"Namaz fotoğrafı" tartışmasına Mehmet Metiner de dahil oldu! "Bilinçli koparılan fırtınanın sebebi bu" deyip açıkladı

Yeni Şafak gazetesi yazarı Mehmet Metiner, Esenler Belediye Başkanı Tevfik Göksu’nun, canlı yayın arasında namaz kılarken çekilen görüntüleri sonrası bir bardak suda fırtına kopartan çevrelere verdi veriştirdi. “Tevfik Göksu’yu kendisinden habersiz çekilen bir namaz fotoğrafı üzerinden linç edenler, İmamoğlu’nun kendi organizasyonuyla gösterime soktuğu o cuma namazlarına alkış tutarken aslında çifte standardın ötesinde bir insanî ve ahlâkî yozlaşmanın da örneğini sergilemiş oldular” ifadelerini kullanan Metiner, yazısında özetle şunları kaydetti:

“(…) Tevfik Göksu gençlik yıllarından beri tanıdığım bir hemşehrim.

Ruhu ve yüreği olan bir siyasetçi.

Hani tanımasam o fotoğrafın kendi bilgisi dâhilinde paylaşıldığına ben de inanır eleştirirdim.

Esenler Belediye Başkanlığı’nı kaç dönemdir başarıyla sürdüren Tevfik kardeşimin namaz fotoğrafını görünce ben de rahatsız oldum. “Mutlaka kendisiyle beraber giden ekipten birinin işidir!” dedim.

Nitekim öyle olduğunu Tevfik kardeşim de üzülerek açıklamak zorunda kaldı.

“Bu münasebetsizlikten duyduğu derin üzüntü”, kendisini siyaseten ahlaksızca linç edenlerin umurunda olmaz biliyorum.

Çünkü siyasi tarafgirlik anlayışları, insanlığı çoktan öldürdü.

Bilmeden savunmanın veya bilmeden suçlamanın tarafgirlik sayıldığı bir ülkede ne yazık ki onurlu insanları yaralamak çok kolay.

İnsanlık öldürülünce geriye kör taassup ve namertçe düşmanlık kalıyor.

Tevfik Göksu birikimiyle, tecrübesiyle ve hitabetiyle göz dolduran bir siyasetçi.

Göze giren ve göze batan aynı zamanda.

Karşısındakiler için ne kadar siyaseten bir tehdit unsuru ise içinde yıllar yılıdır ömrünü adadığı partisi içinde de birilerinin siyaseten tehdit unsuru olarak gördüğü biridir.

Potansiyel Büyükşehir Belediye Başkan adayı olarak görülmesi, kaçınılmaz olarak kendisini her anlamda ve her cepheden saldırıya açık hale getiriyor.

Siyasetin doğasında bu var.

Siyasetçi bundan kaçınamaz.

Başarılı ve yetenekli olmanız, dahası sevilip sayılmanız kendi camianız içinde de siyaseten bir soruna dönüşebilir çoğu zaman.

Recep Tayyip Erdoğan’ın geçmişte başına gelen/getirilen buydu.

Pek çok siyasetçinin başına gelen de bu olmuştur.

O yüzden çoğu değerler ve değerliler siyasetin şerrinden Allah’a sığınarak kenara köşeye çekildiler.

Tevfik Göksu’ya karşı mahalleden o namaz görüntüsü üzerinden hayâsızca saldıranlar, üstelik işin gerçeğini bilme ihtiyacı duymadan itibar suikastına kalkışanlar, nedense Ekrem İmamoğlu’nun seçim süreçlerinde arkasında bir medya ordusuyla Eyüp Sultan’da göstere göstere kıldığı o cuma namazları için tek olumsuz kelime etmediler. Tersine öve öve bitiremediler İmamoğlu’nu.

Tevfik Göksu’yu kendisinden habersiz çekilen bir namaz fotoğrafı üzerinden linç edenler, İmamoğlu’nun kendi organizasyonuyla gösterime soktuğu o cuma namazlarına alkış tutarken aslında çifte standardın ötesinde bir insanî ve ahlâkî yozlaşmanın da örneğini sergilemiş oldular.

O güruhun siyaseti çektiği zemin, ne yazık ki bugün CHP’yi de derinden vuruyor.

Tevfik Göksu’nun namaz üzerinden kendini göstermeye ihtiyacı yok. Bunu aklının ucundan dahi geçiremeyecek nadir siyasetçilerimizden biridir.

Genç yaşta yakaladığı başarı belli ki içerde ve dışarda kimilerini rahatsız ediyor.

O fotoğraf üzerinden bilinçli koparılan fırtınanın sebebi bu. (…)”