İzmir krizi ile iç savaşın patlak verdiği CHP’de şimdi de Çankaya savaşı başladı. Avukatı Hüseyin Can Güner’i aday yapmak isteyen Özgür Özel, Gül Çiftçi’nin adını ortaya atan Ekrem İmamoğlu ile arası açıldı. Eski CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun ise diğer seçim bölgelerinde olduğu gibi Çankaya’da da devreye girerek, Alper Taşdelen’in tekrar aday olması için çalışmalarını hızlandırdığı belirtiliyor.
MUHAMMET KUTLU ANKARA
Kurultayda İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun desteğiyle Özgür Özel’in Genel Başkan seçilmesi, bunu içine sindiremeyen eski Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu’nun yerel seçimler sonrasında rövanşı almak için kolları sıvaması, 31 Mart Yerel Seçimleri için aday belirleme sürecine kavga ve kriz olarak yansıdı.
İzmir krizi ile iç savaşın patlak verdiği CHP'de bu kez Çankaya savaşı başladı. Avukatı Hüseyin Can Güner'i Çankaya belediye başkan adayı yapmak isteyen CHP Genel Başkanı Özgür Özel, parti içinden sert muhalefet ile karşılaştı.
CHP kaynıyor
Özel'in Güner’in adaylığında ısrarı sürerken Ekrem İmamoğlu'nun da Çankaya adaylığı için Gül Çiftci'ye destek vermesi partide tepkileri artırdı. CHP Eski Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun ise diğer seçim bölgelerinde olduğu gibi Çankaya’da da devreye girerek Alper Taşdelen’in tekrar aday olabilmesi için çalışmalarını hızlandırdığı öğrenildi. Öte yandan CHP teşkilatları Türkiye’nin pek çok yerinde kaynıyor. Son olarak, Adana'nın Kozan ilçesinde Ekrem İmamoğlu istifası yaşandı. CHP Belediye Başkan Aday Adayı Hakan Ağca ve Kozan Belediyesi CHP Meclis Üyesi Atalay Özer, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun ilçedeki adaylık sürecine karıştığı gerekçesiyle CHP’den istifa ederek Büyük Birlik Partisi'ne geçti.
Amaç hizmet değil rant
CHP’deki hizip savaşlarını Akit’e değerlendiren AK Parti Ankara Büyükşehir Belediyesi Meclis Grup Başkanı Fatih Ünal, “CHP’nin aday belirleme sürecinde yaşanan kavgalar amacın hizmet değil rant kavgası olduğunu bir kez daha gösterdi. Eğer amaç hizmet olsaydı anketlerle halkın beklentileri ile birlikte bir aday tespitinde bulunurlardı. Sadece Çankaya İzmir değil Ankara'nın diğer ilçelerinde de aynı saikle hareket ediyorlar. Amaç güç savaşı. ‘İstanbul'da Ekrem İmamoğlu İlçe Adaylarını belirliyorsa bende Ankara'nın ilçelerini belirleyebilmeliyim’ düşüncesi ile hareket ediliyor. Ankara'nın Büyükşehirler arasında yatırımda 10’unculuktan 27'nciliğe düşmesi Mansur Yavaş'ın ve CHP'nin umurunda değil. Ankaralılar trafikte kalmış, toplu taşımada gerilemişiz, alt yapının hali içler acısı, kime ne? Maalesef CHP'de öncelik şehre hizmet değil. Böyle olunca da güç savaşları çok normal. Ana muhalefet partisinde hüküm süren bu hizip ve güç siyaseti yüzünden Türkiye’mize ve Ankara’mıza yazık oluyor. 31 Mart'ta halkımız bu hizip ve güç siyasetini sandığa gömünce tüm Türkiye hizmetle daha güçlü bir şekilde tanışacak” dedi.
CHP’de bölünme riski var
SAD Başkanı Sadullah Özcan ise şunları söyledi: “CHP’de bugüne kadar açıklanan büyükşehir, il ve ilçe belediye başkan adaylarının özelliklerine baktığımızda, seçmen tarafından kabul görenlerin değil, parti içerisinde gelecek hesabı yapıp üç parçaya ayrılmış güç odaklarının mücadelesini görüyoruz. Milletin teveccühünü öncelemeyen partilere seçmen çok ciddi bir ders verecek diye düşünüyorum. Eğer CHP üç başlı görüntüsü vererek seçime gidecek olursa, hezimeti baştan kabul etmiş sayılır. CHP’nin hezimete uğraması halinde, bölünme tehlikesiyle karşı karşıya kalacağını tahmin etmek ise güç değil.”
