• İSTANBUL
  • İMSAK
    00:00
    GÜNEŞ
    00:00
    ÖĞLE
    00:00
    İKİNDİ
    00:00
    AKŞAM
    00:00
    YATSI
    00:00
  • 0.0
  • 0.0
  • 0.0

Darbeciler, kara paracılar küfürbazlar tahliye oluyor! Adalet bir tek mazluma uğramıyor

Yeniakit Publisher
2024-09-07 11:28:00 -
Darbeciler, kara paracılar küfürbazlar tahliye oluyor! Adalet bir tek mazluma uğramıyor

Batı’dan devşirme yasalar, laikçi-sol kesimin baskıları ve fonlu medyanın kirli manipülasyonu sonucu darbeciler, kara paracılar, dolandırıcılar ve suç örgütü liderleri bir bir tahliye olurken, uydurma delillerle zindanlara atılan 28 Şubat mazlumları, 30 yılı aşkın bir süredir adalet bekliyor.

HABER MERKEZİ

Mahkemelerden çıkan garip kararlar, tartışmalara sebep oluyor. Tartışmaları alevlendiren kararlardan biri de dün geldi. Kara para aklamaktan tutuklanan, 20’şer yıldan 40’ar yıla kadar hapis talebiyle yargılanan Dilan Polat ve eşi Engin Polat’ın tahliyesine hükmedilmesi şaşkınlıkla karşılandı. AK Parti seçmenine ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a hakaret yağdıran Dilruba Kayseriloğlu’nun tahliyesiyle ilgili polemik sıcaklığını korurken Polat çiftinin serbest bırakılması kararı hukuka güveni sarstı. Dilan ve Engin’i havalara uçuran kararla afallayan kanaat önderleri, ilgililere “Onlarca suçtan yargılandığı gibi mal varlığına el koyulan Dilan ve Engin Polat neden 9-10 ayda salıverildi” sorusunu yöneltti. Mütedeyyinleri hedef alanlar, darbeciler, kara paracılar, vergi kaçakçıları ya ruhi bunalım, ya MS, ya bunama, ya da altını tutamama bahanesiyle bir bir tahliye edilirken iftiralara ve komplolara kurban giden mazlumların içeride çürümeye terk edilmesi sabrı tüketti. Hatırlara hâlen cezaevinde olan 28 Şubat mağdurları ve 1993’te vuku bulan Madımak yangınında uydurma deliller ve yargı hileleriyle sanık sandalyesine oturtulanlar geldi. Hukçular ile sivil toplum örgütlerinin temsilcileri, Dilan ve Engin Polat’ın 9 ay içeride tutulmasının mahkemelere güveni zedelediğini aktardılar. Cuntacıların, provokatörlerin akabinde mal varlığında görülen ani artışla ilgili açıklama yapamayan Polat çiftinin tahliye edilmesinin bardağı taşıran damla olduğunu anlattılar. “Mahkemeler, adil davranmalılar. Mazlum ile zalimi ayırmalılar. Sivas ve 28 Şubat davalarından ötürü cezaevinde kalanları görmezden gelip, vesayetçileri, sahtekârları salmamalılar” diye eklediler. akit’e konuşan Avukat Sinan Pak, şunları söyledi: “Mahkeme salonlarında hakimlere güç veren bir yazı var. O yazı, ‘Türk milleti’ adınadır. O yazı, hakimlere adalete temin etme ve milletin vicdanını temsil etme yükümlülüğü verir. Normalde bireyler tarafından hukuka itimat edilmelidir ve ‘Adaleti biz değil, mahkeme temin eder’ denmelidir. Bu denmiyorsa ortada bir problem vardır.
Ne hazindir ki 28 Şubat darbesinde ve Sivas olayında iftiraya kurban gidenlerin, komployla karşı karşıya kalanların feryatları duyulmuyor. Çevik Bir ve Çetin Doğan gibi darbeciler bırakılıyor. 28 Şubat, Sivas olayları mağdurları bırakılmıyor. İhtiyarlayan, tek başına hayatını idame ettirmeleri mümkün olmayan mağdurlar unutuluyor. Bu, çelişki değil de nedir? Bu çelişki giderilmediği, birine tanınan hak ya da imkân diğerine tanınmadığı takdirde adalete güven zayıflar. Birinin haksız yere mahkûm edildiği, birinin de yanlış yaptığı hâlde yırttığı sisteme itibar edilmez.

