• İSTANBUL
  • İMSAK
    00:00
    GÜNEŞ
    00:00
    ÖĞLE
    00:00
    İKİNDİ
    00:00
    AKŞAM
    00:00
    YATSI
    00:00
  • 0.0
  • 0.0
  • 0.0

Siyonistlerden Türkiye’ye gözdağı! Lübnan’dan sonra hedef İstanbul mu?

Yeniakit Publisher
2024-09-20 14:10:00 - 2024-09-20 11:19:59
Siyonistlerden Türkiye’ye gözdağı! Lübnan’dan sonra hedef İstanbul mu?

Türkiye gazetesi yazarı Rahim Er, İsrail’in Lübnan’daki saldırısını Gazze’den sonra ikinci safha olarak nitelendirdi. Er, bu tür saldırıların gelecekte Türkiye’ye de sıçrayabileceği konusunda uyardı. İsrail’in Nil’den Fırat’a kadar olan topraklarda Büyük İsrail Krallığı’nı kurma hedefinde olduğunu yazan Er, Türkiye’nin zayıf hükümetlerle bu tehditlere karşı duramayacağını ifade etti. Rahim Er, şunları kaydetti:

Türkiye gazetesi yazarı Rahim Er, İsrail’in Lübnan’daki saldırısını Gazze’den sonra ikinci safha olarak nitelendirdi. Er, bu tür saldırıların gelecekte Türkiye’ye de sıçrayabileceği konusunda uyardı. İsrail’in Nil’den Fırat’a kadar olan topraklarda Büyük İsrail Krallığı’nı kurma hedefinde olduğunu yazan Er, Türkiye’nin zayıf hükümetlerle bu tehditlere karşı duramayacağını ifade etti. Rahim Er, şunları kaydetti:

"Kuduz bir azgın boğa gibi bir yıla yakın bir zamandır Gazze’ye saldırıp taş üstünde taş bırakmayan, yüz bine yakın bebek, çocuk, kadın ve sivili hunharca katleden İsrail, Gazze Soykırımı’nın senesinde aynı fütursuzlukla bu defa Lübnan’a saldırdı. Bu defaki siber saldırıydı, dünyada geniş yankı yaptı. Gazze Celladı, İran’ın taşeronu Hizbullah’ın elinde çağrı cihazları olduğunu tesbit edince Lübnan’a sinyaller gönderip bu çağrı cihazlarını patlatarak imha etti. Hizbullah’ın kapalı devre haberleşmede kullandığı çağrı cihazları, infilak ederken aralarında çocukların da olduğu ondan fazla kişi öldü ve üç binden fazla kişi de yaralandı.

Vaki Siber Saldırı, İsrail’in ikinci safhaya geçtiğini göstermektedir. Gazze’den 1 yıl sonra Lübnan’a saldırdı. Gazze’den yani 7 Ekim 2023’ten 2 yıl sonra 2025’te Şam’a, 3 yıl sonra da Gaziantep, Adana veya Şanlıurfa’ya yani 6 Şubat zelzele bölgesine, Türkiye’nin 5’te birine saldırabilir. Siyonistlerle yandaşları, bu yeni cephe açan saldırganlığı, "Lübnan’a değil, bir terör örgütüne yapıldı!’’ diye savunuyorlar. Değil mi ki Gazze vahşetini de "teröristleri cezalandırıyoruz!’’ mazeretiyle göstermekteler. İleride Suriye’ye yapacakları had bilmezliği de benzer bir gerekçeyle müdafaa edeceklerdir. Sıra 2026’da Türkiye’ye saldırıya gelince hedefine yaklaştığı için muhtemelen bahanelere tevessül etmeye gerek duymayacaktır.

Asla inkâr etmiyor ve saklamıyorlar; Siyonistlerin kendilerince mukaddes hedefi, Nil Nehri’nden Fırat Nehri’ne kadar olan ve tanrının kendilerine vadettiğine îmân ettikleri uçsuz bucaksız topraklarda "Büyük İsrail Krallığı’’nı kurmaktır. Kanaatimizi bir defa daha tekrarlayalım ki İsrail, gâyesini gerçekleştirme tarihi olarak 2048 yılını seçmiştir. Devletleşme fikrini, ilk defa 1848’de Londra’da masaya yatırmışlardı. Bu adımın 100. yılında İsrail devleti kuruldu. BM, O’nu tanıma gafleti gösterdi. Belki de BM, esas itibariyle bu maksada hizmet için kurulmuştu. 2048 ise İsrail’in devlet olmasının 100’üncü senesidir.

