MÜSİAD Genel Başkanı Olpak, “Dünya genelinde uluslararası müteahhitlik geliri geçtiğimiz 10 yılda ortalamada yüzde 16’lık bir büyüme seyri izlerken, ülkemiz, ortalamada yüzde 22’lik bir büyüme performansıyla dünya genelinde payını yüzde 3,5’e çıkarmıştır”
İSTANBUL
Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) Genel Başkanı Nail Olpak, “Dünya genelinde uluslararası müteahhitlik geliri geçtiğimiz 10 yılda ortalamada yüzde 16’lık bir büyüme seyri izlerken, ülkemiz, ortalamada yüzde 22’lik bir büyüme performansıyla dünya genelinde payını yüzde 3,5’e çıkarmıştır” dedi.
MÜSİAD İnşaat Sektör Kurulu tarafından düzenlenen “Müşavirlik ve Müteahhitlik Hizmetlerinin Geliştirilmesinde Türk-İngiliz İşbirliği” konulu seminer öncesi konuşan Olpak, İngiltere ve Türkiye’nin dış ticaretinde açık veren ülke konumunda bulunduğunu hatırlatarak, “Hizmetler sektörü dengesine baktığımızda, her iki ülkenin hizmet ihracatının, hizmet ithalatından fazla olduğunu görüyoruz. Bu anlamda, her iki ülkenin de mal ticaretinden kaynaklanan açığının önemli bir kısmını, hizmetler dengesindeki bu söz konusu fazlalarla finanse ediyor” diye konuştu.
İnşaat sektörünün, herhangi bir iktisadi dalgalanmadan en çok etkilenen sektörlerin başında geldiğini belirten Olpak, bu sektörün GSYH’ya en büyük katkı sağlayan kalemlerden olduğunu söyledi. Olpak, “İnşaat sektörü büyümenin arkasındaki önemli bir faktördür. Ayrıca diğer sektörleri harekete geçirmede de, önemli bir rol üstlenmektedir. Özellikle, niteliksiz işgücü istihdamının yoğun olması hasebiyle, sadece iktisadi anlamda değil, sosyolojik anlamda da, çok ciddi öneme sahiptir” ifadelerini kullandı.
Olpak, MÜSİAD olarak, müteahhitlik hizmetlerini yurtiçinde ve yurtdışında sadece iktisadi bir faaliyet olarak görmediklerini “Dünyayı imar etme” motivasyonuyla yola çıktıklarını belirterek, şöyle devam etti: “Bu motivasyonumuzu, 2023 yılında 500 milyar dolarlık ihracat hedefimize yönlendirirken, büyüme-cari açık makasının kırılması gerektiğini de bir kez daha vurgulamak isterim. Cari açığa sebep olmayacak sağlıklı bir büyüme için, bu anlamda, ülkemizin hizmet ihracatını, özellikle artırması gerekmektedir. Ekonomimiz büyür ve ihracatımız artarken, ticaretin tekelleşmemesi, sınırlı sayıda şirketin elinde toplanmaması; aksine, refahın adil bir şekilde dağılmasının önemi, oldukça büyüktür. Bu açıdan bakıldığında, 2003 yılında dünyanın en büyük 225 müteahhitlik şirketi arasında, sadece 8 şirketimiz varken, bu sayının artarak geçtiğimiz yıl 33’e çıkmış olmasının, memnuniyet verici bir gelişme olduğunu ifade ediyorum.
Öte yandan dünya genelinde uluslararası müteahhitlik geliri geçtiğimiz 10 yılda ortalamada yüzde 16’lık bir büyüme seyri izlerken, ülkemiz, ortalamada yüzde 22’lik bir büyüme performansıyla dünya genelinde payını yüzde 3,5’e çıkarmıştır. Gelecek 10 yılda ise bu performansın daha da yukarıya çıkması gerekmektedir. Ülkemiz konumu, bölge ülkeleri ile kültürel yakınlığı, dünyada artan itibarı ve diğer yandan, teknik birikimi ve iş deneyimi yüksek yetişmiş insan gücü ile yurt dışı müteahhitlik hizmetlerinde avantajlı bir konuma gelmektedir. Paydaşımız İngiltere ise, müşavirlik hizmetlerinde dünyanın önde gelen ülkelerinden biridir.”
