• İSTANBUL
  • İMSAK
    00:00
    GÜNEŞ
    00:00
    ÖĞLE
    00:00
    İKİNDİ
    00:00
    AKŞAM
    00:00
    YATSI
    00:00
  • 0.0
  • 0.0
  • 0.0

Tüm Türkiye günlerdir bunu konuşuyordu! "Kılıçlı mesaj"da 28 Şubat ve FETÖ izi çıktı

Yeniakit Publisher
2024-09-09 16:05:00 - 2024-09-09 11:24:56
Tüm Türkiye günlerdir bunu konuşuyordu! "Kılıçlı mesaj"da 28 Şubat ve FETÖ izi çıktı

Yücel Koç, Kara Harp Okulu mezuniyet törenindeki tartışmalı yemin hakkında önemli bilgiler verdi. Türkiye gazetesi yazarı Koç, yemin töreninin 28 Şubat ve FETÖ ile bağlantılarına dikkat çekti. Koç, yemin töreninde kullanılan metnin siyasi bir mesaj içerdiğini söyledi. Bu tür yeminlerin Türk Silahlı Kuvvetleri'nde geçmişte de sorunlara yol açtığını belirten Koç, şunları kaydetti:

Yücel Koç, Kara Harp Okulu mezuniyet törenindeki tartışmalı yemin hakkında önemli bilgiler verdi. Türkiye gazetesi yazarı Koç, yemin töreninin 28 Şubat ve FETÖ ile bağlantılarına dikkat çekti. Koç, yemin töreninde kullanılan metnin siyasi bir mesaj içerdiğini söyledi. Bu tür yeminlerin Türk Silahlı Kuvvetleri'nde geçmişte de sorunlara yol açtığını belirten Koç, şunları kaydetti:

"Kara Harp Okulu mezuniyet töreninde bir grup yeni teğmenin, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ayrılmasından hemen sonra kılıçlarını havaya kaldırarak, 15 Temmuz kalleş darbe girişiminin ardından resmî yeminden kaldırılan metni okumaları, günlerdir tartışma konusu.

300’e yakın teğmen “Ant içeriz ki laik, demokratik Türkiye Cumhuriyeti’nin bağımsızlığına, ülkenin bölünmez bütünlüğüne, yüce Türk ulusunun namus ve şerefine, aziz vatanın bir karış toprağına uzanacak eller, karşısında bizi bulacak ve kılıçlarımız daima keskin ve hazır olacaktır. Bizler Türk istikbalinin evlatlarıyız. Şerefimizle doğduk, şerefimizle yaşayacağız. Şerefimizle öleceğiz. Ne mutlu Türk’üm diyene!” dedikten sonra, “Mustafa Kemal’in askerleriyiz” sloganları atmıştı.

Bu görüntülerin sosyal medyaya düşmesinin –yahut kasıtlı olarak düşürülmesinin- ardından büyük tartışma çıktı.

AK Parti içerisinde dahi birileri, tıpkı CHP gibi “Ne var bunda? Hepimiz Atatürkçü değil miyiz? Her Türk askeri Atatürk’ün askeridir, bunu söylemeleri de gayet doğal” diyerek, resmî teamülün dışına çıkılmasını normal karşıladı.

Tepki gösterenler ise resmî metnin dışında ikinci bir yemin edilmesini ‘başkaldırı mesajı’ olarak görüp, atılan sloganların siyasi mesaj içerdiğini ve bütüne bakıldığında 28 Şubat’ı çağrıştıran bir durum olduğuna dikkat çekti.

Haklılık payları yok muydu?

Birazdan bu metnin 28 Şubat ve FETÖ ile çarpıcı bağlantısına dikkati çekeceğim ama önce şunları hatırlamak lazım;

Başbakan Adnan Menderes’i ve bakanları asanlar, 1960’dan bu yana bütün darbe ve muhtıralara imza atanlar, hatta 15 Temmuz işgal girişimine kalkışan FETÖ’cü hainler bile “Mustafa Kemal’in askerleriyiz” sloganının ardına saklanarak kirli amaçlarını gizlememiş miydi?

