Danıştay 10. Dairesi'nin 'hakim ve savcıların aranması' kararını iptal etmesini yorumlayan Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, itiraz sürecinin bulunduğunu, en doğru hukuki kararın çıkacağına inandığını söyledi.
Danıştay 10. Dairesi'nin 'hakim ve savcıların aranması' kararını iptal etmesini yorumlayan Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, itiraz sürecinin bulunduğunu, en doğru hukuki kararın çıkacağına inandığını söyledi.
Kars Havalimanı'nda yaşanan olay, yeni bir tartışmanın fitilini ateşledi.
İstanbul'a gitmek üzere havaalanına gelen Van İdare Mahkemesi Hakimi Aykut Resuloğlu, burada görevlilerin uçağa binmeden önce üst araması yapmasına itiraz etti.
İtirazına rağmen arama yapılan Rezulaoğlu'nun konuyu yargıya taşımasıyla başlayan süreç Danıştay kararıyla sonuçlandı.
Buna göre Danıştay 10. Dairesi, "hakim ve savcıların aranması" konulu genel yazısında hukuka uygunluk bulunmadığını, dava konusu düzenleyici işlemin yalnızca "hakimler" yönünden iptaline karar verdi.
Bu karar göre hakimlerin artık üst araması yapılmayacak.
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç kararı değerlendirdi
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Danıştay 10. Dairesinin havalimanlarında hakimlerin üstünün aranamayacağına dair kararını değerlendirdi.
Karar itiraz sürecinin olduğunu hatırlatan Tunç, "İtiraz edildiğinde karar Danıştay İdari Dava Dairelerine gidecektir. Danıştay İdari Dava Daireleri de bu kararı değerlendirecektir. Oradan da hukuki, doğru karar çıkacağına inanıyoruz." dedi.
"Kesin bir karar olmadığını belirtmekte fayda var"
Bakan Tunç şöyle konuştu:
Burada tabi Danıştay’ın verdiği bu karar kesin bir karar değil, bu karara itiraz mümkün. Davalı taraf Ulaştırma Bakanlığı olarak görülüyor ve bu itiraz yapıldığında da Danıştay'ın ilgili dairesinin kararına karşı Danıştay dava dairelerine gidecektir ve Danıştay idari dava daireleri de bu kararı değerlendirecektir, yani kesin bir karar olmadığını belirtmekte fayda var.
"Uluslararası sözleşmeleri de göz ardı etmemek lazım"
Karar kapsamında uluslararası sözleşmeleri göz ardı etmemek gerektiğini söyleyen Tunç, "Karara şöyle bir baktığımız zaman 2802 sayılı hakim savcılar kanununa dayandırmış mahkeme üyeleri daire üyeleri, tabii bizim uluslararası yükümlülüklerimiz var. Altına imza attığımız uluslararası sözleşmeler var. Havacılık alanında, sivil havacılık alanında...
Dolayısıyla bu sözleşmeleri de göz ardı etmemek lazım. Bu anlamda biliyorsunuz Anayasamızın 90. Maddesine göre uluslararası sözleşmeler bir kanunla çeliştiğinde sözleşme uygulanır. Burada tabii takdir, itiraz edildiğinde Danıştay idari dava dairelerinin önüne gelecektir ve oradan hukuki, doğru karar çıkacağına inanıyoruz." ifadelerini kullandı.
