O kadın başörtülü olmasaydı. / O kadın başı açık olsaydı. Ve deseydi ki: Kabataş’ta bir akşamüzeri bana saldırdılar...
şehirlerin büyük caddelerini, tozlu kasaba sokaklarında bile kadınların üzerindeki çarşaf, ihram benzeri örtülerin nasıl yırtılarak çekildiğini o günleri yaşayanlar biliyor.. Hatta başında takke olan erkekler bile “jandarma” tehdidi altındaydı... Daha dün başörtülü kızların başındaki örtüye nasıl hunharca davranıldığı da herkesin malûmu değil mi? Çıplaklığa, mini eteğe kim bugüne kadar aynı muamelede bulunmuş? Dindarlara karşı her türden tahrik ve tahrip hareketleri apaçık ortada ve hâl bu iken şu utanmaz, nasıl oluyor da bu satırlara imza atabiliyor!
(..) O kadın başörtülü olmasaydı. / O kadın başı açık olsaydı. Ve deseydi ki:
- Kabataş’ta bir akşamüzeri bana saldırdılar.
- Seksen-yüz kişiydiler.
- Hepsi cüppeli, sakallı ve baltalıydı.
- “Allah Allah” diye saldırdılar.
- “Bu ülkede başı açık kadın istemiyoruz” dediler.
- Bebeğimi ellerindeki baltalarla kesmeye kalktılar.
- “Laik o...” dediler.
- Zorla başımı örtmeye çalıştılar.
- Zorla başımı örtmeye çalışırlarken üzerime i.....ler.
- Bir yandan zorla örttüler, bir yandan da taciz ettiler.
- Yere yatırdılar, vurdular, taciz ettiler.
- Bir yandan da Arapça bilinmeyen şeyler söylediler.
- “Burası bizim, defol buradan” dediler.
- Hep ama hep tekbir getirdiler.
Başörtülü olmayan kadın, bunları söyleseydi. / Başbakan Erdoğan ne derdi? (..)
Ahmet Hakan, HÜRRİYET
Akit Arşiv