***

Metne bakınca problem görmeyebilirsiniz…

Türk askerisin; elbette ülkenin toprağını, bağımsızlığını, bütünlüğünü, milletin namus ve şerefini koruyacaksın.

Ayrıca bu sadece senin görevin değil, hükûmet de, Meclis de, istihbarat teşkilatı da, polis de, yargı da, hatta gerektiğinde vatandaş da bu uğurda üzerine düşeni yapacak.

Tıpkı 15 Temmuz’da olduğu gibi.

Vatan toprağına el uzatanın karşısında elbette kılıcın keskin olacak.

Yalnız, o kılıcı bugüne kadar ordunun içindeki zıpçıktıların yaptığı darbelerdeki gibi, kendi hükûmetine ve milletine karşı değil, toprağına göz diken, seni bölmeye çalışan düşmana karşı kullanacaksın.

İnancı, etnik kökeni, mezhebi, dünya görüşü senin gibi değil diye milletin verdiği o kılıçla, kendi vatandaşını tehdit etmeyeceksin; asli işini yapacaksın.

***

Peki bizde bu sloganın ardına gizlenen vesayetçiler ne yaptı?

Tam aksini!

CIA, MOSSAD, BND gibi yabancı istihbarat güçlerinin Türkiye şubesi gibi çalışan, âdeta düşmana aparatlık yapan darbeci hainler, amaçlarına ulaştıktan sonra da hiç utanmadan “Biz bunu İsrail adına yaptık” itiraflarında bulundu, binlerce kilometre öteden “Bizim çocuklar başardı” övgüleri aldı!

***

Böylesi acı tecrübelerden sonra, vesayet döneminin mesajını çağrıştıran sloganlar atan teğmenlere gereğinin yapılacağını açıklayan Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın dünkü konuşmasında dikkat çeken bir cümle daha vardı.

Erdoğan “Türk Silahlı Kuvvetlerinin göğsünden imanı alırsanız geriye bir şey kalmaz” dedi.

Sahi, teamüllere aykırı yeminde siyasi mesaj olmadığını savunanlara sormak lazım; savaşta “Allah Allah” nidalarıyla düşmanın üzerine yürüyen, terörden temizledikleri dağları tekbirlerle inleten ordunun yeni neferlerinden bir kısmı da o törende kılıçlarını havaya kaldırıp tekbir getirse aynı zevat o zaman ne diyecekti?

Cevabını vereyim; kıyameti koparacaklardı.

***

Bu kadar ‘mantık’ değerlendirmesinden sonra, tartışmanın somut detaylarına geçelim.

Yıldıray Oğur, Karar’daki dünkü köşesinde kıymetli bilgiler derlemişti.

Müyesser Yıldız’ın yazısından da alıntılar yaptığı makalede, korsan yeminle ilgili çarpıcı bilgiler alıyordu.

Oğur’un derlediği bilgilere göre, teğmenlerin kılıç çekerek ettiği o yeminin başlangıcı, tam da 28 Şubat dönemine dayanıyor.

Emekli bir orgeneral, tartışılan yemini ilk 1995 yılındaki Kara Harp Okulu mezuniyet töreninde, -geçen yıl emekli olan ve her nedense ismi gizlenen- okul birincisinin okuduğunu aktarıyor.

Dönemin okul komutanı Yaşar Büyükanıt metni çok beğeniyor ve her dönem birincisinin okumasını, diğer teğmenlerin de bunu tekrar etmesini istiyor.

Daha sonra Genelkurmay Başkanlığı, bunun müteakip törenlerde okunması için tamim yayınlıyor.

Bakın, ne zaman oluyor bunlar?

Refahyol hükûmetini tehditle iktidardan indiren, ülkeye tahminî 400 milyar dolarlık bedel ödeten, başını çekenlerin de “Biz bunu İsrail adına yaptık” itirafında bulunduğu 28 Şubat postmodern darbesi sürecinde.

