• İSTANBUL
  • İMSAK
    00:00
    GÜNEŞ
    00:00
    ÖĞLE
    00:00
    İKİNDİ
    00:00
    AKŞAM
    00:00
    YATSI
    00:00
  • 0.0
  • 0.0
  • 0.0

Onlar artık sahipsiz değil

Yeniakit Publisher
2013-04-07 22:40:00 - 2013-04-07 21:42:06
Onlar artık sahipsiz değil

Türkiye kendi vatandaşını artık her yerde koruyor. Mazlum milletlerin de hakkını uluslararası arenada korumaya çalışan Türkiye, basit gerekçelerle ailelerinden alınıp Hıristiyan ve gay ailelere verilen Müslüman çocukları da yuvalarına kavuşturmak için çab

HASAN ÖNAL / TBMM BÜROSU
Yakın bir geçmişe kadar iç ve dışta bir sürü sorunla boğuşan Türkiye, siyasal istikrarla birlikte bölgede ve dünyada her geçen gün güçleniyor. İçte en büyük problem olan terör sorununu da rafa kaldırmak için çalışmaları hızlandıran Türkiye, dünyada da gerek kendi vatandaşı gerekse diğer mazlumların haklarını arıyor. Almanya’da 2000-2007 yılları arasında Neo-Nazi terör örgütü tarafından öldürülen 8’i Türk 10 kişinin davasını yakından takip eden Türkiye, ailelerinden basit gerekçelerle alınıp Hıristiyan ve gay ailelere verilen Müslüman çocukları da yuvalarına kavuşturmak için çaba harcıyor.
TÜRKİYE MAZLUMLARIN HAKKINI
HER YERDE SAVUNUYOR
Yeni Akit’e açıklamalarda bulunan TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu Başkanı Ayhan Sefer Üstün, Neo-Nazi cinayetleri ile ilgili İnsan Hakları Komisyonu’nun çalışmaları bulunduğunu hatırlatarak, bu davanın 17 Nisan’daki duruşmasına katılacaklarını bildirdi. Alman Parlamentosu İnsan Hakları Komisyonu başkanıyla orada ırkçılık, yabancı düşmanlığı, İslamafobi konularında ortak bir açıklama yapacaklarını hatırlatan Üstün, Neo Nazi cinayetleriyle ilgili Alman Parlamentosu’nda bir oturum yapılacağını vurguladı. Türkiye kendi evinin önünü süpürdükçe, başka milletlere de söz söyleme hakkına sahip duruma geldiğinin altını çizen Üstün, “Türkiye hem kendi vatandaşının hakkını hem de mazlum ülkelerin hakkını dünyanın her yerinde savunuyor. Bu Türkiye için önemli bir gelişme” dedi.
AİLESİNDEN KOPARILAN
ÇOCUKLARA ÖZEL İNCELEME
Almanya başta olmak üzere diğer Avrupa ülkelerinde Türk ailelerden alınıp yabancı kültürdeki ailelere verilmiş olan çocuklar bulunduğunu hatırlatan Üstün, “Bunlarla ilgili de bir araştırma yapacağız. 15-16 Nisan’da Stuttgart çevresinde, 19 Nisan’da da Berlin çevresinde incelemelerde bulunacağız. Buradaki ailelerle, çocuklarla, gençlik dernekleriyle, belediye başkanlarıyla, oradaki federe bakanlarla, siyasetçilerle görüşeceğiz. Bu konu ile ilgili de bir rapor hazırlayıp yayınlayacağız” diye konuştu.
TÜRKLER BİLEREK EĞİTİMSİZ BIRAKILDI
