• İSTANBUL
  • İMSAK
    00:00
    GÜNEŞ
    00:00
    ÖĞLE
    00:00
    İKİNDİ
    00:00
    AKŞAM
    00:00
    YATSI
    00:00
  • 0.0
  • 0.0
  • 0.0

Cuntacı teğmen tezgâhının peşini bırakmıyoruz! Hiçbiriniz masum değilsiniz!

Yeniakit Publisher
2024-09-07 11:37:00 -
Cuntacı teğmen tezgâhının peşini bırakmıyoruz! Hiçbiriniz masum değilsiniz!

CHP ve avaneleri ile fondaş medyanın teğmenlerin korsan yeminini masumlaştırma çabası içinde olduğunu vurgulayan uzmanlar, FETÖ darbe girişimi sırasında ve geçen sene Tuzla Piyade Okulu’nda yaşanan olaylarda, teğmenlerin rolünü hatırlatarak, “O teğmenler darbecilerin zinde gücüdür” uyarısı yaptılar.

CHP ve vesayet medyası Kara Harp Okulu mezuniyet töreninin ardından bazı teğmenlerin ettikleri ikinci yeminle, imza attıkları provokasyonu masum göstermeye çalışıyor. CHP Sözcüsü Deniz Yücel, “3-5 trol hesap twit attı diye gencecik teğmenlere soruşturma açmak, milli şuurdan yoksunluktur, acizliktir. Bu durumdan kim neden rahatsız olur? FETÖ zihniyeti, ‘Keşke Yunan galip gelseydi’ diyen, Atatürk’e lanet okuyan zihniyet rahatsız olur” diyerek meseleyi sulandırmaya çalıştı. Medya da yemin provokasyonunu öğrencilerin yaptığı masum bir yemin olarak göstermeye devam ediyor.

Teğmen paşaya tokat atmıştır

Gazetemize konuşan Güvenlik Uzmanı Ersan Ergür ise şu değerlendirmede bulundu: “Bu olay kendi içinde 3-5 teğmenin mezuniyet heyecanı ile cumhuriyete ve Atatürk’e olan bağlılıklarının bir emaresi olarak görülemez. Genelkurmay Başkanı Orgeneral Rüştü Erdelhun Paşa konutunda istirahat halinde iken 27 Mayıs Darbesi ile Harp Okulu öğrencileri tarafından tutuklandı. Teğmenin paşaya tokat bile attığı söylenir. O dönem darbenin parolası ‘Harbiyeli aldanmaz’ idi. Yine Talat Aydemir ayaklanmasında Harp Okulu öğrencileri ön saftaydı. 1978 yılı devresinden neredeyse devrenin tamamı atılmıştı. Harp Okulu’na ideolojik yapılanmayı sokan yine Harbiyeliler değil miydi?

Kılıçları millete karşı keskin

“Unutmayalım; Türkiye’de geçmiş tüm darbelerin dayanağı İç Hizmet Kanunu Madde 35 idi: ‘Silahlı Kuvvetlerin vazifesi; Türk yurdunu ve Anayasa ile tayin edilmiş olan Türkiye Cumhuriyeti’ni kollamak ve korumaktır’ dendiği anda askerler kendisini siyaset üstü görerek yönetime el koyuyordu. O yüzden 2013 yılında bu madde yürürlükten kaldırıldı. 15 Temmuz darbe girişimi sonrası da darbe dönemlerini çağrıştıran şu metin yürürlükten kaldırıldı; ‘Ant içeriz ki laik, demokratik Türkiye Cumhuriyeti’nin bağımsızlığına, ülkenin bölünmez bütünlüğüne, yüce Türk ulusunun namus ve şerefine, aziz vatanın bir karış toprağına uzanacak eller karşısında bizi bulacak ve kılıçlarımız daima keskin ve hazır olacaktır. Bizler Türk istikbalinin evlatlarıyız. Şerefimizle doğduk, şerefimizle yaşayacağız. Ne mutlu Türküm diyene!’ Burada alenen TSK’nın kendisini milli iradenin ve siyasi iradenin üzerinde gördüğü bir metin var.

Direkt Erdoğan'ı hedef aldılar

“Bu yüzden yerine şu metin getirildi; ‘Barışta ve savaşta, karada, denizde ve havada her zaman ve her yerde milletime ve cumhuriyetime doğruluk ve muhabbetle hizmet ve kanunlara ve nizamlara ve amirlerime itaat edeceğime ve askerliğin namusunu, Türk Sancağının şanını canımdan aziz bilip icabında vatan, cumhuriyet ve vazife uğrunda seve seve hayatımı feda eyleyeceğime namusum üzerine and içerim…’ 2016 yılında kaldırılan metin nasıl olur da 2020 yılında Harp Okulu’na giren ve 2024 yılında mezun olan teğmenlerin dimağında yer alır? Aynı gün ordunun Başkomutanı Harp Okulu’nda cami açılışına katılacak, ama aynı törende laiklik vurgusu yapılacak. Bu olay doğrudan siyasi iktidarı ve özellikle Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı hedef alan bir provokasyondur.”

Siyonist, tengrici cuntacılar

Gazeteci Yazar Mehmet Fırat da şunları söyledi: “Bu ülkenin makus tarihinde yaşanan olaylardan biri de darbelerdir! Osmanlı’dan gelen Yeniçeri ayaklanmaları, cumhuriyetle birlikte rejimin değişmez kültürü haline gelmiştir. En son 15 Temmuz darbe girişiminde kendini gösteren cunta özentisi karşısında bir daha bu tür tertiplere engel olabilmek için harp okulları kapatılmış ve hepsi tek bir çatı altında toplanmıştı. Fakat müfredatın değiştirilmeyişi, ders veren hocaların hâlâ cuntacı zihniyetten oluşu yüzünden maalesef ordu içindeki bu cuntacı geleneğin kırılamadığı görülüyor. Geçen sene Tuzla Piyade Okulu’nda namaz kılan teğmenlere yapılan işkence olayında ortaya çıkan bir gerçek örtbas edilmişti. Daha üst rütbede subayların da işin içinde olduğu ortaya çıkmıştı. O zaman da dile getirdik; ‘ordu içerisinde siyonist cuntacı istemiyoruz’ diye. En son teğmenlerin yemin töreninde kendini gösteren bu cuntacı zihniyet, halka ve milli iradeye kılıç salladı! Bunu normalleştirmeye çalıştılar, fakat dirayetli duruşumuz sayesinde bu girişim akamete uğradı. Bu meydan okumaya katılmayan teğmenler ve bu vatanın asli unsuru ordumuz bu durumdan rahatsızdır! Siyasetçilerimiz rahatsızdır! Hülasa siyonist, tengrici cunta özentilerinden halkımız rahatsızdır!”

Haberle ilgili yorum yapmak için tıklayın.

Yorumlar

Emekli

Buraya katılanların hepsini ordu tasfiye etmesi gerekir.. nokta

Ahmet

Cevik 1 in torunları ama bilsinler bunlarin ağababaları çiğneyip attık bunlari ne yaparız kendileri hayal etsin
x

WhatsApp İhbar Hattı

+90 (553) 313 94 23