• İSTANBUL
  • İMSAK
    00:00
    GÜNEŞ
    00:00
    ÖĞLE
    00:00
    İKİNDİ
    00:00
    AKŞAM
    00:00
    YATSI
    00:00
  • 0.0
  • 0.0
  • 0.0

Davutoğlu için, "ABD, Türkiye'deki adamını kaybetti" diye manşet atmışlardı! O Amerikan dergisi, şimdi de...

Yeniakit Publisher
2023-01-10 12:16:00 -
Davutoğlu için, "ABD, Türkiye'deki adamını kaybetti" diye manşet atmışlardı! O Amerikan dergisi, şimdi de...

Salih Tuna, Ahmet Davutoğlu başbakanlıktan ayrıldığında, "ABD, Türkiye'deki adamını kaybetti" manşetini atan ABD derin devletinin dergisi Foreign Policy'deki bir yazıyı köşesine taşıdı.

Salih Tuna, Ahmet Davutoğlu başbakanlıktan ayrıldığında, "ABD, Türkiye'deki adamını kaybetti" manşetini atan ABD derin devletinin dergisi Foreign Policy'deki bir yazıyı köşesine taşıdı. 

"FP'deki yazıda, 'AK Parti'nin ilk 10 yılı yenilikçi ve demokrat' bulunuyor" ifadelerini kullanan Tuna, "Ben de o fabrika ayarlarına gıcığım arkadaş. İyi ki Cumhurbaşkanı Erdoğan kendisine biçilen bu ayarlara uymamış. Bir kavram olarak 'Babacanlığı' barındıran ayarın üstüne kireç dökmek lazım gelir" dedi.

İşte Sabah gazetesindeki o yazının ilgili bölümü:

"ABD derin devletinin "muhalefetimizi" desteklediğini bilmeyen yok. Aynı şekilde, Erdoğan'ı da iktidardan düşürmek için uğraştıkları herkesin malumu.

Her fırsatta dile getirdiğim üzre...

Küresel planda bakıldığında, Cumhurbaşkanı Erdoğan "muhalif" konumundadır. Muhaliflerimiz de küresel sistem yandaşıdırlar. (Hadi "işbirlikçi" demeyelim.)

Küresel dünya sisteminin patronu ABD, "küresel muhalif" gördüğü için Erdoğan'dan hazzetmiyor.

Bunu da açık seçik söylüyorlar!

Mesela, ABD'nin eski Ankara Büyükelçisi James Jeffrey "Suudlar ve Mısırlılar her koşulda bize yaltaklanıyor" demişti, "Ama Erdoğan ise bizimle çatışıyor, çelişkilerimizi yüzümüze vuruyor, dostumuz olmaya çalışmıyor. Erdoğan, Washington'da bu yüzden sevilmiyor..."

Foreign Policy adlı dergi de son sayısında, Başkan Erdoğan'ı (önümüzdeki seçimleri kastederek) "seçimsel kan banyosuyla" tehdit etti.

Foreign Policy (FP) mi?

Davutoğlu başbakanlıktan ayrıldığında, "ABD, Türkiye'deki adamını kaybetti" manşetini atan ABD derin devletinin dergisi.

Erdoğan'ın suçu mu?

Mesela, PKK'yla ve onun Suriye koluyla (söz konusu yazıda "ABD müttefiki" tesmiye ediliyor) mücadele etmesi.

Başka?

15 Temmuz'a direnmesi.

Başka?

Seçimleri kazanmaktan vazgeçmemesi... Böyle kör parmağım gözüne söylemiyorlar tabii.

Ya?

Gücünü sürdürmeye daha az bağlı olup, daha önceden kendi rızasıyla emekliye ayrılmadığı için, "seçimsel kan banyosunu" beklemek zorunda diyorlar.

Evet, bence de daha küstahça!

Muhtelif gazetelerde kalem oynatan birkaç köşe yazarı, FP'deki söz konusu fecaat yazıyı eleştirdiler. İyi de yaptılar; ellerine, yüreklerine sağlık.

Ben onlardan farklı olarak, mezkûr yazı ile muhalefetimizin söylem benzerliğine dikkat çekmek istiyorum.