50 yılı aşkın bir zamandır Türklerin Avrupa’da bulunduğunu hatırlatan Üstün, son yıllara kadar orada unutulan bir Türk toplumu bulunduğunu vurguladı. Türklerin yaşadığı sorunların temelinde daha derin sorunlar yer aldığını dile getiren Üstün, Almanya’da Türklerin gariban, eğitimsiz bırakıldığını aktardı. Sistemin Türkleri bilerek eğitimsiz bıraktığına yönelik şüpheleri bulunduğunu vurgulayan Üstün, bu durumların değiştirilmesi için çaba harcadıklarını kaydetti. Üstün, konuşmasını şöyle sürdürdü: “İnsanlar aile problemi yaşıyor, boşanmalar fazla, haklarını savunamıyorlar, iyi bir işe sahip olamıyorlar, bunların temelinde yeteri kadar eğitim alamamaları yatıyor. Bizi iyi örnekler gösteriyorlar ama bu iyi örnekler yüzde 5-6’yı geçmez. 3 milyonluk bir Türk toplumunda bu kadar gariban bir hayatın yaşanması kabul edilebilir bir durum değil. Hele hele Almanya gibi refah toplumuna ulaşmış bir ülkede böyle bir garipliğin fukaralığın olması kabul edilebilir bir şey değil. Bu insanlar imkansızlıktan dolayı o kadar kötü yerlerde yaşamak zorunda kalıyorlar ki bunların sorgulanması lazım. Fabrikadan bozma bir yerde kalıyorlar.”
ALMANYA’DAN SONRA SIRADA
HOLLANDA VE BELÇİKA VAR
Avrupa’daki Türklerin yaşadıkları sorunlara bütüncül bir yaklaşımla baktıklarını aktaran Üstün, “Meclis İnsan Hakları Komisyonu bir taraftan, hükümetimiz bir taraftan, Yurtdışı Türkler Başkanlığı bir taraftan bu konuyu inceliyoruz. Konuyu insan hakları düzeyinde ele alıyoruz. Bu şekilde konu siyasileşmekten kurtuluyor. Muhataplarımızın söyleyecek sözü de kalmıyor. Gelecek günlerde Hollanda ve Belçika’ya giderek benzer konuları inceleyeceğiz” dedi.  
ALMANYA TÜRKLERİN
VARLIĞINI ARTIK KABULLENMELİ
Türk Parlamenterler Birliği Genel Başkanı ve İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu Üyesi Nevzat Pakdil ise 1960’lı yıllardan başlayarak Türkiye’den Almanya’ya işgücü hareketliliği olduğuna dikkat çekerek, bunun Aman hükümetlerinin isteği üzerine gerçekleştiğini belirtti. Türkiye’nin genç, dinamik, meslek sahibi insanlarının Almanya’nın yolunu tuttuklarını aktaran Pakdil, “Bu insanlar yarım asrı aşkın süredir Almanya’da çalışıyor. Almanya’nın işgücüne ciddi anlamda katkıda bulunuyorlar. Almanya’nın bugünlere gelmesinde Türk insanının da alın teri, emeği var. Almanya’nın da artık bunu bilip kabullenmesi lazım. Ayrıca bugün Türkler orada ciddi bir işveren pozisyonuna geçti. Şimdi bu insanları dışlayarak bir yere gitmek mümkün değil” dedi.
GURBETÇİLERE DAHA ÖNCELERİ
SAHİP ÇIKILMAMIŞTI
Daha önceden gurbetçilere sahip çıkılmadığını hatırlatan Pakdil, Türkiye’nin artık yurtdışındaki Türklerin yanında olduğunu kaydetti. Geçmişte Türklere yönelik cinayetlerin de işlendiğini vurgulayan Pakdil, bu cinayetlerle ilgili 17 Nisan’daki davada gurbetçilerin haklarını sonuna kadar takip edeceklerini dile getirdi. Pakdil ayrıca küçük bahanelerle ailelerinden alınan Türk çocuklarının Hıristiyan ve gay ailelere verildiğini söyleyerek, aileleriyle görüştürülmeyen bu çocukların Müslüman Türk kimliklerinin yok edilmeye çalışılmasının da kabul edilebilir hiçbir yanının bulunmadığına dikkat çekti. Bunların insan hakları ihlali olduğunun altını çizen Pakdil, Avrupa’daki Türklere yönelik insan hakları ihlallerinin sonuna kadar takipçisi olacaklarını sözlerine ekledi.

x

WhatsApp İhbar Hattı

+90 (553) 313 94 23