• İSTANBUL
  • İMSAK
    00:00
    GÜNEŞ
    00:00
    ÖĞLE
    00:00
    İKİNDİ
    00:00
    AKŞAM
    00:00
    YATSI
    00:00
  • 0.0
  • 0.0
  • 0.0

'İslâm yaşandığı müddetçe böyle olayların hiçbiri olmaz!'

Yeniakit Publisher
2024-07-25 12:28:00 -
'İslâm yaşandığı müddetçe böyle olayların hiçbiri olmaz!'

Gazetemiz okurlarından Turgut Haktanır / Balıkesir 'İslâm yaşandığı müddetçe böyle olayların hiçbiri olmaz!' başlıklı yazısını bizimle paylaştı.

Geçenlerde akit TV’de “Manşetlerin Dili” programında CHP’nin yayın organı Sözcü gazetesindeki bir haberde Türkiye’nin suç cenneti olduğunu yazıyordu. Buna sebep AKP’dir deniyordu. CHP evvelâ kendi tarihine baksın. CHP’nin tarihinde milli piyango, at yarışı bahisleri, memurlar kulübü adı verilen kumar salonları, sinemalarda açık saçık filmler, camilerin kapatılması veya satılması şehirlerimizde birçok meyhanenin açılması, rakı fabrikalarının kurulması, kahvehanelerde kumar oynatılması, tesettürün yasaklanması ve buna benzer birçok olayların varlığı CHP döneminde meydana gelmiştir.

Ortaokul 2. sınıf öğrencisiyken dersimize gelen bir Türkçe öğretmeni ders esnasında Kur’an-ı Kerim’in harfleri ve yazısı için kargacık burgacık yazı okunması çok zor gibi laflar eder; Mısır halkını ve Mısır’daki camilerin olumsuzluğundan bahsederdi.

Bülent Ecevit iktidardayken Balıkesir’de imam hatip okuluyla aynı sırada olan caminin arasına tuğla olan duvar çekilmiştir. Öğrencilerin cami ile ilişkisi kesmek için, birkaç sene sonra duvar kaldırıldı. Aynı seneler Konya’ya gitmiştim. Bir öğretmenimi ziyaret için istasyona yakın bir alanda yeni yapılmış olan Endüstri Meslek Lisesine gittim. Okulun sınırları içinde ve köşesinde küçük bir cami vardı ve öğrenci girmesin diye caminin etrafı halka şeklinde dikenli tellerle çevrilmişti. Hani cephelerde düşman girmesin diye yapılan halka şeklindeki dikenli teller kullanılmıştı. Yine CHP’nin tarihinde köy enstitüleri denilen ahlaksız öğrenci yetiştiren okullar vardı. Bunu da rahmetli Osman Yüksel Serdengeçti’nin eserinden öğreniyoruz.

Suçlu insanların birçoğu CHP’nin maarif sisteminde yetişti. Van’da ilk öğretmenliğimde içkili okul müdürüm M.E. sene sonunda bana dedi ki; Turgut, benim işlerim çok, bugün benim dersime sen gir. Bir şey anlatma onların kitapları var. Kitaptan çalışacaklar. Sınıfa girdim öğrenciler kitaplarını açmış çalışıyorlar. Bir öğrenciye “Neler öğreniyorsunuz?” dedim. Öğrenci “Hocam evvela, Şamanizm’i, sonra Budizm’i, Hinduizm’i, Yahudiliği, Hristiyanlığı öğrendik.

Bu hafta da İslamiyet’i öğrenecektik siz geldiniz. Haftaya da son dersimizde yazılı olacağız. Başka bir şey sormadım.

Balıkesir’de bir cuma vakti camiden geldim. 1-2 dk. Gecikmiştim. Okul müdürü kapıda bekliyor. Belli ki şikâyet konusu olmuş. Bana dedi ki; “-Neredesin sen?” Cuma namazından geldiğimi atölyedeki arkadaşların bilgisi olduğunu söyledim. Bana dedi ki; “Gitmeyeceksin, ben gitsem, o sırada vali bey beni arasa valiye ne cevap veririm?” “Ben de “Hocam, ben her cuma namaza gidiyorum. O saatler sizden ders istemiyorum. Cuma saatine gelen derslerimin ücretini kesin.”
Üzerimde haftada 27 saat ders vardı. Bunun 20 saati maaş karşılığı 7 saati de ücretliydi. Üzerimdeki bütün dersleri alıp, Balıkesir’deki 2. bir meslek lisesi olan 100. Yıl Endüstri Meslek Lisesine sevkettiler. Orada haftada 47 saat derse girdim ve Cuma namazı bana problem olmadı.

