İstanbul-Bursa-İzmir Otoyolu İzmit Körfez Köprüsü ayağı keson batırma töreninde konuşan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, gündemdeki olaylarla ilgili olarak, "Kasetle, montajla Türkiye'nin esir alınmasına kimse destek olmamalı. Bu tahrikleri yapanlar iki hafta sonra mahcubiyet yaşayacaklar. Er meydanı burası. Gelirsiniz burada siyasetinizi yaparsınız. O yüreği olmayanlar sadece mikser görevi görür. Bunlara gerekli olan ders hukuk içinde verilecektir" dedi.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Dilovası'nda İstanbul-Bursa-İzmir Otoyolu İzmit Körfez Köprüsü Ayağı Keson Batırma Töreni'nde konuştu. Yalova-İstanbul arası ulaşımı 1.5 milyar dolarlık yatırımla 6 dakikaya indirecek İzmit Körfez Geçiş Köprüsü'nün, ayaklarının yükseleceği kesonların batırma töreninde konuştu. İzmit Körfez Geçiş Köprüsü'nün dünyada dördüncü büyük köprü olacağını söyleyen Erdoğan, "Önümüzdeki yıl sonuna kadar İzmit Körfez Geçişi ile Gebze-Gemlik-Kemalpaşa ayrımı çalışmalarını tamamlıyoruz" dedi.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, "Her gün acıların yaşandığı, şehitlerin geldiği, ocakların söndüğü bir Türkiye'den, huzurun, baharın, barışın hakim olduğu bir Türkiye'ye kavuştuk. Gençlerin ölümüne son verdiğimiz, bunun mücadelesinde başarı sağladığımız bir dönemde yeni gerilimlere, yeni çatışma sahalarına, yeni ölümlere asla tahammül edemeyiz" dedi.
77 MİLYON BİR
Kamplaştırma, kutuplaştırma, ayrıştırma siyaseti yapmadıklarını vurgulayan Erdoğan, alandakilere, "Biz, sizi Allah için seviyoruz, yaradandan ötürü seviyoruz. Ne Türk'ü Türk olduğu için, ne Kürt'ü Kürt olduğu için, ne Laz'ı Laz olduğu için, ne Arap'ı Arap olduğu için, ne Roman'ı Roman olduğu için, ne Boşnak'ı Boşnak olduğu için, ne Abaza'yı Abaza olduğu için, ne Gürcü'yü Gürcü olduğu için değil; beni yaratan Allah, sizleri de yarattığı için seviyorum" diye seslendi.
Başbakan Erdoğan, 77 milyonu kucakladıklarını, herhangi bir ırkın, herhangi bir etnik unsurun milliyetçiliğini yapmadıklarını ifade ederek, hizmet milliyetçiliği yaptıklarını, 81 vilayete aynı nazarla baktıklarını, 77 milyonu bir ve beraber gördüklerini, tüm Türkiye'yi kucaklayan bir siyasetin müjdesini verdiklerini söyledi.
Erdoğan, her zaman yaşatmanın siyasetini savunduklarını belirterek, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Faili meçhullere bu ülkede biz son verdik. 'İşkenceye sıfır tolerans' dedik. İnsanımıza, insan gibi muamele edilmesi, devletin vatandaşına hizmetkar olma anlayışını 81 vilayete hakim kıldık. En önemlisi biz, çözüm süreci için mücadele ederek, çözüm süreci için bedenimizi, canımızı ortaya koyarak, gençleri yaşatmak için gayret gösterdik. Her gün acıların yaşandığı, her gün şehitlerin geldiği, her gün ocakların söndüğü bir Türkiye'den, huzurun, baharın, barışın hakim olduğu bir Türkiye'ye kavuştuk. Gençlerin ölümüne son verdiğimiz, bunun mücadelesinde başarı sağladığımız bir dönemde yeni gerilimlere, yeni çatışma sahalarına, yeni ölümlere asla tahammül edemeyiz. Her ne sebeple olursa olsun, sokakların çatışma alanına dönmesine, gençlerin karşı karşıya gelmesine asla tahammül edemeyiz.
SANDIKTAN ÜMİDİNİ KESEN SOKAKTA MEDET ARIYOR
Sandıktan ümidini kesenlerin sokaklarda medet aradığını görüyoruz. Buradan bir kez daha herkesi sorumlu davranmaya çağırıyorum. Buradan siyasi partilerin genel başkanlarına sorumluluk ve samimiyet çağrısı yapıyorum. Hem genel başkanların hem de milletvekillerinin kışkırtıcı, ayrıştırıcı, çatışmaya çağıran dil ve üsluptan uzak durmalarını önemle rica ediyorum. Medyanın, sokaklarda çatışmayı körükleyecek, sorumsuz dili derhal terk etmesini temenni ediyorum. Birilerinin gençlerimizi, sokaklara molotoflarla taşlarla sopalarla döner bıçaklarıyla salıvermesini kabullenmiyoruz. İşte AK Parti'nin gençliği ortada... Bizim gençliğimizin elinde tablet bilgisayarı görürsünüz, bilgisayarı görürsünüz, kalemi görürsünüz, kitabı görürsünüz. Asla AK Parti'nin gençliği çatışmaların gençliği değildir, kavganın gençliği değildir. Onlar, aydınlık yarınların tesisine çalışan bir gençliktir. İş dünyasının huzuru, istikrarı, güven ortamını zedeleyecek bu tür tahriklerden uzak durmasını temenni ediyorum."
KARŞIMIZA ÇIKAN ŞERLERİ AŞIYORUZ
İşte Erdoğan'ın konuşmalarından bazı notlar:
Önümüzdeki yıl sonuna kadar İzmit Körfez Geçişi ile Gebze-Gemlik-Kemalpaşa ayrımı çalışmalarını tamamlıyoruz.
12 senede 17 bin kilometre bölünmüş yol yaptık. Hesap ortada, 79 senede 6 bin 100 kilometre; 12 senede 17 bin kilometre bölünmüş yol. Biz bu yolları bölerek tünel inşaa ettik. Bunlar sıradan kimselerin yapacağı iş değil. Engel tanımadık, dağlar çıktık aştık geçtik. Vadiler çıktı viyadüklerle geçtik. Marmaray'ı döşedik. Biz Fatih'in torunlarıyız. O karadan gemileri yürüttü biz de denizin altından Marmaray'ı yaptık. Karşımıza çıkan tabiat engelleri vardı. Onları aşmak kolay oldu. Yeri geldi karşımıza çeteler çıktı. Sabırla, dik durarak o engelleri aştık. Biz halka hizmeti hakka hizmet olarak gördük. Hayırlı niyetle yola çıkıyor tek tek menzile kavuşuyoruz. Karşımıza çıkan şerleri de aşıyoruz.
Saldırılara medya taraf tutmamalı. Kasetle, montajla Türkiye'nin esir alınmasına kimse destek olmamalı. Bu tahrikleri yapanlar iki hafta sonra mahçupiyet yaşayacaklar. Er meydanı burası. Gelirsiniz burada siyasetinizi yaparsınız. O yüreği olmayanlar sadece mikser görevi görür. Bunlara gerekli olan ders hukuk içinde verilecektir. Biz eserlerimizle konuşmaya devam edeceğiz. Biz laf değil, eser üretmeye devam edeceğiz. İnşallah milli gelirimizi 2 trilyon dolara çıkarmayı hedefliyoruz.
