Münferit hadiseler üzerinden AK Parti iktidarını hedef alan ve ülkenin yolsuzluk endeksinde dünyanın geri kalmış ülkeleri ile aynı seviyeye düştüğü yalanını savuran besleme basın, konu CHP’de salgına dönen yolsuzluklara ve valizlerle taşınan paralara gelince başını kuma gömüyor.
Sebahattin Ayan İstanbul
Kafalarındaki kirli ideolojilerini sözde ‘habercilik’ adı altında seküler tabana ve azgın azınlığa zerk etmeye çalışan fonlu medyanın kirli yüzü bir kez daha gün yüzüne çıktı.
Münferit hadiseler üzerinden AK Parti iktidarını hedef alan ve ülkenin yolsuzluk endeksinde dünyanın geri kalmış ülkeleri ile aynı seviyeye düştüğü yalanını savuran besleme basın, konu CHP’de salgına dönen yolsuzluklara ve valizlerle taşınan paralara gelince başını kuma gömüyor.
Malum medya, geçtiğimiz günlerde patlak veren ve ülkenin gündeminden düşmeyen “para kuleleri” hakkında tek satır yazmazken, Sözcü gazetesinde kalem oynatan hamamböceği uzmanı Uğur Dündar, CHP’deki çürümüşlüğü görmek yerine otuz yıl önce yaşanan münferit bir hadise üzerinden gündemi değiştirmeye çalıştı.
‘MHK başkanı hakkında görevi suistimal raporu’ başlıklı bir yazı kaleme alan Dündar, Merkez Hakem Kurulu (MHK) Başkanı Ahmet İbanoğlu’nun 1998 yılında karıştığı maliye denetimini köşesine taşırken, Cumhuriyet, Birgün, Milli Gazete, Yeni Asya ve Davutoğlu’nun fonladığı öne sürülen Karar gazetesi daha ihale verilmeden Ekrem’in tahsil ettiği paraları görmezden geldi.
Mütareke medyasının, CHP’de yaşanan yolsuzluk karşısında uyguladığı skandal otosansür, “CHP ve medyası yolsuzluk endeksinde Mozambik’in bile gerisinde” yorumlarına sebep oldu.
