• İSTANBUL
  • İMSAK
    00:00
    GÜNEŞ
    00:00
    ÖĞLE
    00:00
    İKİNDİ
    00:00
    AKŞAM
    00:00
    YATSI
    00:00
  • 0.0
  • 0.0
  • 0.0

Ha bu da o takozlara kapak olsun! Erdoğan’ın büyük oyununu kim durdurabilir?

Yeniakit Publisher
2024-09-18 11:55:00 - 2024-09-18 11:33:20
Ha bu da o takozlara kapak olsun! Erdoğan’ın büyük oyununu kim durdurabilir?

Murat Özer, Türkiye’nin enerjide dışa bağımlılığını azaltma çabalarını anlattı. Erdoğan’ın liderliğinde yapılan enerji yatırımlarının ve nükleer santral projelerinin önemine değinen Özer, Türkiye’nin bu alandaki bağımsızlık savaşının halen devam ettiğini belirtti. Ülkenin enerji politikasındaki engelleri ve bu engellerin aşılmasına yönelik adımları masaya yatıran Murat Özer, Akşam gazetesindeki yazısında şunları kaydetti:

Murat Özer, Türkiye’nin enerjide dışa bağımlılığını azaltma çabalarını anlattı. Erdoğan’ın liderliğinde yapılan enerji yatırımlarının ve nükleer santral projelerinin önemine değinen Özer, Türkiye’nin bu alandaki bağımsızlık savaşının halen devam ettiğini belirtti. Ülkenin enerji politikasındaki engelleri ve bu engellerin aşılmasına yönelik adımları masaya yatıran Murat Özer, Akşam gazetesindeki yazısında şunları kaydetti:

"Türkiye enerjide ne yazık ki dışa bağımlı bir ülke ve durum I. Dünya Savaşı'nın bir neticesi olarak adeta tüm petrol kaynaklarının sınırlarımızın dışında "bıraktırılmasından" bu yana böyle. Cumhuriyet tarihi boyunca, bu durumdan kurtulabilmek için yaptığımız tüm girişimler sonuçsuz kaldı. Bu makûs talihimizi değiştirmek isteyen hükümetler ya darbelerle yıkıldı, ya da tehditlerle teslim alındı.

Bu kötü gidişatı değiştirmeyi başaran tek liderin Erdoğan olduğu artık muhalifleri tarafından da kabul ediliyor. Nasıl aksi iddia edilebilir ki?

Akdeniz'de sondaj yapacağımızı ilan ettiğimizde, hizmet aldığımız tüm şirketler bizi terk ettiler. Onlarla yol yürünemeyeceğini görünce, bu işi ancak kendi gemilerimizle yapabileceğimizi anladık ve işe koyulduk. Böylece Türkiye ikisi sismik, dördü derin deniz sondajı yapabilen dünyanın en modern doğalgaz arama gemilerine ancak "Cumhuriyet'in 93. yılında" 2016'da kavuştu.

Dünya pandemiyle sarsılırken Türkiye 2020 yılında Karadeniz'de ilk doğalgazını deniz tabanının tam 2500 metre derinliğinde buluyor ve bu gazı topraklarımıza getirebilmek için 170 km boru hattı inşa ederek, Filyos'ta gaz işleme tesisi kuruyordu. Şu anda günlük 6 milyon metreküp doğalgaz üretiyoruz. Bu miktar 20 milyon hanenin doğalgaz kullandığı ülkemizde 2.6 milyon evin ihtiyacının karşılanması demek. Önümüzdeki yıl bu miktar 10 milyon metreküpe çıkacak. Ayrıca yeni satın aldığımız "yüzer üretim platformuyla" ilave 10 milyon metreküp doğalgaz daha üretmeyi hedefliyoruz. Bu inanılmaz başarı "bizim hikâyemiz".

Bu noktaya ulaşırken, hem içeride hem de dışarıda nasıl bir savaş verdiğimizi hepimiz biliyoruz. Üstelik ülkemizin enerji alanında verdiği savaşı küçük görme, alaya alma işi muhalefet çevrelerinde tam gaz devam ediyor. Vazgeçmiş değiller. Hepimiz biliyoruz ki, enerjide dışa bağımlılığımız bitmeden gerçekten tam bağımsız olamayacağız.

Yıllık 50 milyar metreküp doğalgaz tüketen bir ülke için, üretilen her enerji çok kıymetli. Satın aldığımız doğalgazın yarısından fazlasını elektrik üretmek için kullanıyoruz. İşte bu yüzden nükleer enerji bizim için hayati önemde. Dünyanın 31 ülkesinde toplam 412 nükleer reaktör var. Oysa bizim nükleer maceramız 2010 yılında yine Cumhurbaşkanı Erdoğan sayesinde başlayabildi.

Enerji Bakanımız Alparslan Bayraktar'ın ifadesiyle, Akkuyu'da tüm engellemelere rağmen dünyanın en büyük inşaat alanına sahip 4 reaktörlü nükleer santralimiz inşa edilmeye devam ediyor. 30 bin insanımızın çalıştığı tesis hayata geçtiğinde sadece Türkiye'nin ihtiyacının önemli bir kısmını karşılamayacak, aynı zamanda ülkemizi nükleer bir güç haline getirecek.

Bu hayali 1970'lerden beri kuruyoruz. 1976'da ihale ettiğimiz İsveç projeden çekilmiş, 1983'te yabacı şirketler yap-işlet-devret teklifimizi reddetmiş, 1998'de ise Bülent Ecevit "gereksiz" bulup projeyi iptal etmişti.

Bu konuda kararlı duruş gösteren yine Erdoğan oldu. 1954 yılında dünyadaki ilk nükleer santrali kurmayı başaran Rus Devlet Şirketi'ne bu büyük projeyi vererek Batılı ülkelere rest çekti. AB'nin "derhal iptal edin" çağrısına aldırış etmedi. Almanların teknik malzeme vermeyerek durdurma girişimini, Çin'i devreye sokarak engelledi. Fakat "iktidara gelince Akkuyu'nun kapısına kilit vuracağız" diyen CHP'yi ikna etmeyi başaramadı.

Ya bağımsızlık, ya takoz."







 

 

 

Haberle ilgili yorum yapmak için tıklayın.

Yorumlar

ASYA

CHP 100 yıldır Ülkemin her ilerleme kalkınma projesine karşı çıktı engel oldu Batı onun için CHP yi destekliyor Ülkemi işgal edip Vali atamalarına gerek yok CHP ye bu işi yaptırıyorlar.
x

WhatsApp İhbar Hattı

+90 (553) 313 94 23