Kandil İttifakı’nın ruhu, dili CHP medyasına da sirayet etti. Sözde Atatürkçü gazeteler, PKK’nın siyasi kolu DEM’i açık açık savunmaya başladı.
Buğra Kardan İstanbul
CHP’nin yemlediği Sözcü ve Cumhuriyet, “PKK sizi tükürüğüyle boğar” diyerek terör örgütünün propagandasını yapmaktan ceza alan Abdullah Zeydan’ı adeta kahramanlaştırdı. Sözcü “DEM’in kazandığı Van’da mazbata ikinci adaya”, Cumhuriyet de “Van’da AKP devrede. Zeydan’a mazbata verilmiyor” başlıklı habere imza attı. CHP’nin kalemşorları da boş durmadı. Fonlu yazarlardan İsmail Saymaz, “AK Parti sinsi bir yargı müdahalesiyle Van’a dolaylı bir şekilde kayyum atamaya çalıştı” diye yazdı. İktidarı yermeyi alışkanlık hâline getiren Deniz Zeyrek, “Van halkının iradesine saygı duyun. Van halkı, DEM’i tercih etmiş buna saygı duymak zorundasınız” çıkışında bulundu. CHP’nin yemlediği sunuculardan Fatih Portakal ise “İktidar, masa üstünde Van’ı almaya mı çalışıyor? Az oyla çoğunluğu yönetmek, kayyum atamanın bir başka örneği gibi oldu. Ülke bir anda gerildi” dedi. Fonlu medyanın Zeydan aşkı infial uyandırırken, akit’e konuşan yazar Murat Özer, şunları dile getirdi: “Kandil İttifakı, CHP tarafından saklanmıyordu. CHP’nin de medyasının da PKK karşıtlığı yoktu. CHP’nin de medyasının da Van’la ilgili olayda duruşu şaşırtmadı. DEM’liyi açık açık savundular. Bu DEM’linin devleti ve milleti tehdit ettiğinden, PKK’yla ilintisinden bağımsız onu müdafaa ettiler. Burada riyakârlık var. PKK’nın medyası, Türkiye düşmanı olduğunu inkâr etmiyor. CHP medyası öyle mi? Değil. CHP medyası, hem PKK karşıtı gibi görünüyor hem de terör örgütünü ve yanlılarını koruyup kolluyor. CHP’nin fonladığı yayın organları, toplumu aldatıyorlar. Haberci, haber verirken, birinin mağdur olduğunu anlatırken neyle itham edildiğini ve hangi yaptırımla karşı karşıya kaldığını vermeli. Bunu yapmayan operasyoncudur. CHP’nin fonladığı haberciler ve yorumcularca DEM’e, ardında olan PKK’ya arka çıkılmaktadır. Bu yorumculuk değil de operasyonculuk olup ahlâkla bağdaşmamaktadır.”
