Lozan Antlaşması ile güvence altına alınan Batı Trakya Türk Azınlığı'nın eğitim hakları Yunanistan'ın sistematik engelleriyle sekteye uğruyor. Lozan Antlaşması'nın ihlal eden Yunan Devleti, 4 Türk azınlık ilkokulunun daha kapatılması kararı verdi. Sistematik ihlalinden rahatsız olduğunu belirten Batı Trakya Türk Öğretmenler Birliği (BTTÖB) Başkanı Aydın Ahmet, okulların tekrar açılacağına dair taahhütlerin yerine getirilmediğini söyledi.
Yunan Devleti, Lozan Antlaşması ile güvence altına alınan Batı Trakya Türk Azınlığı'nın eğitim haklarını sistematik şekilde ihlale devam ediyor.
Batı Trakya Türk Öğretmenler Birliği (BTTÖB) Başkanı Aydın Ahmet, öğrenci yetersizliği ve ekonomik gerekçelerle 4 Türk azınlık ilkokulunun daha kapatılmasına ilişkin AA muhabirine değerlendirmede bulundu.
Yunan Hükümetinin, her yıl öğrenci sayısının 9'un altına düşmesini bahane ederek azınlık okullarını kapatma politikasını sürdüğünü vurgulayan Ahmet, "Bu yıl 4 okul daha kapalı kalacak. 2024-2025 eğitim yılında Rodop ilindeki Hacıören, Keziren, Payamlar ve İskeçe'deki Karaköy ilkokulları açılmayacak." dedi.
Bu kararlarla 1995'te var olan 231 Türk ilkokulu sayısının 86'ya düştüğünü belirten Ahmet, bu uygulamanın azınlık okullarının sayısında ciddi azalmaya yol açtığını ifade etti.
Yunan Devletinin azınlığın eğitimine ilişkin kararları azınlığın görüşüne başvurmadan aldığını kaydeden Ahmet, kapatılan okulların iki yıl içinde öğrenci sayısının 9'u geçmesi durumunda tekrar açılacağına dair taahhütlerin de yerine getirilmediğini vurguladı.
YUNANİSTAN, İKİ DİLLİ ANAOKULU AÇILMASINA İZİN VERMİYOR
Türkiye'deki üniversitelerin eğitim fakültelerinden mezun olmuş Batı Trakyalı Türk öğretmenlerin azınlık okullarında görev yapamaması, anaokulu eğitiminin şart olduğu Yunanistan'da iki dilli azınlık anaokulunun bulunmaması gibi eğitim sorunlarına işaret eden Ahmet, şunları dile getirdi:
"Çocuğun öz güveninin gelişmesi için kendi ana dilinde eğitim alması şart. Devlet anaokulunda kendi dilinin kullanılmadığı bir yerde çocuğun öz güveninin gelişmesi mümkün değildir. Viyana'da devlet okullarında iki dilde eğitim vermiş bir öğretmen olarak iddia ediyorum. Her zaman çocukların kendi ana dillerinin kullanıldığı okulda öz güvenleri daha çok gelişir ve bu öz güven içinde daha sağlıklı bir eğitim alırlar. Kimliği çiğnenmiş bir yerde çok sağlıklı bir eğitim alınabileceğini düşünmüyorum."
Ahmet, Türk azınlığın çift dilde eğitim veren anaokulu taleplerinin bugüne kadar görmezden gelindiğini, devlet anaokullarında ise azınlık ilkokullarının kalitesiz ve yetersiz olduğu yönünde propaganda yapıldığını söyledi.
