Türkiye-İtalya İş Forumu’nda işadamlarının önündeki tüm engellerin kaldırılacağı müjdesini veren Başbakan Davutoğlu, “Siyasilerin iş dünyasına verecekleri taahhüt, bir; siyasi istikrar, iki; siyasi vizyon, üç; bürokratik engellerin aşılması” dedi. Davutoğlu, İtalya ile yapılan işbirliğinin Avrasya ve Akdeniz ölçekli ticareti önemli derecede etkileyeceğini söyledi
Başbakan Ahmet Davutoğlu, Türkiye ve İtalya arasındaki iş birliğinin, Avrasya ve Akdeniz ölçekli ticareti çok büyük ve önemli ölçüde etkileyebileceğini belirterek, “Dolayısıyla Türkiye ve İtalya hem ikili ilişkiler bağlamında, hem de geleceğe dönük olarak küresel ekonominin alacağı şekil bağlamında da son derece etkide bulunabilecek iki ülkedir” dedi.
ENGELLER KALKACAK
Davutoğlu, İstanbul’daki Türkiye-İtalya İş Forumu’nda yaptığı konuşmada, Türkiye ve İtalya Başbakanları olarak değil, aynı zamanda G-20 dönem başkanlığı ile Avrupa Birliği dönem başkanlığının buluşması şeklinde bir araya geldiklerini hatırlattı. Davutoğlu, “Biz siyasilerin, iş dünyasına yapacakları, verecekleri taahhüt, bir; siyasi istikrar, iki; siyasi vizyon, üç; bürokratik engellerin aşılmasıdır. Türkiye ve İtalya, Türk ve İtalyan iş adamlarının önündeki her türlü bürokratik engeli kaldırmaya kararlıdır” diye konuştu.
İtalyan firmalarının Türkiye’deki yatırımlarını büyük bir memnuniyetle karşıladıklarını ifade eden Davutoğlu, aynı şekilde Türk firmalarının da hemen hemen her alanda İtalyan markalarını satın alma ve İtalya’da kalıcı yatırımlar yapma yönünde iradeleri olduğunu kaydetti.
Başbakan Davutoğlu, savunma sanayii alanında ortak çalışma konusunda da çok önemli görüşmeler yaptıklarını dile getirerek, ATAK helikopteri ve Türksat uydusuyla ilgili son gelişmelerin İtalya ile iş birliği halinde yapıldığını, önümüzdeki dönemde de savunma sanayisinde çok geniş bir ortak işbirliği alanının olduğunu ifade etti.
İtalya Başbakanı Matteo Renzi de, uluslararası iş birlikleri için kapılarının sonuna kadar açık olduğunu söyledi. Renzi, “Ülkelerimizin geleceğini sevmeliyiz. Bu ne anlama geliyor; bu, değişme cesaretine sahip olmak anlamına geliyor. Ülkelerimizin geleceğini sevmek demek, doğru gitmeyen, yolunda gitmeyen şeylerin farkında olabilmek demek” şeklinde konuştu.