FP'nin demokrasi, otoriterleşme, hukukun üstünlüğü gibi kavramlar üzerinden Erdoğan'a yaptığı suçlamalar, Davutoğlu-Babacan'ın gazetesindeki herhangi bir Taha Akyol'un yaklaşımıyla hemen hemen aynı.

İlgili yazıyı kaleme alan Allison Meakem'e göre "6'lı masa" demokrasinin önünü açacakmış.

Çünkü, Erdoğan 17-25 Aralık yargı susturuculu darbe döneminde istifa etmeyip "otoriterleşmekle" ve 15 Temmuz'da "ölümüne" direnmekle demokrasinin önünü tıkamış. (Anlaşılan o ki, Akdeniz ve Karadeniz'de doğalgaz aramakla da demokrasinin önünü tıkıyor.)

FP'deki yazıda, "AK Parti'nin ilk 10 yılı yenilikçi ve demokrat" bulunuyor.

Malumunuz, FETÖ'cüler de benzer şeyler söylüyorlardı. Taha Akyol ve Ahmet Taşgetiren gibiler de "AK Parti fabrika ayarlarına dönsün..." diyorlardı.

Cumhuriyet ve Sözcü kafalılar henüz o aşamaya gelmiş değil ama oraya gidiyorlar.

Şimdilik el ele, gönül gönüle "6'lı masaya" yandaşlık yapıyorlar. AK Parti'nin "fabrika ayarlarına" hasret duyanlarla da aralarından su sızmıyor.

Ben de o fabrika ayarlarına gıcığım arkadaş. İyi ki Cumhurbaşkanı Erdoğan kendisine biçilen bu ayarlara uymamış.

Bir kavram olarak "Babacanlığı" barındıran ayarın üstüne kireç dökmek lazım gelir."

 

 

 

Haberle ilgili yorum yapmak için tıklayın.

Yorumlar

MUSTAFA ÖKTEM

6 LI MASA GÖZÜMÜZE SOKA SOKA HİÇ SAKLAMADAN - ZİRA ARTIK 200 YILDIR ÇOK GEVŞEMİŞLER ,NE DE OLSA STANDART BİR DİPLOMALI VE BATI KAVRAMLARINDAN BAŞKASINA DÖNÜP BAKMAYAN YARICAHİL NESİLLERİ VAR ÜLKEMİZDE- BİZ TEKRAR ESKİDEN OLDUĞU GİBİ BOYNUMUZU UZATACAĞIZ EFENDİLERE DİYOR.GEREK EKONOMİK GEREK İDARİ HER TÜRLÜ RİSKE ATARIZ YETER Kİ İKTİDAR OLALIM BİRİKMİŞ KASALARI PATLATALIM KAFASINDA SİYASİ KOMPRADORLAR BUNLAR.HER BİRİNİN AYRI AYRI UCUNDAN TUTTUKLARI MEVZULAR VAR.HER BİRİNİN AYRI HIRSLARI VAR.İKİ TANESİ İTİLMİŞ ,BİR TANESİ TAM BİR LİBERAL MİLLİYETÇİ FETTÖŞ MÜTTEFİKİ ,DİĞERİ ZATEN UTANMADAN BEN KURDUM ÜLKEYİ BEN SATARIM DİYOR ,MASANIN ALTINDA Kİ DE FIRSAT BULSA KOPARTACAK ASKERİ ALANDA Kİ ÇARESİLİKLERİNİ SİYASİ OLARAK KAPATMAYA ÇALIŞIYOR.ÖNERİLERİNE GİRMEYE BİLE GEREK YOK DÜNYA BİZE BİR TARAFI İLE GÜLÜYOR.öTE YANDAN HER YAPTĞINI ONAYLASAM DA YAPMADIKLARI İÇİN VEYA AZ YAPTIKLARI İÇİN KIZGIN OLDUGUM İKTİDARIN DA YOLUNU AÇIYORLAR.ADINA Z KUŞAĞI DEDİKLERİ GRUP TEHLİKELİ.

Rabia Zafer

İYİKİDE AYRILMIŞ BRŪTŪS.
x

WhatsApp İhbar Hattı

+90 (553) 313 94 23