***

Vesayet, darbe, ihanet olur da FETÖ orada olmaz mı?

“Atatürk’ün askerleriyiz” diyenlerin güya irticayla mücadele ettiği, gerçekte ise İsrail itirafında olduğu gibi düşmanın amacına hizmet ettiği ve yabancı istihbarat örgütlerinin aparatı FETÖ’yü palazlandırdığı 28 Şubat sürecinde, ordu içindeki FETÖ’cülerin rolüne de dikkati çekmiş Yıldıray Oğur.

Bu yemini 1995’te ilk kez okuyan, yemin metnine girmesini sağlayan ve geçen sene emekli edilen askerin isminin gizli tutulması başlı başına soru işareti.

Kim olduğunu umarım yakında öğreniriz.

Tartışmaların ardından sosyal medyada dolaşıma sokulan, 1993 yılında okunduğu iddia edilen, ancak 1997’ye ait olduğu anlaşılan yemin törenindeki metni okuyan dönem birincisi teğmen Adnan Uygun ise bilindik bir isim.

Uygun, Refahyol hükûmetinin devrilmesine denk gelen süreçte, tankın üzerinden okuduğu o laiklik ve Atatürkçülük vurgulu yeminle, darbe şakşakçısı gazetelere haber olmuş.

Lakin aynı Adnan Uygun’u, 19 sene sonra yarbay rütbesiyle 15 Temmuz hain darbe girişiminde Fatih Sultan Mehmet Köprüsü’nde gördük.

‘FETÖ üyeliği ve darbe’den şimdi “müebbet” cezasıyla hapiste.

***

28 Şubat döneminin yemin törenlerinde “Atatürk’ün askerleriyiz” sloganıyla bolca alkış alıp, 15 Temmuz ihanetinde gerçek yüzü ortaya çıkan bir başka isim; Eşref Mert.

1996 Kara Harp Okulu birincisi.

Henüz iktidardan düşürülmeden önce, dönemin Başbakanı Necmettin Erbakan’ın katıldığı törende okuduğu yemin ve yine tankın üzerine çıkarak vurguladığı laiklik mesajlarıyla en çok Cumhurbaşkanı Demirel’in olduğu protokol sıralarından alkış aldığını yazmış o dönem malum medya.

O da 15 Temmuz darbe girişiminden sonra yargılandığı Kara Kuvvetleri Komutanlığı davasında, kurmay albay olarak aldığı müebbet hapisle cezaevinde.

1998’in birincisi olarak bu yemini yapan teğmen Ali Çakan ise 15 Temmuz ihanetinin ardından Yunanistan’a kaçan hainler arasında.

Sonraki yıllarda da elbet benzer örnekler bulmak şaşırtıcı olmaz.

Zira Oğur’un dikkat çektiği şekilde, TBMM Darbeleri Araştırma Komisyonu raporunda, Kara Harp Okulunun 1993 devrelerinin yüzde 22,5’i, 1994 devrelilerin yüzde 32,4’ü FETÖ’den ihraç edildi.

Ve ettikleri yemin de 15 Temmuz ihanetinin ardından değişti.

Biz şimdi, metinde bir problem olmasa dahi, -darbecileri hatırlatan- o yemini teamüllere aykırı olarak ısrarla okuyanlara ne diyelim?"










 

 

Haberle ilgili yorum yapmak için tıklayın.

Yorumlar

Ahmet Faruk

Bunların sorumlusu fetöşleri koruyanlardır.

polat63

ben buradan devlet büyüklerimize ve başkomtanımıza diyorum ki o mahsun kızımız deniliyor ya ilk önce onu sorğuya alın ve sorğudan sonra direk canımızı feda ettigimiz peyğamber ocağımız dedigimiz güzelim sillahlı küvetlerden atın gitsin hiç kimsenin gözünün yaşına bakmayın sayğılar
x

WhatsApp İhbar Hattı

+90 (553) 313 94 23