Polat çiftiyle ilgili davayı takip ettim. Kararı müşahede ettim. İnanılır gibi değil. Kara para aklamaktan yargılanan çiftin tahliye edilmesi beni de sükûtu hayale uğrattı. Çünkü dava, ‘Araştırmalar tamamlandı. Deliller toplandı. Hakikatler ortaya döküldü’ intibaı veriyordu. Tahliye kararı şaşırttı. Ve ‘Tahkikatı yürütenler, ne şekilde ilerledi’ sorusunu akla getirdi. Dilan ve Engin hakkında 40’ar yıl hapis talep ediliyordu. Servis edilen haberlere göre Dilan ve Engin, kara para listesinde ilk 10’da yer alıyordu. O hâlde burada bir algı oyunu var. Bu ikisinin tahliyeyi hak edip etmediği ayrı bir konu. Ama burada mutlak ‘Suç işlendi’ algısını oluşturanları saptamak da mühim. Aksi takdirde bu bir sistem krizine dönüşür. Dolayısıyla yöneticilerimizin, idarecilerimiz tarafından köklü adımlar atılmalı. Hukukta yanlışların kasten mi hataen mi olduğu belirlenmeli. Kasten de hataen de olsa duruma neden olanlara yaptırım uygulanmalı. Hataları, ihmalleri, günahları olanların dayılarını ve paralarını kullanarak kurtulmaları önlenmeli.”

Bu nasıl bir düzen?

28 Şubat mazlumlarından İsmail Şahbalta’nın kardeşi Serpil Pala da şunları kaydetti:

“Bu nasıl bir hukuk düzeni? Kara paracılar, dolandırıcılar, hırsızlar, sahtekârlar neden bir bir salıveriliyor? Yani Dilan ve Engin Polat’la alâkalı mahkeme kararı ortada.

Bu ikisinin tahliye edilmesi anlaşılır değil. Bu ikisinde para pul çok herhalde. Mahkemenin garip kararını başka şekilde açıklayamıyorum.

Yine 28 Şubat’ı planlayıp tatbik edenler dışarıda iken mağdurları içeride. Bu da tuhaf bir durum. Eskiden büyük hukuksuzluklar, adaletsizlikler olurdu. Benim ağabeyim de bu hukuksuzlukların, adaletsizliklerin kurbanlarından biri. Ağabeyim, 21 yıldır cezaevinde. Hakkında delil yok ama 21 yıldır cezaevinde. İnanamıyorum. Bu ülkede katiller, kadın öldürenler 5-10 yıl içinde çıkıyor ama 28 Şubat mağdurları içeride çürümeye terk ediliyor.

Bir de biz, sesimizi duyuramıyoruz. Devleti yönetenlerin 28 Şubat mağdurlarından, bizden haberleri yok mu? Neden bir adım atılmıyor? Müracaatta dahi bulunamıyoruz.

Ortada adaletsizlik var. Bu adaletsizliğin bir an evvel giderilmesinde fayda görüyoruz.”

Haberle ilgili yorum yapmak için tıklayın.

Yorumlar

Gözü yaşlı gönlü kırık bir garip yolcu

Hayret birşey pes doğrusu çok doğru Adalet birtek mazluma uğramıyor

Vahap Kalyoncu

Ben söylediğim zaman kimse kale almıyordu şimdi ne oldu Adalet ama herkes için.
x

WhatsApp İhbar Hattı

+90 (553) 313 94 23