Zaman gazetesine tam sayfa röportaj vererek Paralel örgüte destek çıkan yazar Ece Temelkuran’ın 4 yıl önce aynı örgütü yerden yere vuran yazılar kaleme aldığı ortaya çıktı. İşte 4 yıl önceden örgütün yapısını çözen Temelkuran’ın satırları…
Zaman Gazetesi'nde bugün Ece Temelkuran'ın yeni kitabının tam sayfa tanımını yapıldı. Ece Temelkuran da Zaman'ın bu jestini karşılıksız bırakmadı. Ece Temelkuran satır aralarında Gülen hareketinin seçilmiş iktidara yönelik darbe girişimine tam destek verdiğini ifade etti ve ekledi: "Ben bu ülkeyi bir delilik yönetiyor diyorum ama deliliğin de bir aklı vardır. Hiç öyle gelişine vurmuyor topu. Bir hedefi de var. Bize delice geliyor ama bir hayali de var. Ve o hayalde benim gibi insanlar yok, korkarım senin gibi insanlar da yok…"
Bugün Paralel örgüte övgüler yağdıran, Pensilvanya gazetelerinde boy boy röportajlar veren Ece Temelkuran bundan tam 4 yıl önce Nedim Şener ve Ahmet Şık gözaltına alındığı gün bu Gülen örgütü hakkında ne yazdığını biliyor musunuz?
İşte Ece Temelkuran'an 7 Mart 2011'de Habertürk'te yayınlanan "Metris'teki arkadaşlarım Nedim ve Ahmet için: Vakit geldi!" başlıklı yazısından bazı satırlar:
''PİS AĞIZLARINA ALLAH ADINI ALIYORLAR''
Bir garip organizma ele geçirdi şimdi ülkeyi. Küf gibi, pas gibi, rutubet gibi için için… Dizginleri yöneticilerin elinde olmayan başka türlü bir şey bu. Hayalet gibiler etrafımız çoktan sarılmış. Kadrolarıyla, pusularıyla, yosun tutmuş sabırlarıyla geliyorlar. Allah'ın adını pis ağızlarında geveleyerek, gözyaşlarını geviş getirerek geliyorlar.
''BUNLARI BAŞBAKAN BİLE DURDURAMAYACAK!''
Vakit geldi sıkı durun. En büyük Başbakan bile durduramayacak onları. Çünkü yıllardır çevrelediler iktidar koltuğunu. İktidar koltuğu hariç her yeri ele geçirdiler. Tahta kurtları gibi ağır ağır...
''NEDİM'İ, AHMET'İ GÖTÜRÜYORLARSA DENİZİN SONUNA GELİNDİ''
Vakit geldi, neyiniz varsa koyun ortaya. Beklediniz değil mi bunca zaman. Birileri, bir şeyler durdurur bu gidişi diye. Öyle olmayacak. Anlamıyor musunuz, Ahmet'i alıyorlarsa, Nedim'i götürüyorlarsa, denizin sonuna gelindi. Kara göründü hanımlar beyler, kapkara, en kara, zifiri kara göründü.
''BUNDAN SONRA NELER OLACAK NELER''
Vakit geldi, nefesinizi uzun yola göre ayarlayın. Artık şaşırmayın, dona kalmayın hayretten. Bundan sonra neler neler olacak. Şaka gibi olacak her şey her seferinde ve her seferinde çok ciddi olacak hepsi. İnsanı güldürecek kadar saçma sorular soracaklar ve güldüğünüzde suratınıza yiyeceksiniz tokadı.
''TIPKI DARBECİ ASKERLERİN YAPTIĞI GİBİ''
Tıpkı darbelerin küçük askerlerinin hep yaptığı gibi. Her faşist her kahkahayı üstüne alınır çünkü. Vakit geldi, toparlayın ağzınızı, ürkütmeyin faşist vakvakları. Vakit geldi. Artık bağır bağır bağırmanın zamanı. Çünkü hava kurşun gibi ağır. Yeter artık: Bağır bağır bağır!
(Sabah)
