Yatırım stratejisti ve ekonomist Peter Schiff, doların günlerinin sayılı olduğunu öne sürüyor. Rezerv para birimi ABD Doları’nın günleri sayılır mı? Ekonomist Peter Schiff’e göre bu sorunun cevabı “Evet”.
Yatırım stratejisti ve ekonomist Peter Schiff, doların günlerinin sayılı olduğunu öne sürüyor. Rezerv para birimi ABD Doları’nın günleri sayılır mı? Ekonomist Peter Schiff’e göre bu sorunun cevabı “Evet”.
Borsagundem.com’un derlediği bilgilere göre, Ekonomist Peter Schiff, merkez bankalarının ‘yeni bir altın standardı’na hazırlandığını iddia ediyor.
Altın standardı geri mi dönüyor?
Benzinga’dan Kevin Vandenboss’un haberine göre, artan ekonomik belirsizliklerin ortasında, yatırım stratejisti ve ekonomisti Peter Schiff, zorlayıcı bir öngörüyü dile getiriyor: Dünya çapındaki merkez bankaları altın standardına geri dönüşe hazırlanıyor. Bu iddia, dünya finans sisteminin değişen dinamiklerine ışık tutuyor ve ABD Doları'nın küresel rezerv para birimi olarak geleceği hakkında soruları gündeme getiriyor.
Schiff, merkez bankalarının, özellikle de Rusya ve Çin'in agresif altın birikimini, ABD Doları'ndan stratejik bir uzaklaşmanın açık bir göstergesi olarak vurguluyor. Schiff, “Merkez bankaları duvardaki yazıyı görebildikleri için altın alıyor. Doların rezerv para birimi olarak günleri sayılı” diyor. Schiff’e göre bu birikim, altının küresel finansta bir kez daha merkezi rol oynayacağı bir sistemin hazırlığına işaret ediyor.
ABD ekonomisi için ne anlama geliyor?
ABD Doları onlarca yıldır baskın rezerv para birimi statüsünü koruyarak uluslararası ticaret ve yatırımı kolaylaştırıyor. Ancak merkez bankalarının rezervlerini çeşitlendirmesi ve altın varlıklarını artırmasıyla doların saltanatının sarsılabileceğine dair spekülasyonlar da artıyor. Dünya Altın Konseyi'ne (World Gold Council) göre, Amerikan Merkez Bankası’nın 2023'teki net altın alımı 1.037 ton olarak gerçekleşti ve bu, 2022'de belirlenen rekora neredeyse eşit bir seviyeye karşılık geliyor.
Altın standardına potansiyel geçişin ABD ekonomisi üzerinde derin etkileri olması bekleniyor. Dolara olan küresel talebin azalması, faiz oranlarının yükselmesine ve ABD hükümetinin mali esnekliğinin azalmasına yol açabilir. Schiff şu uyarıda bulunuyor: “Eğer dünya altın standardına dönerse, ABD büyük borçları ve fonlanmayan yükümlülüklerini hesaba katmak zorunda kalacak ki bu da acı verici bir ayarlama olabilir.”
Altın standardına yönelik eğilim, küresel ekonomik düzende daha geniş bir değişime de işaret ediyor; ülkeler ABD Doları'na olan bağımlılıklarını azaltmaya çalışıyor. Bu geçiş, birden fazla para biriminin ve varlığın hakimiyet için yarıştığı, daha da kutuplu bir finansal manzaraya yol açacağa benziyor.
Altın standardına geçiş kesin olmaktan uzak olsa da Peter Schiff'in öngörüleri, yatırımcıların merkez bankalarının eylemlerine ve ABD Doları'nın küresel ekonomide gelişen rolüne yakından dikkat etmesi gerektiğini vurguluyor.
