• İSTANBUL
  • İMSAK
    00:00
    GÜNEŞ
    00:00
    ÖĞLE
    00:00
    İKİNDİ
    00:00
    AKŞAM
    00:00
    YATSI
    00:00
  • 0.0
  • 0.0
  • 0.0

Bunlar vatan evladı değil!

Yeniakit Publisher
2014-02-25 21:17:00 - 2014-02-26 08:11:26
Bunlar vatan evladı değil!

28 Şubat 1997 tarihli MGK toplantısında İmam Hatiplerin orta kısımlarının kapatılmasını ve Kur’an kurslarına kilit vurulmasını da hedefleyen 18 maddelik teklifi dinleyen merhum Başbakan Necmettin Erbakan’ın, “Bir Müslüman ve vatan evladı bunu hazırlayamaz. Bu hazırlansa hazırlansa Pentagon’da hazırlanmıştır” şeklinde cuntaya tepki gösterdiği ortaya çıktı. İlk defa Akit’in açıkladığı bu ayrıntıyı dillendiren, 28 Şubat davasının sanıklarından emekli bir albay. Dönemin Adalet Bakanı Şevket Kazan da bu bilgiyi teyit etti.

17. yıldönümünde ülke insanına maddi ve manevi büyük acılar yaşatan 28 Şubat darbesini lânetle anarken; 27 Şubat 2011 tarihinde vefat eden Necmettin Erbakan’ı ise rahmetle yâd ediyoruz. 2 Eylül 2013’te başlayan ve şu ana kadar 65 duruşması tamamlanan 28 Şubat darbe davası, Milli Görüş lideri merhum Erbakan hakkındaki iftiraları ve şayiaları tamamen çürüttü. “Erbakan 28 Şubat’a hiç direnmedi” diyen Nazlı Ilıcak gibi 12 Eylül darbesi şakşakçılarını özür dilemeye davet ederken, dönemin Başbakanı Erbakan’ın cuntacılara karşı nasıl dik durduğunu delilleriyle sıralayalım:

CUNTACIBAŞI ÇEVİK BİR BİZZAT ÇÜRÜTTÜ

Ankara 13. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki 28 Şubat davasının sonucu tam olarak ne olur bilemeyiz ama bu yargılamayla Erbakan’ın “aklandığı” kesin! Asker kökenli sanıklar, yargılamanın başından beri “hükümetin talimatı doğrultusunda irtica konusunda çalışmalar yaptıklarını, BÇG’yi Erbakan’ın emriyle kurduklarını” öne sürüyorlardı. Üye Hakim Hakan Oruç’un “Hükümetten ya da Başbakanlık’tan size BÇG’yi kurun diye bir talimat geldi mi?” sorusuna, “Hayır Başbakanlık’tan bize herhangi bir talimat gelmedi” şeklinde cevap veren kilit sanıklardan Emekli Orgeneral Çevik Bir, bu iddiayı bizzat çürütmüş oldu.

Yine emekli Tuğgeneral Kenan Deniz’in emrinde Başbakan Erbakan’ın askeri danışmanlığını yapan sanık Emekli Albay Serdar Çelebi, Erbakan’la çalıştığı dönemde Başbakanlık’ta irticayla mücadele için bir kurulun oluşturulduğuna şahit olmadığını kaydetti. Çelebi ancak Erbakan’ın istifasından sonra Başbakanlık koltuğuna oturan Mesut Yılmaz döneminde irticayla mücadele amacıyla Uygulamayı Takip ve Koordinasyon Kurulu’nun kurulduğunu bildiğini söyledi.

‘HALKIN KARARINA SAYGI DUYUN’

Görevlendirilen naip hakimlerce okunan ve sürece adını veren meşhur 28 Şubat 1997 tarihli MGK toplantısı tutanaklarında, Demirel ile askeri kanadın ağız birliği etmişçesine hükümeti ve dindar kesimi hedef aldığı, Erbakan’ın ise bu ittifaka karşı halkın yanında yer alıp, baskıya boyun eğmediği görülüyor.

