• İSTANBUL
  • İMSAK
    00:00
    GÜNEŞ
    00:00
    ÖĞLE
    00:00
    İKİNDİ
    00:00
    AKŞAM
    00:00
    YATSI
    00:00
  • 0.0
  • 0.0
  • 0.0

Erdoğan 'sonumuz olur' demişt! Korkutan senaryo kapıda!

Yeniakit Publisher
2024-07-30 14:36:00 -
Erdoğan 'sonumuz olur' demişt! Korkutan senaryo kapıda!

Türkiye son yılların en düşük doğum oranı verileriyle alarm vermeye başladı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın da doğurganlıkta yaşanan gerilemesine dikkat çekmişti. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), 2023-2100 nüfus projeksiyonunu açıkladı. Doğum oranlarının giderek düşmeye başaldığına dikkar öekilen çekilen TÜİK raporunda Türkiye'nin yıllara göre tahmin edilen nüfusun oranına da yer verildi. 2100 yılında Türkiye nüfusunun 77 milyonun altına düşmesi öngörülürken Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın "Felaket" diyerek yaptığı uyarı bir kez daha doğurganlıkla ilgili gerçeği gözler önüne serdi.

Türkiye son yılların en düşük doğum oranı verileriyle alarm vermeye başladı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın da doğurganlıkta yaşanan gerilemesine dikkat çekmişti. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), 2023-2100 nüfus projeksiyonunu açıkladı. Doğum oranlarının giderek düşmeye başaldığına dikkar öekilen çekilen TÜİK raporunda Türkiye'nin yıllara göre tahmin edilen nüfusun oranına da yer verildi. 2100 yılında Türkiye nüfusunun 77 milyonun altına düşmesi öngörülürken Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın "Felaket" diyerek yaptığı uyarı bir kez daha doğurganlıkla ilgili gerçeği gözler önüne serdi.

TÜİK, "Nüfus Projeksiyonları, 2023-2100" araştırmasının sonuçlarını açıkladı. İstatistiklere göre; Türkiye'nin nüfus yapısında son yıllarda meydana gelen değişimler sonucunda ortaya çıkan ihtiyaç ve kurumun revizyon politikası gereğince 2023 yılı Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemi (ADNKS) sonuçları temel alınarak nüfus projeksiyonları güncellendi.

Türkiye'de son yıllarda doğum oranı verileri giderek korkutan bir hal almaya başladı. Doğurganlığın Avrupa ülkelerinin gerisinde kalmaya başlamasıya Türkiye'de genç nüfus azalmaya yaşlı nüfusun ise artmaya başladığı verilerle ortaya çıktı.

ÜÇ FARKLI SENARYOYA DAYALI NÜFUS PROJEKSİYONLARI ÜRETİLDİ

Doğum, ölüm ve göçe ilişkin demografik göstergelerdeki mevcut durumun devam edeceği, artış veya azalış yönünde eğilimler de gösterebileceği varsayılarak, ana, düşük ve yüksek olmak üzere üç farklı senaryoya dayalı nüfus projeksiyonları üretildi.

Demografik göstergelerdeki mevcut yapının devam ettiği varsayan ana senaryoya göre, 2023'te 85 milyon 372 bin 377 kişi olan Türkiye nüfusunun, 2030'da 88 milyon 188 bin 221 kişiye, 2050'de 93 milyon 774 bin 618 kişiye ulaşması bekleniyor.

2100 YILINDA TÜRKİYE NÜFUSU 77 MİLYONUN ALTINA DÜŞECEK

Türkiye nüfusunun 2050'li yılların ortasına kadar artması ve sonrasında azalışa geçmesi öngörülüyor. Bu kapsamda nüfusun, 2100 yılında 77 milyonun altına düşmesi bekleniyor.

DİĞER BİR SENARYOYA GÖRE NÜFUS 2100'DE 55 MİLYONUN ALTINA DÜŞECEK

Doğurganlık göstergelerindeki hızlı düşüş eğiliminin devam edeceğini varsayan düşük senaryoya göre, Türkiye nüfusunun 2044'te 89 milyon 959 bin 486 kişiyle en yüksek büyüklüğe ulaşacağı tahmin edilirken, 2100'de 55 milyonun altına düşmesi bekleniyor.

Doğurganlığı artırıcı tedbirlerin etkili olacağını varsayan yüksek senaryoya göre ise Türkiye nüfusunun 2056'da 100 milyonun üzerine çıkacağı öngörüldü.

NÜFUS GİDEREK YAŞLANMAYA BAŞLADI

Buna göre, Türkiye'de doğuşta beklenen yaşam süresi artarken nüfus da yaşlanmaya devam edecek. Nüfusun yaş yapısının önemli göstergesi olan ve 2023'te 34 olarak hesaplanan ortanca yaşın, 2050'de 44,8, 2075'te 51,5 ve 2100'de 52,2 olması öngörülüyor.

DOĞURGANLIKTAKİ HIZI NÜFUSU DİREKT ETKİLEDİ

Bir kadının doğurganlık dönemi olan 15-49 yaş grubunda doğurabileceği ortalama çocuk sayısını gösteren toplam doğurganlık hızındaki düşüşle uluslararası göç eğilimindeki değişim, geleceğe yönelik farklı varsayımlara dayalı projeksiyonların üretilmesine neden oldu.

Bir nüfusun sayıca aynı kalabilmesi, diğer bir ifadeyle yenilenme düzeyinde kalabilmesi için bu nüfusu oluşturan her bir bireyin kendi yerine bir nesil bırakması gerekiyor. Nüfusun artmaya devam etmesi için kadın başına düşen çocuk sayısının en az 2,1 olması gerekiyor.

