Hilal Kaplan, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Birleşmiş Milletler'deki temaslarını ve BM'de reform çağrısını değerlendirdi. Erdoğan'ın "Dünya 5'ten büyüktür" söyleminin dünya çapında yankı bulduğunu belirten Kaplan, Sabah gazetesindeki yazısında şunları kaydetti:
Sabah yazarı Hilal Kaplan, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Birleşmiş Milletler'deki temaslarını ve BM'de reform çağrısını değerlendirdi. Erdoğan'ın "Dünya 5'ten büyüktür" söyleminin dünya çapında yankı bulduğunu belirten Kaplan, Türkiye'nin diplomatik gücünü New York’tan göstereceğini ifade etti. Türkiye'nin BM’de mazlum halkları ve mevcut düzenin arızalarını dile getireceğini söyleyen Kaplan, Sabah gazetesindeki yazısında şunları kaydetti:
"Birleşmiş Milletler (BM) 79'uncu Genel Kurulu için New York'tayız. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın bu yılki temaslarını da yerinde izleyeceğiz.
Bu seneki BM zirvesini, öncekilerden farklı kılan başka bir toplantı daha olacak. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın yıllar önce BM Genel Kurul kürsüsünden ifade ettiği ve 'Dünya 5'ten büyüktür' sloganıyla bütünleşen BM reformu çağrısı artık dünyanın pek çok ülkesinde karşılık buluyor. Bunun en önemli göstergelerinden birisi de bu sene BM çatısı altında, BM Genel Sekreteri Antonio Guetteres'in ev sahipliğinde tertiplenecek olan "Geleceğin Zirvesi" isimli toplantı.
(...) Dünyanın en büyük diplomasi arenası olan BM zirvesinde, Cumhurbaşkanımız ve beraberindeki heyetin beş günlük programı oldukça yoğun. Erdoğan'ın pek çok dünya lideriyle ikili temasları olacak ve bu isimlerin büyük bir çoğunluğunu New York'ta Türk diplomasisinin sembolü olan Türkevi'nde ağırlayacak. Erdoğan'ın konuğu olacak isimler arasında Irak başbakanı Mohammed Shia Al Sudani, Hollanda Başbakanı Dick Schoof, BM Genel Sekreteri Antonio Guternes, Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan, Ukrayna Başbakanı Volodimir Zelenski, Kuveyt Veliaht Prensi Şeyh Sabah Khaled Al-Hamad Al-Sabah, İran Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan, Almanya Başbakanı Olaf Scholz, Arnavutluk Başbakanı Edi Rama ve Sırbistan Cumhurbaşkanı Aleksandar Vuciç var.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, bir kez daha dünya diplomasi arenasında sadece ülkemizi ve mazlum halkları temsil etmeyecek. Aynı zamanda mevcut düzenin arızalarını da kalbinde gür bir sesle dillendirecek."
