Büyük katılım ve coşkuyla gerçekleşen Bitlis-Bingöl mitingleri dönüşünde açıklamalarda bulunan Başbakan Erdoğan, “30 Mart’tan sonra partiler de Pensilvanya da taban kaybedecek. Oraya gönül verenler aldatıldıklarını anlayacak” dedi.
SERDAR ARSEVEN - Bingöl dönüşü gündemdeki konuları değerlendiren Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye Cumhuriyeti tarihinde çok çetin siyasi çekişmeler yaşandığını ancak bugünkü gibi, ‘Paralel Yapı’nın ülke güvenliğini tehdit ettiği, iktidarı yıkmak için her partiyle işbirliği yaptığı bir ortamın yaşanmadığını söyledi.
ARTIK OKULLARINA REFERANS OLMAYIZ
30 Mart yerel seçimleri sonrası, Pensilvanya ve işbirlikçilerinin taban kaybı yaşayacağını belirten Erdoğan, “Bunların para kaynakları ciddi manada darbe almaya başladı. Uluslararası platformlarda konumları zayıflıyor. Biz de artık bu tür yapılanmanın okullarını refere edemeyiz. Bitti o iş” diye konuştu.
İşte Başbakan Erdoğan’ın aralarında Genel Yayın Danışmanımız ve yazarımız Serdar Arseven’in de bulunduğu gazetecilere yaptığı çarpıcı açıklamalar...
“ERGENEKON TAHLİYELERİ BERAAT DEĞİL!”
Burada paralel yapı malûm hedeflerini Balyoz’da da Ergenekon’da da ortaya koydu. Gerek Balyoz’da gerekse Ergenekon’da paralel yapının ne olduğu şimdi daha iyi anlaşıldı. Bu bir tahliye, ama bir beraat değil. Yargılama süreci devam edecek. Burada AK Parti’ye karşı bakışlar yaklaşımlar bunlar zaten hep dava dosyaları içinde yer aldı yer alıyor. Ergenekon’da altı ay yedi ay oldu, hâlâ gerekçeli karar açıklanamadı... Gerekçeli karar açıklanamayınca tabii temyiz yolu da henüz rahat değil. Ama bütün bunlara rağmen AK Parti bir şeyi başardı: Anayasa ile ilgili yaptığımız referandumda eğer biz bireysel başvuru hakkını getirmiş olmasaydık, Anayasa Mahkemesi’nden çıkan bu kararlar çıkabilecek miydi? Bunların hepsinin bunu anlaması lazım. Bu düzenlememize CHP karşı çıktı, MHP karşı çıktı BDP karşı çıktı, biz yalnız başımıza o vakit bu işin savaşını verdik. Tahliye olanlar da referandumda karşı tarafta yer aldılar… İçeriden verdikleri mesajlar hep bu yöndeydi. CHP’nin mesajlarını veriyorlardı. Demokrasi zeminini biz hazırladık. Türkiye’nin AK Parti iktidarı döneminde sağladığı bütün kazanımları yok saydıkları gibi bunu da yok sayıyorlar.
“PARALEL YAPININ ÖYLE BÜYÜK POTANSİYELİ YOK!”
“Şu anda üç partinin kıymeti harbiyesi var onlara göre; CHP, MHP, BDP. Yoksa onlar için Büyük Birlik Partisi’nin hiçbir kıymeti harbiyesi yok. Büyük Birlik Partisi’ne değil de adaya destek verme eğilimi var, bazı belde, ilçe vs.ler olursa onları desteklemek durumları var. “AK Parti olmasın da kim olursa olsun.” Hedefleri bu. Bunların abartıldığı gibi büyük bir potansiyelleri yok. Öyle zannediliyor ki; karar mercilerindeki etkinlikleri tabanda da var. Onlar tarafından bir algı oluşturulmaya çalışılıyor. Meydanları görüyorsunuz. Bu hava, bu yapılanlar bir pekiştirme meydana getiriyor.
TÜRKİYE UKRAYNA DEĞİL!..
“Türkiye bir Ukrayna değil, bir Suriye değil, Libya değil Tunus değil. Bizim ekonomideki duruşumuz, demokrasi konusundaki kararlılığımız, önümüzdeki süreçte de inşallah devam edecek.”
“30 MART’TAN SONRA TABAN KAYBI BAŞLAYACAK”
Partiler taban kaybına başlayacağı gibi Pensilvanya da taban kaybedecek. Oraya gönül verenler de aldatıldıklarını çok daha iyi anlayacaklar. “Tüm Türkiye’nin gördüğü gerçeği biz görememişiz” diyecekler. Bakın, bunların para kaynakları artık ciddi manada darbe almaya başladı, bu devam edecek. Bu süreç devam edecek. Uluslararası platformlardaki konumları da zayıflamaya başlayacak. Tam bu yaşananların ardından hangi devlet başkanı bunlar için refere olmamızı isteyebilecek? Biz artık bu tür bir yapılanmanın okullarını refere edemeyiz, bitti o iş.
BÖYLESİ HİÇ OLMADI!..
“Türkiye’de siyasi partiler kendi görüşleri etrafında çetin mücadeleler vermişlerdir ama…Türkiye’yi dışarıdan yönlendirmeye veya ulusal güvenliğimizi tehdit eden mekanizmaları oluşturmak suretiyle siyasi partilerle işbirliğine girmeye çalışanlar bugüne kadar olmadı. Ben böyle bir şeyi ne okudum, ne hatırlıyorum, Böyle bir şey yok..!”
GEREKEN YAPILACAK
“30 Mart’ta yerel seçimlerde, milletimiz inşallah her vakit olduğu gibi yine tezgahları bozacak. Ondan sonra biraz evvel de ifade ettiğim gibi adımlarımıza devam edeceğiz. Bütün vatandaşlarımız rahat olsun, 30 Mart’tan sonra gerçekler çok daha net bir şekilde ortaya çıkacak. Gereken neyse hepsi yapılacak.”
MESELE DERSHANE DEĞİL, KORKUNÇ RANT
“Tablo ortada. Görünen o ki mesele bir yere dayanıyor: Dershaneler. Çünkü burada korkunç bir rant var. Dershaneler, okullar, yurtdışı okullar, buralarda büyük bir rant var. Artık bu su yüzüne çıkıyor. Bunlarda söyledikleri gibi öyle bedava medava şey yapma durumu yok, bunlar her şeylerini rant üzerine kurmuş. Devletin birçok kurumuna sızmışlar. Bu da ayrı bir felaket. SODES projelerimizde bunlar mesela etüd merkezleri denilen yapılarımız var. Bunların projelerine SODES ciddi bedeller ödüyor. Daha enteresan bir şey var; uluslararası fuarlar kuruluyor. Bu fuarlarda, yemek istedikleri Zafer Çağlayan’a bile bunu yaptılar. Diyelim ki orada 15-20 fuarı organize ediyorlar değil mi? Bir TUSKON var, bir tane daha Meridyen… Yüksek faturalarla buralardan büyük imkânlar, büyük rantlar elde ediyorlar...”
