• İSTANBUL
  • İMSAK
    00:00
    GÜNEŞ
    00:00
    ÖĞLE
    00:00
    İKİNDİ
    00:00
    AKŞAM
    00:00
    YATSI
    00:00
  • 0.0
  • 0.0
  • 0.0

İsmail Yeşilbağ Tiyatrosu'nun Alparslan Oyunu inceleme ve eleştirisi

Yeniakit Publisher
2016-04-12 19:20:00 -
İsmail Yeşilbağ Tiyatrosu'nun Alparslan Oyunu inceleme ve eleştirisi

1974 yılından beri tiyatro yapan ve 1980’den beri kurduğu kendi tiyatrosunun başında hiç perde kapatmadan, Türkiye’nin her iline o zamanın şartları ile tiyatro götürmüş emekçilerimizdendir; İsmail Yeşilbağ’dır. Bakanlık destekleri ve artık belediyelerinde oyun alım yapmasıyla mantar gibi türeyen ekiplerin aksine 36 yıllık bir tiyatrodur. Bir çizgi oluşturup bu çizgiyi bozmadan ayakta kalabilen sayılı tiyatrolardandır.

Amerika’da “The Living Theatre” vardır. Bilenler bilirler. Bu topluluk hem gündelik yaşamın bazı getirilerini hem de tiyatronun bazılarına göre olmazsa olmazlarını reddederler. Tek amacı vermek istediği mesajı iletmektir. 1960’larda kurulan ve çağdaş tiyatro derslerinde konu olan bu ekip Amerika’da eşcinsel evliliğin yasallaşmasının temel ateşleyici faktörlerindendir. Oyuncular sahnede kostüm, dekor ve kıyafet kullanmazlar. Tabi bu konunun aksine sadece biçim olarak, metot olarak İsmail Yeşilbağ tiyatrosu da bu tiyatro gibi kendine has normlara sahiptir. Tiyatronun tekniği, biçimi, klasik normlar haricinde önemli olan mesajdır. Bu vesile ile bir kuruma bağlı olmadan alternatif tiyatrolar arasında en çok tarihi oyun sahneleyen yönetmen unvanını elinde bulundurur. Tarihi ve bazı manevi duyguları yaşatmayı amaç edinmiş bir gruptur. Oyunun konusu ne olursa olsun “Ortaoyunu” normlarını yaşatarak sahnelemeyi tercih eder. Bu şartlarla birlikte bu sezon Alparslan oyunu ile seyirci ile buluştular.

KOSTÜMLER; BİREBİR DÖNEMİ YANSITIYORDU

Oyunda ilk dikkat çeken kostümlerdi. Kostümler birebir dönemi yansıtıyordu. Oyun sonrası yaptığımız görüşmede bunun için ciddi bir araştırma süreci sonrasında uygulama yaptıklarını söylediler. Bunun yanı sıra Alparslan’ın çadırı, Romen Diyojen’in çadırı Türk Geleneksel Tiyatrosu Ortaoyununda kullanılan Yeni Dünya platformu şeklindeydi. Yine yönetmen bu zamana kadar 42 yıllık sanat hayatında hep Türk Geleneksel formunu yaşatmaya çalıştığını belirtti. Oyunun müziklerini geçtiğimiz yıl albümü çıkan Grup Bozoklar solisti Levent Kaya tarafından yapılmıştı.

METİN; BİZZAT TARİH KİTAPLARINDA GEÇEN CÜMLELERİ İÇERİYORDU

Oyunun bir bölümünde kitabın adını hatırlamadığım ama Alparslan ile alakalı çok aşina olduğum bir cümle duydum. Yine yaptığımız oyun sonu konuşmasında birçok kaynaktan faydalanıp gerçeklere ulaşmaya çalıştıklarını ve bazı tarihi sahneleri bizzat aktardıklarını ilettiler. Bu durum seyirci üzerinde ciddi bir reaksiyon oluşturdu. Bu tarihi sözlerin olduğu esnada salonda seyirciden sık sık alkış alarak oyunun kesintilere uğratılmasına sebep oldu.

OYUNCULUKLAR; GAYET DOZUNDA VE SEYİRLİKTİ

Ekipte bazı oyuncular performanslarıyla göz doldurdular. Sultan Alparslan’nı oynayan Sedat Baş, Romen Diyojen’i oynayan Ahmet Yeşilbağ öne çıkan performanslarıyla göz doldurdu. Beden kullanımları, ses kullanımları, oynadıkları o anı var edebilmeleri birebir gerçekçi üslupla oynadıkları için izleyenleri o yıllara götürdü. Diğer oyuncular da rollerini iyi çözümleyerek çalıştıkları performanslarından belliydi.

x

WhatsApp İhbar Hattı

+90 (553) 313 94 23