18 maddelik teklif için kendisine dayatmada bulunan kurul üyelerinin ortaya koyduğu görüşlerin yanlışlığına vurgu yapan Erbakan, “Çocuk Müslüman oldukça, dinini öğrendikçe vatanını, devletini daha çok sever. Halk bir şeye karar vermişse ona güvenmeliyiz, onun kararına saygı duymalıyız. Yoksa Halk Partisi zihniyeti, laikliği, din düşmanlığı anlayışı hakim olur” cevabını veriyor.

Kendi menfaatlerini düşünen cuntacılar sorumsuzca hareket ederken, Erbakan ise yine kendi halkını düşünerek, “Dışarıda buradan çıkacak kararları bekleyen basın mensupları var. Bunlar bu konuyu iyice abarttılar. Bunun için basına verilecek bildiriyi dikkatle hazırlayalım. Millete, Avrupa’da, dışarıda endişe uyandıracak bir hava vermeyelim” değerlendirmesini yapıyor.

Toplantı bitimine doğru Erbakan’ın, askeri kanadın hazırladığı 18 maddelik teklifi, MGK kararı haline getirmek istemediği görülüyor. Asker ise Erbakan’a kararların bir an önce imzalanması yönünde baskı yapıyor. Erbakan, “9 saatten sonra sağlıklı bir neticeye varılamaz” derken, Erbakan’a itiraz eden Genelkurmay Başkanı Org. İ. Hakkı Karadayı ise, “10 dakikada hallederiz” cevabını veriyor. Erbakan’ın direnmesi üzerine Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel toplantıyı sona erdiriyor.

ERBAKAN DİRENİNCE DEMİREL İMZA ATMIŞ!

Erbakan’ın sonraki günlerde de cuntaya direndiği görülüyor. Dönemin MGK Genel Sekreteri Emekli Org. İlhan Kılıç mahkemedeki çapraz sorgusunda, Erbakan’ın 18 maddelik MGK kararlarını imzalamamak için kendisiyle görüşmediğini ve kararları Erbakan’a imzalatamadığını itiraf etti. Erbakan’ın tavrı üzerine Demirel’le imza attığı usulsüzlüğü ifşa eden Kılıç, şunları söyledi: “Genelkurmay Başkanı’na gittim, imzaladı. Sonra Başbakan’a gittim, yoktu. Meclis’e gitmişti. Hemen zorlamak da olmaz, amirim sonuçta. Sonra Cumhurbaşkanı’na gittim. ‘Başbakan’a imzalatayım da mı geleyim?’ dedim. Çünkü Başbakan imzalamamıştı. En son Cumhurbaşkanı imzalar. Demirel, ‘Getir sen’ dedi, imzaladı. Döndüm. Ertesi gün tekrar saat 14.00’te gittim. Erbakan yine Meclis’teydi. Tansu Çiller, ‘Ver sen bana’ dedi. Bıraktım, gittim.”

Görüldüğü gibi Erbakan’a imza attıramayan Demirel ile Org. Kılıç, usulsüz işlem yapmış. 18 maddelik teklifin MGK kararı haline gelebilmesi için Başbakan’ın imzası beklenilmeden Cumhurbaşkanı olarak Demirel, kendisine getirilen belgeyi imzalamış. Erbakan’a yapılan bu baskının ve usulsüz işlemin de hesabı sorulmalıdır.

ERBAKAN’IN O TEPKİSİNİ UNUTAMAMIŞLAR

Meğer Erbakan’ın milli iradeye kast eden cuntaya tepkisi daha da ağırmış. Nasıl mı? Duruşmaya verilen arada müşteki dönemin Adalet Bakanı Şevket Kazan’ın avukatı Yılmaz Bölükbaşı’yla sohbet ediyorduk. Yanımıza yaklaşan emekli sanık albaylardan biri, Bölükbaşı’dan Erbakan’ın 28 Şubat 1997 tarihli MGK toplantısında 18 maddelik teklif için “Bunlar vatan evladı değil. Amerika’da hazırlanmıştır” şeklinde tepki gösterip göstermediğini müvekkili Kazan’a sormasını ısrarla istedi. Konunun aktarıldığı Şevket Kazan, merhum Erbakan’ın sert tepkisini doğruladı. Erbakan, 8 yıllık kesintisiz eğitimin uygulanmasını, İmam Hatiplerin orta kısımlarının kapatılmasını, Kur’an kurslarına kilit vurulmasını ve dindar personelin kamu kurumlarından tasfiyesini de hedefleyen 18 maddelik teklifi dinlediğinde, “Bir Müslüman ve vatan evladı bunu hazırlayamaz. Bu hazırlansa hazırlansa Pentagon’da hazırlanmıştır” sözleriyle tavrını ortaya koymuş.

