• İSTANBUL
  • İMSAK
    00:00
    GÜNEŞ
    00:00
    ÖĞLE
    00:00
    İKİNDİ
    00:00
    AKŞAM
    00:00
    YATSI
    00:00
  • 0.0
  • 0.0
  • 0.0

İşte Osmanlı'daki son tahta çıkış töreni

Yeniakit Publisher
2014-08-29 17:28:00 - 2014-08-29 17:39:30

Sultan V. Mehmed Reşad’ın cenaze merasiminden sonra Sadrazam Talat Paşa’ya ilettiği bu karar akabinde Topkapı Sarayı’nda, Osmanlı tarihinin son “tahta çıkış” merasimi yapıldı.

Sultan V. Mehmed Reşad’ın cenaze merasimi ve Eyüp’te kendi yaptırdığı türbeye defnedilmesinden sonra Sadrazam Talat Paşa’ya ilettiği bu karar akabinde Topkapı Sarayı’nda, Osmanlı tarihinin son “cülus” yani “tahta çıkış” merasimi yapıldı.

Birinci Dünya Savaşı devam ederken, 3 Temmuz 1918’de dokuz yıl, iki ay, altı gün İttihat Terakki iktidarının gücü ve tesiri altında Osmanlı tahtında oturan 74 yaşındaki Sultan Beşinci Mehmed Reşad vefat etti.

Saltanat sırası, o dönemde 57 yaşının içinde bulunan, hanedanın en yaşlı erkeği Veliahd Vahidüddin Efendi’deydi. Veliahd Vahidüddin Efendiİttihat ve Terakki’den Sadrazam Talat Paşa, Başkumandan Vekili Enver Paşa ve Şeyhülislam Hayri Efendi ile Çengelköy Köşkü’nde yapılan görüşmenin ertesi günü, istemeyerek de olsa “vazifeden kaçmamak” ve verasette kendisinden sonra gelen kuzeni Abdülmecid Efendi’ye güvenmediği için tahta geçmeyi kabul etti. Sultan V. Mehmed Reşad’ın cenaze merasimi ve Eyüp’te kendi yaptırdığı türbeye defnedilmesinden sonra Sadrazam Talat Paşa’ya ilettiği bu karar akabinde Topkapı Sarayı’nda, Osmanlı tarihinin son “cülus” yani “tahta çıkış” merasimi yapıldı.

4 Temmuz 1918 günü, gerçekleşen ve kamera ile de görüntülenen bu yüzlerce yıllık devlet geleneği törenle, devletin başı olan 36. ve sonuncu Osmanlı Padişahı, Babüssade önüne konulan zümrütlerle süslü tarihi altın tahta oturdu. Dışarıdan debdebeli ve hoş görünen bu manzaraya karşılık Şeyhülislam Musa Kazım Efendi’ye: “Ben bu makam için hazırlanmadım. Çocukluğumdan beri vücutça rahatsız olduğumdan layıkıyla tahsil edemedim. Sinnim kemale erdi, dünyada bir emelim kalmadı. Biraderle hangimizin evvel gideceğimiz malum olmadığından bu makama intizarda değildim. Fakat takdir-i ilahi ile teveccüh etti, bu ağır vazifeyi deruhde eyledim. Şaşmış bir haldeyim bana dua ediniz” ve tebrik için gelen yakınlarına da “Tahta değil kubura oturdum.” Diyen yeni padişaha biat edildi ve bir Osmanlı saltanat selamlama teamülü olarak 101 pare top atışı yapıldı. Tören sırasında İttihatçılara yakınlığıyla bilinen Baş Mabeynci Tevfik Bey ile Sultan VI. Mehmed Vahidüddin arasında bir gerginlik de yaşandı. Gelenek gereği devlet erkânının öpmekte olduğu tahtın saçağını, kendisinden hazzetmediği Tevfik Bey’in tutmasını istemeyen yeni Padişah, sert bir el hareketiyle onu yanından uzaklaştırdı ve bu işi İkinci Mabeynci Nüzhet Bey’e verdi.

Hükümeti ve yeni kabineyi kurmakla görevlendirdiği Talat Paşa’ya: “Ben az söyleyeyim siz çok anlayınız. Bugün benim için hiçbir siyasi kanaatim olamaz. Girdikleri bu büyük badirede milletimin muzaffer olmasını temenni etmekten başka bir endişemde bulunamaz. Esasen milletin tamamı bir tek kütle halinde parti farz edilse, onun tabi başkanı ben olacağım. Fakat sorumlu heyet sizlersiniz. Sizi takviyeden başka bir fikir ve emelim ve hususi mesleğim yoktur. Benden emin ve müsterih olarak vazifenizi yapmaya devam edersiniz. Cenab-ı Hakk yardımcınız olsun. Anayasaya ve Meşrutiyet hükümlerine sadıkım.” Diyen Sultan VI. Mehmed Vahidüddin, kanun gereği yeminini ise Meclis-i Mebusan’da: “Şer-i Şerif ve Kanun-u Esasi ahkâmına riayet ve vatan ve millete sadakat edeceğime vallahi ve billahi” şeklinde yaptı. Hatta Sultan Vahidüddin, bu yemin metnini Sadrazam Talat Paşa’ya da okutarak Meclis’te hazır bulunan mebuslara da tekrar ettirdi.

Tahta çıkan padişahlar için yapılan diğer bir tören olan “Kılıç Alayı” ise 31 Ağustos 1918’de düzenlendi. Bu törende dedesi II. Mahmud’un pelerinini giyen ve onun için Guisseppe Donitezetti tarafından bestelenen “Mahmudiye Marşı” nı kullanan son Padişah VI. Mehmed Vahidüddin’e Eyüp Sultan Camii’nde kılıcını ise Trablusgarp’ta İtalyanlara karşı direnişin sembol isimlerinden, Milli Mücadele’ye de destek veren Şeyh Ahmed Eş-Şerif Es-Senusi kuşattı.

(Kaynaklar: Murat Bardakçı, Şahbaba, İstanbul, 1998. İsmail Hami Danişmend, İzahlı Osmanlı Tarihi Kronolojisi, c.4, İstanbul, 2011.)

(Dünya Bülteni)

 

x

WhatsApp İhbar Hattı

+90 (553) 313 94 23