Konya’da orta 2. sınıf öğrencisiyken birkaç arkadaş bir arkadaşımızın evinden ders çalışmaktan geliyorduk. İçimizden biri evine gittiğimiz arkadaşa dedi ki “Senin bu ninen hep ALLAH (C.C.) ALLAH (C.C.) diyor. Bu ninenin ALLAH (C.C.) ile ne alıp veremediği var? (sene 1953) Bu söz o zaman ki maarif sisteminin çöktüğünü gösterir.

1968 senesinin haziran ayında bir cuma günü dersim ve imtihan görevim yoktu. O gün namazdan sonra okula geldim Ağaç işleri bölüm şefini bir iş için görecektim. Atölyeye girdim. Okul müdürü M.E. de oradaydı hemen bağırarak, “Neredesin sen? Sana bir iş verecektim” dedi. Ben de “Bugün dersim ve imtihanım yok. İşinizi verin de yapayım ben işten kaçmam” dedim. Sanki bilmiyormuş gibi merak ettiğini söyledi. O gün cuma olduğu için namaza gittiğimi söyledim. Bana “ALLAH (C.C.) sana akıllar versin, Amerikalılar uzaya gidiyorlar, sen yatıp kalkıyorsun diye aklı sıra dalga geçmek istedi. Kapıyı çarparak çıktım.
Yine aynı sene (1967-1968 Eğitim yılı) başında müfredata göre üzerimde Teknik Resim dersini vermişlerdi Müfredat’ta Norm yazı (İtalik yazı) ile ilgili konu vardı. Eğitimle ilgili bir sözü norm yazı olarak yazdıracaktık. Ben, Hz. Ali Efendimizin “Bana bir harf öğretenin 40 yıl kölesi olurum” sözünü yazdırdım. Müdür bey bana bu yazı için soruşturma açtı ama sonuç sıfır oldu.

Televizyonlarda haberlerde cinayetler, meydan kavgaları, doktorları, öğretmenleri, öğrencileri darp etme haberleri devamlı gösteriliyor. Bunların sebepleri eğitim sisteminin bozukluğundan kaynaklanıyor.

1950-1980 arasında okullarda ve ailelerin büyük bir kısmında İslam öğretilseydi, ne 60-80 arasındaki anarşi meydana gelirdi ve ne de şimdiki zamanda eften püften olaylar için sokak kavgaları, bazı şoförlerin birbiriyle kavgaları, bazı kimselerin kapılarında zillerini çalarak o binayı (veya evi) kurşun yağmuruna tutmaları, ne de bazı iş yerlerine kurşun yağdırmaları ve yine birçok esnafın çalıştığı yerleri soymaları meydana gelirdi.

Yurdumuzda İslam yaşandığı müddetçe böyle olayların hiçbiri olmaz, halkımız huzur içinde olurdu. Tam manasıyla İslam yaşanmadığı ve bu yüzden huzur olmadığı için olayların sonu gelmiyor. ALLAH (C.C.)’ın emirleri tutulmadığı müddetçe fırtına, dolu, sağanak yağış, trafik kazaları, hastalıklar ve menfi olayların sonu gelmez, huzur bulamayız.

Haberle ilgili yorum yapmak için tıklayın.

Yorumlar

Ömer

özgür özel lgbt avrupa dernekleri ile antlaşma imzaladı 29 Şubat 1 Mart gazeteler yazdı chpkk belediyelerine gönderecekti haklarını koruyacak mış lgbtcilerin Mersin'de bar açtı chpkk belediyesi genç kız elinde içki şişesi ile poz veriyor gençleri zehirlemek istiyorsanız chpkk ya
x

WhatsApp İhbar Hattı

+90 (553) 313 94 23