• İSTANBUL
  • İMSAK
    00:00
    GÜNEŞ
    00:00
    ÖĞLE
    00:00
    İKİNDİ
    00:00
    AKŞAM
    00:00
    YATSI
    00:00
  • 0.0
  • 0.0
  • 0.0
Abdullah Şanlıdağ
Abdullah Şanlıdağ
TÜM YAZILARI

HDP, Kürt seçmen ve millet ittifakı

08 Kasım 2021
A


Abdullah Şanlıdağ İletişim: [email protected]

CHP, Türkiye’nin PKK ve DEAŞ terör örgütleriyle sınır ötesi mücadele için TBMM’den çıkartılması gereken Suriye-Irak tezkeresine “hayır” dedi. Peki, neden hayır dedi? Daha önceki yazılarımda HDP ve Kürt meselesini yazacağımı ifade etmiştim. 

CHP’nin ve İyi Parti’nin asıl sorunu Kürtler veya Kürt sorunu değil. Tezkereye hayır derken de, böyle bir sorun ve niyetleri yoktu. CHP’nin hayır demesinin ardında “Türk askerinin yabancı topraklarda bulunmasını istemediği” argümanı da inandırıcı değil. Peki, asıl mesele nedir? Amcasının vefatı nedeniyle taziyede bulunduğum CHP Genel Başkan Yardımcısı Ali Öztunç, “Türkiye’de 12 milyon Kürt seçmeni var. Kürt seçmenin ve kararsızların oyunu kim omuzlarda, seçimin kazananı o olacaktır” dedi. CHP’nin ve dahi Millet İttifakı bileşenlerinin tümünün tek bir hedefi var, o da, Ne olacaksa olsun, neye mal olursa olsun HDP’ye destek veren Kürtlerin oyunu almak’.

CHP’nin tezkereye “hayır” demesiyle, İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener’in, Siirt’te bir HDP’linin, “Burası Kürdistan” dediğinde yumuşak bir üslupla karşılık vermesini yan yana koyduğumuzda, ortada bir konsensüs olduğu sonucuna varabiliriz. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun, HDP’ye yönelik, “Kürt sorununu çözmek için meşru bir organa ihtiyacımız var. HDP’yi meşru organ olarak görebiliriz” söylemi ile tezkereye “hayır” eylemi örtüşmektedir. CHP ve İyi Parti, bundan sonraki süreçte HDP ve Kürt seçmeninin sinir uçlarına dokunmaktan imtina edeceklerdir. Sözün özü, Millet İttifakı Ak Parti’den kurtulmanın yolunun HDP ve Kürt seçmene yanaşmaktan geçtiğini çok iyi biliyorlar. İyi Parti tezkereye “evet” diyerek milliyetçi tabanı, CHP de “hayır” diyerek hem kendi tabanını ve hem de HDP’nin tabanını konsolide etmeyi hedeflemiştir. CHP ve İYİ Parti’nin HDP oylarına muhtaç olduğunu, sadece bizler söylemiyoruz; PKK ve uluslararası güçler de seslendiriyorlar. Aslında CHP, Irak ve Suriye tezkeresine hayır diyerek Türkiye’nin terörle mücadelesine en büyük darbeyi vurmak istemiştir. Tezkere geçmemiş olsaydı CHP’nin bu tutumu, Amerika’nın Suriye’nin kuzeyinde kuracağı terör devleti sürecini hızlandıracaktı. 15 Temmuzda FETÖ ile birlikte hareket eden CHP, tezkere sürecinde de, sırf Kürt oylarını alabilmek için PKK’nın dümen suyuna girmiştir. Ak Parti bu konuyu çok iyi değerlendirip hem kendi tabanına anlatmalı, hem de Kürt oylarının yeniden kendisine dönmesini sağlamalıdır. Buradan Ak Parti’yi dostane bir şekilde uyarıyorum, seçime giderken Kürt seçmenin kaybedilmesi ve HDP’nin kapatılması, sadece Millet İttifakı’nın işine yarayacaktır. Zaten ekonomi ve enflasyon nedeniyle kararsızlar havzasına kaymakta olan kendi tabanınıza, bir de Kürt seçmenin kaybını eklediğinizde, ortaya çıkacak tablonun vahametini varın siz hesaplayın. 

Peki, İyi Parti Genel Başkanı Akşener’in “ Biz aylardır ne söylüyoruz; ‘HDP’yi PKK’nın yanında konumlandırıyoruz’ diyoruz. ‘HDP, PKK ile arasına mesafe koymalıdır’ sözünü nasıl anlayacağız? Hem CHP’nin HDP ile Kürt sorununu mecliste çözebiliriz açıklaması, hem de Akşener’in bu çıkışları, Ak Parti’nin Millet İttifakına yönelik, “bunlar terör örgütü ile iş tutuyorlar” söylemini boşa çıkartmak içindir. 

Benim kişisel kanaatim şu: Kürt sorununun çözümü veya Kürtlerin oyuna talip olmak, iktidarda kalmanın ve iktidara gelebilmenin aracı görülmemeli. 

Bu çerçevede Bay Kemal ve ittifaklarını nakavt etmek istiyorsanız, öncelikle polemiksel, demagojik ve tehdit içeren söylem ve eylemlerden uzak durmak gerekiyor. Siyaset ve diplomasinin birçok yolları var. Ak Parti bunları kullanmayı başarır, ekonomiyi de rahatlatırsa, yamalı bohçayı andıran Millet İttifakı’nın hiçbir şansı yoktur. 

 

Haberle ilgili yorum yapmak için tıklayın.

Yorumlar

Vicdan

Süresiz nafaka ve her sene artırım davası ücreti ödeyen zavallı vatandaşlarımızıda unutmayın Abdullah bey!

Abidin Köşker

Ben bu yazıyı yazan yazarı, yayınlayan gazeteyi alkislayip selamlıyorum. Kürt meselesine objektif yaklaşım budur. İktidara gelmenin veya iktidarda kalmanın aracı kılınmamalı Kürtler diyor. Ak Parti için de özeleştiri yapıyor yazar Vallahi yerden göğe haklı aklın yolu birdir.
x

WhatsApp İhbar Hattı

+90 (553) 313 94 23