Şu tespitlerimizi, dileyen istediği gibi değerlendirebilir.

Biz mes’uliyetimizi müdrik olarak vazifemizi yapma yolundayız.

Filistin işgali ve Gazze faciası gösteriyor ki azgın terörist, züccaciye dükkânına giren fil gibi bölgeye dalmış ve gâyesi uğruna yakıp yıkmakta, genişlemekte ve soykırım yapmaktadır. Suriye’nin kuzeyinde Irak ve Türkiye’den de toprak kopararak kurulmak istenen ‘Teröristan’ın proje sebebi de hiç şüphe yok ki İsrail’in idealine hizmettir.

İsrail ve emrindeki Batılı başkentler, "Nil’den Fırat’a Vadedilmiş Topraklar" hayaline kilitlenmişken Türkiye’de ana muhalefet partisi genel başkanı, her zor durumda kaldığında erken seçim çağrısı yapmaktadır! Sn. Özgür Özel, bunu her ne kadar iktidara karşı yapıyor gibi davransa da aslında parti içindeki rakiplerini tesirsiz hâle getirmek istiyor. "Erken seçim’’ yersiz ve lüzumsuz bir söylemdir. Hayat pahalılığı gibi doğrulara dayandırılsa bile yanlıştır. Türkiye, 2028’e kadar seçim takvimini kapatmıştır. İktidarı ve muhalefetiyle memleket yönetimine talip olan kim varsa çok çalışarak 2028 seçimlerinde hesaplaşmalılar.

Şimdi yapılacak olan erken seçim değil, şunlardır:

1-Hayat pahalılığını, hayat kolaylığına çevirmek ve enflasyonu, mümkünse 2026’ya bile kalmadan sür’atle tek haneye düşürmek.

2-Fikret’in sözünü ettiği han-ı yağmacı, yiyici efendilere hesap sormak.

3-Ahlâki çöküşe çare bulmak.

4-Bölücü terörden, FETÖ terörüne, uyuşturucu ve LGBT terörüne, ırkçılığa kadar, yıkım ve tahribatın her çeşidine karşı aman vermeden mücadele etmek.

Türkiye, içeriden ve dışarıdan tehlike altındadır. İçerideki birçok kılıçlı çıkış ve bıçaklı cinayetin arkasında Siyonist tezgâh ve beşinci kol faaliyeti olduğu görülüyor. Beri tarafta her türlüsüyle teröristlere darbe indirilmediği gün yok. Şu var ki düşman da boş durmuyor. İki yaşındaki bebeklere kadar kıyım yapılarak toplumu infiale sürükleme ihanetleri işleniyor. Muamma cinayetler yaşanıyor. Bütün bunlar, kuvvetli bir Cumhur İttifakı ve kuvvetli bir Cumhurbaşkanlığı Hükûmeti varken olabilmektedir. Erken seçim, macera, yukarıdaki maddelerin hakkı verilmezse bunun sonu da ağır pişmanlık olur. Yakın tarih misalleriyle dolu; erken seçimle olsa olsa zayıf bir hükûmet kurulabilir. Her ihtimale karşı bu kalem, erkenden ikaz ediyor. İçinde bulunduğumuz iç, dış ve bölge şartları sebebiyle zayıf bir hükûmetin Türkiye’yi taşıması mümkün değildir. İster erken seçimle, isterse vaktinde yapılacak bir seçimle kurulacak bir Hükûmet, hatta olağanüstü güçlü olmazsa bu netice, Türkiye için felâket olabilir."










{relation id:1887095 slug:'gizli-mossad-operasyonu-lubnanda-5-bin-cagri-cihazi-nasil-patlatildi'}
 
Haberle ilgili yorum yapmak için tıklayın.
x

WhatsApp İhbar Hattı

+90 (553) 313 94 23