Ergenekon ve Balyoz davaları sürecinde FETÖ’nün ekmeğine yağ süren operasyonel haberlere imza atan ve şu sıralar CHP’nin propaganda aparatı işlevi gören yandaş gazeteci İsmail Saymaz, zaman ayarlı kirli bir algı operasyonuna soyundu.
HABER MERKEZİ
Danıştay 5. Dairesi’nce, FETÖ’den ihraç edilen 414 hakim ve savcı hakkında verilen ve başta Cumhurbaşkanı Erdoğan olmak üzere kamuoyunun tepkisini çeken skandal göreve iade kararları sonrası harekete geçen Saymaz, ismini gizlediği sözde üst düzey bir Danıştay yetkilisi üzerinden akit’i hedef aldı. FETÖ’nün evlerinde yetişen Alpaslan Aslan’ın 17 Mayıs 2006’da gerçekleştirdiği ve Ergenekon sürecinde malum odaklarca istismar edilen Danıştay 2. Dairesi’ne yönelik saldırıyı örnek gösteren Saymaz, göreve iade kararı veren Danıştay 5. Dairesi üyelerinin can güvenliği olmadığı algısını oluşturmaya çalıştı. akit’in söz konusu saldırıdan aylar önce sokakta başörtüsü takılmasını yasaklayan Danıştay’a yönelik manşetini bağlamından koparan ve saldırının asıl sebebi gibi lanse eden kullanışlı aparat Saymaz, dün kaleme aldığı rezil yazısında FETÖ ile iltisaklı hakim ve savcıları ve onları göreve iade edenleri şu sözlerle temize çıkarmaya çalıştı: “Danıştay üyesi, türban kararı verdikleri için başta ‘Vakit’ olmak üzere iktidar medyasında hedef gösterilen Danıştay 2. Dairesi’ne yönelik 17 Mayıs 2006’daki saldırıyı hatırlatıyor. Danıştay üyesi şöyle diyor: ‘Unutmamak gerekir ki 17 Mayıs 2006’da gerçekleştirilen hain Danıştay saldırısı öncesinde 2. Daire Başkan ve üyeleri hakkında haberler yapılmış, fotoğrafları gazete sayfalarının başköşelerinde servis edilerek hedef haline getirilmişlerdi. Araştırmacı-yazar İsmail Nacar da, Saymaz’ın iddiaları üzerine şunları söyledi: “Geçmişteki Danıştay cinayetini hatırlatarak, 414 yargıcın iade edilmesine gösterilen tepkiler çerçevesinde akit’i yeniden gündeme taşıması düşündürücüdür. Yani bu kararları verenlere yönelik Allah korusun yarın bir girişimde bulunulursa ne olacak? O lobiler maazallah yaşanacak her hadiseyi devlete fatura edecek.”