DOĞURGANLIK HIZI 2023 YILINDA DİKKAT ÇEKECEK KADAR DÜŞTÜ

Toplam doğurganlık hızı, 2001 yılında 2,38 iken 2003 ve 2014 yılları arasında yenilenme seviyesi olan 2,1 düzeyinde durağan seyir gösterdi, bu yıldan sonra aşırı düşüşle 2023 yılında 1,51'e kadar geriledi. Doğurganlık hızındaki düşüşle bu konuda geliştirilecek politikaların olası etkileri de nüfus projeksiyonu hesaplamalarında dikkate alındı.

2075'TE HER 3 KİŞİDEN 1'İNİN YAŞLI OLMASI BEKLENİYOR

Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemi 2023 yılı sonuçlarına göre, yaşlı nüfusun toplam nüfus içindeki oranı ilk kez yüzde 10'un üzerine çıktı. Ana senaryo dikkate alındığında, yaşlı nüfus oranının 2050'de yüzde 23,1'e, 2075'te yüzde 31,7'ye ve 2100'de yüzde 33,6'ya ulaşması bekleniyor.

Nüfusun yaş ve cinsiyet yapısındaki değişimin süreceği tahmin ediliyor. Bu değişimi gösteren nüfus piramitleri 2023 ve 2075 yılları için incelendiğinde, doğurganlıktaki değişim, yaşlı nüfustaki artışla genç ve çalışma çağı nüfusundaki azalış 3 senaryoda da görülüyor.

ÇALIŞMA ÇAĞINAKİ NÜFUSUN 2100'DE YÜZDE 54,6'YA GERİLEMESİ BEKLENİYOR

Projeksiyona göre, çalışma çağında yer alan 15-64 yaş grubundaki nüfusun oranı 2023'te yüzde 68,3 olarak kayıtlara geçti. Bu oranın 2050'de yüzde 61,9'a, 2075'te yüzde 55,9'a, 2100'de yüzde 54,6'ya düşeceği öngörülüyor.

Çocuk nüfus olarak tanımlanan 0-14 yaş grubundaki nüfusun oranı 2023 yılında yüzde 21,4 oldu. Ana senaryoya göre bu oranın, 2050'de yüzde 15,1'e, 2075'te yüzde 12,4'e, 2100'de yüzde 11,8'e gerileyeceği tahmin ediliyor.

ERDOĞAN 'FELAKET OLUR' DİYEREK UYARMIŞTI

TÜİK'in verileri Başkan Recep Tayyip Erdoğan'ın yaptığı uyarıyı akıllara getirdi. Erdoğan 20 Mayıs'ta gerçekleştirilen Kabine toplantısının ardından nüfus artışındaki düşüşe dikkat çekerek, "Bu, açık söylüyorum Türkiye açısından varoluşsal bir tehdittir, bir felakettir." uyarısını yapmıştı.

"AİLE KÜLTÜR EMPERYALİZMİNE KARŞI EN SAĞLAM KALEMİZ"

Aileye değer veren, aile yaşantısını önemseyen, aileyi mukaddes sayan bir kültüre ve köklü geleneğe sahip olunduğunu dile getiren Erdoğan, şunları kaydetti:

"İnancımızın aileye atfettiği önem, Anayasa'mızın 41. maddesinde de yerini almıştır. Aile, Türk toplumunun temelidir tespitini yapan Anayasa'mız, devletin aileyi koruma görevlerini tek tek sıralamıştır. Alkol, içki, uyuşturucu gibi doğrudan insan sağlığını ve aileyi tehdit eden belalarla mücadeleden anne ve çocukların korunmasına kadar geniş bir yelpazede devletin sorumlulukları ayrıntılı bir şekilde ifade edilmiştir.

Ailelerimizin, aile yapımızın, aile değerlerimizin muhafazası bizim için vazgeçilmezdir. Aile, kültür emperyalizmine karşı en sağlam kalemizdir. Fakat son yıllarda aileye yönelik tehditlerin giderek arttığını müşahede ediyoruz. Kitle iletişim araçlarının ailevi değerleri göz ardı eden yayınları, ahlaki ve kültürel yozlaşma sürecini beraberinde getiriyor. Küreselleşmeyle birlikte çeşitlenen arızi durumlar, toplumun çekirdeği olan aileyi pek çok riskle yüz yüze bırakıyor."

Haberle ilgili yorum yapmak için tıklayın.

Yorumlar

Mgörüş

Köyler boşaldı tarımdan ara elemana kadar herşey bozuldu...Nafaka zulmü tuzu biberi oldu

Mustafa

Nasıl düşmesin ki Türkiye de sadece bir ayrılık memur olanlara var sanki Türkiye sadece memur emekçisi varmış gibi . Bugün bir kadın 12 saat çalışıyor evine gelene kadar 2 saat geçer iş aş yapacak sonra birde Ailesi olacak çocuğa bakacak bir günde 24 saat var 12 çalışıyor çocuklar nereye ne zaman vakti olur. Devlet hoş konuşur gibi iş hayatı dengeli olmalı kadın 6 saat çalışın erkekler 8 Mesai yerine insan alınsın. Işçi çocuğu olana 1 saat emzirme verirse o çocuk annesini görünce sevinir sonra qglamaya başlar bunu çoğu yapmıyor çocuğu için. Devlet bilmez belki
x

WhatsApp İhbar Hattı

+90 (553) 313 94 23