Gazze’de soykırım yapan İsrail’in, “arz-ı mevud” hedefi kapsamında Türkiye’nin 22 iline göz diktiğini hatırlatan E. Tümamiral Cihat Yaycı, “Siyonistleri Türkiye durdurur” tespitinde bulundu.
7 Ekim’den beri Gazze’de soykırım yapmaya devam eden Siyonist terör devleti İsrail, tahrif edilmiş Tevrat’ta yer alan sözde “arz-ı mevud” hedefi kapsamında Türkiye’den de tam 22 ilin toprağını istiyor. Mavi Vatan Haritası’nın mimarı, akademisyen, yazar ve emekli Tümamiral Cihat Yaycı, sözde büyük İsrail’in vaadedilmiş topraklar hedefinin Türkiye’nin 22 vilayetini kapsadığını hatırlatarak, 22 bin kilometrekarelik yüzölçümüyle Bursa’dan daha küçük olan İsrail’in Filistin’in yüzde 85’ini yuttuğunu, Türkiye’nin güneydoğusundaki illeri almadan durmaya niyetlerinin olmadığını söyledi.
Büyük İsrail 22 ilimizi kapsıyor
Sözde büyük İsrail’in hedefinde Türkiye topraklarının da bulunduğunu hatırlatan Yaycı Paşa, şunları anlattı: “Sevr Antlaşması imzalanınca büyük İsrail’in önü açılmıştır. Türk milleti, İstiklal Harbi mücadelesini yaparak o haritayı çöpe atmıştır. Dolayısıyla Siyonizm’in önündeki en büyük engel Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin varlığıdır, mevcut sınırlarıdır. Siyonizm ne demek? Siyon dağına ulaşmak, orayı alma felsefesi. Yani büyük İsrail felsefesi. Büyük İsrail’in vadedilmiş toprakları bizim 22 tane vilayetimizi kapsıyor. Türkiye’ye kimsenin gücü yetmez. Ama tahrif edilmiş Tevrat’a zamanında eklenen, Siyonist rejimin de hedef olarak koyduğu böyle bir hayalleri var. Irak ve Suriye’nin parçalanarak terör koridoru oluşturulmasına yönelik proje de Siyonistlerin projesidir. Siyonist İsrail’i bugün Gazze’de durdurmazsak yarın komşu oluruz!
Kripto siyonist ve FETÖ'cüler
ABD Dışişleri Bakanı Blinken’in çok geç kalmış Türkiye’yi ziyaret etme kararı da pek hayra alamet değildir. Bu ziyaretin altından ‘Gazze’nin boşaltılmasına Türkiye de tıpkı Suudi Arabistan ve Mısır gibi yardımcı olsun yani Filistinlilerin bir kısmını da siz alın’ talebi çıkabilir. Eğer ABD, böyle bir teklifle gelirse ve birilerinden de ‘Filistinliler ölmesin zaten 8-10 milyon sığınmacı var 500 bin de öyle gelsin’ diyen olursa bilin ki onlar ABD ve İsrail’in hizmetkarı kripto Siyonisttir, kripto FETÖ’cüdür. Filistinliler de Türk milletini örnek almalıdır. Çanakkale Savaşı’nda, İstiklal Harbinde, 12-13 yaşında çocuklar dahi cephelere gidip şehit olmuştur. İnsan 3 şey için tereddütsüz ölür; vatan, namus ve şeref. Atalarımızdan böyle gördük ve öğrendik. Bakın Suriye’de aynı senaryo oynandı orada Arap ve Türkmenlerin boşalttıkları topraklarda bugün PKK/YPG var. Filistinliler de vatanlarını terk ettikleri an vatanlarını düşmana teslim ettikleri andır.”
Meselenin çözümü
Filistin’deki durumun, bebek bezi yollamakla ya da hamasi açıklamalar yapmakla düzeltilemeyeceğini vurgulayan Yaycı, atılması gereken somut adımları şöyle sıraladı:
İslam İşbirliği Teşkilatı’nın derhal Türkiye tarafından toplantıya çağırılması lazım. Doğal gaz ve petrol üreticisi üyelerinin Gazze’de soykırım durdurulana kadar, özellikle ateşkesten bahsetmiyorum, saldırılar bitene kadar Batıya hatta dünyaya petrol ve doğal gaz ihracatının kesilmesi lazım.
Batı için önemli pazar olan bu ülkeler ithalatı İsrail’in saldırıları durdurana kadar askıya alması lazım.
Rusya, kontrol ettiği Suriye hava sahasını derhal İsrail uçaklarına kapatmalıdır.
Filistin Yönetimi, onlar için dünyayı karşısına alan, her uluslararası platformda haklarını savunan Türkiye’ye gerekli dostluğu göstermelidir. Bunun içinse; BM’de kendilerini desteklemeyip çekimser oy kullanan Yunanistan ve GKRY’deki büyükelçilerini acilen geri çağırmalıdır.
Filistin Yönetimi, Türkiye’nin bu dostluğuna karşılık artık KKTC’yi ve onun başkenti Lefkoşa’yı da tanımalıdır. KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Filistin Yönetimi’nin Yunan-Rum tezlerini destekleyen tavırlarına hatta Filistin’in GKRY Büyükelçisi Abdullah H.A. Attari’nin 2021 yılında Türkiye’yi işgalci, KKTC’yi de işgal edilen toprak olarak ifade etmesine rağmen Büyük Filistin Mitingine katılarak dünyaya ve aslında Filistin’e de büyük bir mesaj vermiştir.
Eğer Filistin Yönetimi, vatanlarını kurtarmak ve ellerinde bir kıyı şeridi kaldığını göstermek istiyorsa ve Gazze işgal edilirken hukuken elinde bir done bulunmasını istiyorlar ise Türkiye’nin onlara teklif ettiği Türkiye-Filistin karşılıklı kıyılarını içeren Libya benzeri anlaşmayı imzalamalıdırlar. Bu antlaşma imzalanırsa Filistin’in deniz ülkesi olur ve İsrail aynı zamanda deniz ülkesinde de işgalci konuma düşer. Türkiye aynı Libya’da olduğu gibi bir hukuki altyapı elde ederek antlaşma ile denizden komşu olduğu Filistin’e de yardım ulaştırabilir.”
