Darbecilerin anayasasına dokundurtmak istemiyor! Vesayete 'Özel' destek
İktidar umudunu vesayet odaklarına bağlayan CHP’de zihniyet değişmiyor. Entrikalarla CHP’nin koltuğuna oturan Özgür Özel, bir yandan terör sevicilere selam gönderirken, diğer yandan halkı isyana çağırıp, 12 Eylül darbecilerinin anayasasına kol-kanat geriyor.
Buğra Kardan İstanbul
Yargıya müdahale etmeyi, siyasi ve sosyal gerilimi tırmandırmayı adet hâline getiren CHP yine kendine yakışanı yaptı. Genel Başkan Özgür Özel, Yargıtay’ın AYM’nin Gezi provokatörü Can Atalay’la ilgili skandal hak ihlali kararına uymama kararı almasının akabinde Başkan Erdoğan’dan gelen “12 Eylül darbesinin izlerini silecek yeni anayasa yapılsın” önerisine şiddetle karşı çıktı. Özel’in AYM’ye sahip çıkma süsü vererek darbe anayasasının ardında durması “12 Eylül’ün mağduru solculardır” söyleminin ne kadar mesnetsiz olduğunu teyit etti. Bu durum CHP ve bileşenleri Kenan Evren’in izinden gidiyor” şeklinde yorumlandı.
Ayak diriyorlar
Konuya ilişkin akit’e konuşan Avukat Bülent Demir, şu değerlendirmelerde bulundu: “Yargıtay ile AYM’nin ihtilafı yeni anayasanın yapılmasını gerekli kılıyor. Bununla ilgili toplum konsensüs var ama CHP yine ayak diremeye devam ediyor. CHP yeni anayasa noktasında samimi olmadığını, milli iradeye saygı duymadığını dışa vuruyor. Özgür Özel ve arkadaşları yanlış tavır takınıyorlar. Yargı reformunun önüne geçilmesine ve ülke içinde karmaşanın devam etmesine yönelik bu tavır tasvip edilemez. CHP böyle devam ederse iktidar olamaz. CHP anayasa hususunda çok hatalı bir adım attı. Bu adımı atarak kendiyle çelişti. Yıllar yılı ’12 Eylül darbesi sol kesimi mağdur etti’ edebiyatı yapıyordu. Darbe ürünü anayasanın ardında durarak tutarsız olduğunu ortaya koydu, kendine yakışanı yaptı. 12 Eylül darbesi sola değil, milli iradeye vurulmuş bir darbeydi. Kökü dışarıda olan bir darbedir. Mağdurları Müslümanlar, ülkücüler, tüm ülke idi. Mağdur olduğunu iddia eden solcuların Kenan Evren’in anayasasını korumaları, yenilemekten kaçınmaları darbeden zarar görmediklerinin kanıtıdır. Bunların yargı reformuna yanaşmamaları yamalı bohçaya dönen anayasanın tarih olmasını arzu etmediklerinin delilidir. Milletimiz olanları görmektir. Yeni anayasa Anadolu insanının milli ve manevi kodlarına uygun olması temennisinde bulunuyorum. Burada dokunulamayan bir hüküm ya da madde olmamalıdır.”
Evren zihniyeti sol kesime yakın
Avukat Mustafa Kocamanbaş da şunları dile getirdi: “1982 Anayasası’nın mimarı Kenan Evren’dir. Evren zihniyeti muhafazakâr kesime yakın değildir, sol, laik, seküler kesime yakındır. Evren ve adamlarının yaptıkları anayasa muhafazakâr kesimi baskılıyordu. Aynı anayasayla AYM ve Yargıtay devreye alındı. Her mahkemeye ayrı yetki verildi. Gördük ki ‘bir mahkeme yetkisini kullandı’ diye Özgür Özel vaveyla kopardı. Özel, Yargıtay’ın yetkisini kullanmasını takiben ‘ortada darbe’ var dedi. Hem bu anayasayı elinize alacak hem de onla hayat bulan mahkemenin kararını darbe olarak niteleyeceksiniz. Ortada büyük çelişki var. Kılıçdaroğlu’nun popülaritesi vardı, Özel’in popülaritesi de yok. İsmini duyurma gayreti içinde. Sloganlar atıyor. TBMM’de eylem yapmaya kalkışıyor. Kendisinin anayasa metnini savunma potansiyeli yok çünkü eczacı, hukukçu değil. Yargıtay’ın anayasanın verdiği yetkiyi kullandığını bilmiyor ve ‘darbe’ söyleminde bulunuyor. Darbe ürünü anayasaya sahip çıkıyor. Esasında anayasayı yenileme çalışmalarına koşulsuz destek vermesi gerekiyor ama vermiyor. ‘Biz AYM’nin yapısının zayıflatılacağı bir duruma karşıyız’ savında bulunuyor. Hâlbuki kimsenin böyle bir amacı ya da çıkışı yok.”
Kesinlikle mağdur değiller
Araştırmacı Yazar Hilmi Daşdemir ise, şunları söyledi: “CHP’nin darbeciler tarafından kaleme alınan anayasayı koruyup kollaması doğal. Şu mutlak ki CHP 12 Eylül de dahil hiçbir darbenin mağduru değildir. Darbe yapan güçlerin ortağıdır. İsmet İnönü’nün DP’lilere yönelik, ‘Sizi ben bile kurtaramam’ sözü hatırlardadır. Darbe çağrışımı yapan Cumhuriyet mitingleri akıllardadır. CHP yöneticilerinin 15 Temmuz darbe girişimi esnasında takındıkları tutumlar akıllardadır. CHP’nin darbe anayasasının ardında durması normaldir. Tabii 1982 Anayasası’nın oluşturduğu vesayet tamamen ortadan kalkmış değil. Bu anayasa muhakkak tedavülden kalkmalı. Ama tartışılması gereken bir konu daha var. O da AYM üyeleri. Bilindiği üzere AYM üyeleri HPD’yi Hazine yardımından yararlanma imkânı tanıdılar. Daha kapatma davası neticelenmeden böyle talihsiz bir karar aldılar. Dolayısıyla terör örgütüne can suyu verdiler. AYM üyelerinden birinin ‘Olanları takip edeceğiz, gerekirse sonra parayı alırız’ dediğini duydum. Para buhar olduktan sonra nasıl geri alacaksınız? Yani PKK yanlılarına, teröre alan açanlara AYM üyelerinden söz ediyoruz. Dolayısıyla başkan da dahil AYM üyeleri şaibelidir. Burada düzenlemeye ihtiyaç vardır. AYM yetkisini aşmaktadır. Vesayet oluşturan yapıların bir şekilde ortadan kaldırılması gerekiyor. Dikkat edin bu nihai olayda AYM’ye CHP, İP ve HEDEP destek verdi. Bu da 3 partinin bir aradalığının belgesi.”
