Günümüzde tuza erişmenin kolay sayıldığını dile getiren Doç. Dr. Köz, “Genelde bazı ülkelerde çeşitli gıda kıtlıkları olur da, tuz kıtlığıyla ilgili bir haber duymayız. Ancak tarihi kayıtlar, eski çağlarda tuza erişimin o kadar kolay olmadığını gösteriyor. Tuz bolluğu olmadan, yeryüzünde bu kadar gıdayı bu kadar devasa bir nüfusa ulaştırmak mümkün görünmüyor. Tuz bir numaralı gıda koruyucu madde olarak kullanılıyor. Dünya Sağlık Örgütü’nün açıklamalarına göre, zengin ülkelerde vücuda alınan tuzun büyük çoğunluğu hazır gıdalardan, düşük ve orta gelirli ülkelerde ise pişirme sırasında veya sofrada eklenen tuzdan gelmektedir. Dünya Sağlık Örgütü ve birçok tıbbi kuruluş, günde, 5 gramdan az tuz (yaklaşık 2 gram soydum) tüketmemizi tavsiye etmektedir ve hemen hemen bütün ülkelerde tuz tüketimi aşırı düzeydedir” şeklinde konuştu.