsak çok iyi bir yatırım olur, üniversite okumak isteyen yavrularımız isteklerine kavuşurlar.

Okullardaki eğitim LGS, TYT- AYT ayarlı. Merkezi sınavlarda soru gelmeyen derslerin önemi yok. Anlatılanların değeri yok. Sanat, ilim, irfan, ahlak, erdem, yardımlaşma, dayanışma hikâye…

Merkezi sınav, bütün değerleri değersizleştiriyor. Öğrenciler birbiriyle yarışıyor, birbirini geçilmesi gereken rakip görüyor. 

Eğitim camiasında dostlarım, arkadaşlarım, okuyucularım var. 

Sınav sarmalını konuştuğumuzda soruyorum:

“Üniversite okuyabilecek öğrencileri sınıf öğretmenler kurulları seçemez mi?”

- Seçer, diyorlar.

Öğretmenlere yetki ve sorumluluk vermemiz, onları bu yetkiyi kullanacak şekilde yetiştirmemiz gerekir. Aslında öğretmenler okullarda sınav yapıyor, not veriyor, öğrenciyi değerlendiriyor. Merkezi sınavlarla bu ölçme ve değerlendirmeler yok sayılıyor.

NE YAPMALI?

Almanya’da bir öğrencinin akademik eğitim yapıp yapamayacağına ilkokul öğretmeni karar verir. Öğretmen notları 70-100 arası öğrencileri Gymnasium denen akademik liselere seçer. Notları 60’a kadar olan öğrenci normal ortaokula gönderilir. Notu 61 ile 69 arası öğrenciyi öğretmen, akademik liseye göndermeyecekse veli, öğrenci ve ilgilileri ikna edici bir rapor yazar. 

Veli, bu rapora itiraz edebilir. Milli eğitim müdürlüğüne dilekçe verir. Milli eğitim, öğrenciyi en yakın akademik liseye gönderir, öğrenci bu okulda 15 gün ders görür. Öğretmenler 15 gün sonra sınav yapar, akademik eğitim yapıp yapmayacağına karar verirler. Veli bu karara uymak zorundadır.

Ne sınav sektörü var ne merkezi sınav. 

Hans’ın yaptığını Hasan; Eva’nın yaptığını Havva da yapar.

Almanya’da lise bitirme notları ile öğrenci üniversitelere girer. Notlar, sıralamayı belirler. 

Bazı meslektaşlarım, sen safsın, bizde suiistimaller, torpiller olur, diyorlar.

Hemen şunu ilave edeyim. Şişirme notlarla akademik liseye giden öğrenci bu okulu bitiremez. Öğretmenler işini sıkı tutar ve yetenekli öğrenciye yol açar, haksızlıkla gelmiş olanı geldiği okula gönderir.

Şişirilmiş notlarla üniversiteye giren öğrenci orayı bitiremez. Öğretim görevlileri işlerini ciddiyetle yaparlar ve yeteneklerini geliştirmemiş öğrencileri mezun etmezler.  

Akademik liseye gönderdiği öğrenci başarısız olursa öğretmen itibarsızlaşır, meslektaşları arasında değersizleşir. Ayrıca işini iyi yapmayan soruşturmalarla ayıklanır. 

Öğretmenlik bilgi, bilgelik, dürüstlük ve sorumluluk isteyen bir meslek. 

Biz öğretmenimize ve insanımıza güvenmiyoruz.

Seçmeli Kur’an, siyer, temel dini bilgilere girmek isteyen dilekçe veriyor; bu derslere girmek istemeyen dilekçe vermeli. Merkezi sınavlar devam ettiği sürece Türkçe ve matematik gibi 40’ar soru sorulmalı. Bu dersleri seçmeyenler ahlak dersi görmeli.

1739 sayılı Milli Eğitim Temel Kanunu “milli, manevi değerlere bağlı” nesil yetiştirmeyi hedefler. YKS’de soru çıkmayan dersleri öğrenci önemsemiyor, seçmeli dersler seçilmiyor. 

Öğrencinin neredeyse % 90’ını başarısız, beceriksiz, yeteneksiz, tembel ve kötü ilan eden bu saçma sapan sistem çöpe atılmalı. Okulu merkeze alan bir eğitim sistemi geliştirilmeli.

 

Haberle ilgili yorum yapmak için tıklayın.

Yorumlar

Sıtkı

Sana bir soru Cok bilmis Adam. HERKES UNIVERSITE OKURSA , BU COPLERI KIM TOPLUYACAK , BU KOYUNLARI HAYVANLARI KIM GUDECEK SÜTÜ KIM SAGACAK BUGDAYI FIDANI KIM EKECEK , Daha dogrusu hanbaliye islerini kim yapacak , yani inegin pisligini bakimini kim yapacak 12 yillik zorunlu egitim Zaten köyleri yok etti ne Orman koylusu ne zirai koylu kaldi herkes Sehre gelmis asgari ucretle calisiyor , 12 YILLIK EGITIM TARIMI HAYVANCILIGI BITIRDI 20 YILDA HER SEY PAHALANDI .Soyle simdi Col bilmis Adam Kim yapacak Bu Isleri Universite Okumak diye bir zorunluluk Olmamali isteyen okur Istemiyen Okumaz DEVLET HADDINI ASMAMALI ÇOK BILMIS ADAM. Sonra birgun Sütü sagacak adamda bulamazsin .

kehanet

siz bağimsız bir ülke imişiz gibi, milli bir eğitimden bahsetmişsiniz. halbuki lozan la bir çok şeyimiz batının emrinde olduğu gibi. eğitimimiz de fulbraght gereği abd nin elinde onlar böyle mükemmel bir sistem kurup bizim kalkınmamızı istermi? dünyanın hiç bir yerinde böyle kötü bir soygun sistemi ve dershaneler yok. reis kendi atadığı bakanlarına söz geçiremiyor. dershaneleri kapatın dedikçe onlar tersine daha kökleşdirici tedbirler aldı. 28 şubatta konulan kalkacağı ümit edilen zorunlu eğitimin 8 yıla çıkması işi çıkmaz hale getirdi. üniversiteyi bitirmek bir işe yaramıyor, karşılığı yok. yine boşta gezer. üniversiteler bedavacılık, kötülük ve fuhuş öğrenilen yerler. okumayanlar daha dürüst, daha efendi, daha ahlaklı olan bir sistemimiz var. herkes vali kaymakam, doktor, başbakan olacak şekilde kurgulanıyor. oysaki bunlardan birer tane lazım gerisi çöplükte bekler. OKUDUKÇA KUDURAN ahlaksızlaşan bir sistem. en meşhur üniversiteler terörist fabrikası. YANİ MİLLİ EĞİTİM DEMİYORUM. çünkü eğitim yok milli de değil. ÖĞRETİMİMİZE AYRILAN BÜTÇE ÇÖPE GİDİYOR. BU BAKANLIK KAPTILSA BÜTÇESİ İHTİYAÇ OLAN ALANLARDA KULLANILSA DAHA İYİ BİR İŞ OLUR.
x

WhatsApp İhbar Hattı

+90 (553) 313 94 23