Bu ayrıntıyı ilk dillendirenin 28 Şubat davasının sanığı olması, olayı daha da anlamlı kılıyor. Demek ki Erbakan’ın bu tepkisi Genelkurmay Karargahı’nda gündem olmuş ve dilden dile konuşulmuş. Bu sanık albayın Org. Karadayı’dan pek haz etmediğini ve ‘meşhur’ bir babanın oğlu olduğunu not edelim!

Bu arada sanık emekli Org. İlhan Kılıç, Üye Hakim Hakan Oruç’un sorusu üzerine tartışmalı 18 maddelik MGK kararlarının önceden hazırlanan yazılı taslağı konusunda dönemin Deniz Kuvvetleri Komutanı Emekli Oramiral Güven Erkaya’yı işaret etmişti.

ÇETİN DOĞAN’IN ERBAKAN HAYRANLIĞI

Sanıkların hengameli süreçte birlikte çalıştıkları Erbakan Hoca’ya duydukları hayranlığı itiraf etmeleri de dikkate değer. Savunma yaparken Erbakan’a övgüler yağdıran dönemin MGK Genel Sekreteri İlhan Kılıç, “Bizim dönemimizde Sayın Erbakan ve ortağı Tansu Çiler çok önemli işler yaptı. Sayın Erbakan’ın askerle arası iyiydi. Ekonomi iyiydi. Bu iyilikleri başka birisi mi yaptı? Hükümetin çalışmalarını takdirle anarım” dedi.
O dönem Başbakanlık Askeri Başdanışmanı olan Emekli Tuğg. Kenan Deniz ise haftada 2-3 kez Erbakan’la görüştüklerini belirterek, “Beni evine davet edecek kadar aramızda saygı ve sevgi vardı. Sayın Başbakan’ın ruhumu okşayan iltifatlarına mazhar oldum” ifadelerini kullandı.
Deniz’in çapraz sorgusu sırasında söz alan Emekli Org. Çetin Doğan da Erbakan’ın TSK mensuplarına yaptığı yardımları anlattı. Doğan, Azerbaycan’da harp okulu kurduklarını, matbaaya ihtiyaç duyduklarını, Kenan Deniz aracılığıyla Erbakan’dan yardım istediklerini, Erbakan’ın sembolik bir fiyatla matbaayı kendilerine verdiklerini, hatta parayı cebinden çıkarıp verdiğini aktardı.

Yine Doğan, Azerbaycan silahlı kuvvetlerinin iaşesi için Erbakan’a başvurduklarını belirterek, Deniz’den bunu hatırlayıp hatırlamadığını sordu. Deniz, “Başbakan’a arz ettiğimizde ‘kendi birliğimizin hangi statüde iaşesi karşılanıyorsa onlara da aynısı verilsin’ dedi” bilgisini verdi.
Peki madem Erbakan’ın bu kadar vatansever olduğunu biliyordunuz, neden arkasından iş çevirip başkanlık ettiği hükümeti devirdiniz? Osman Özbek denen generalin, birlikte mesai harcadığınız amirinize hakaret etmesine neden tepki göstermeyip alkışladınız?..

Yarın: Demirel’in bitmeyen kini, Candaşların ‘terli fotoğraf’ alçaklığı

Candaş medyanın merhum Erbakan’ı itibarsızlaştırmak için başvurduğu fotoğraf hilesi de çürütüldü. Medyanın Erbakan’ın MGK toplantısında terlediği şeklinde servis ettiği fotoğraf karesini yalanlayan sanık dönemin Hava Kuvvetleri Komutanı Emekli Org. Ahmet Çörekçi, şunları söyledi: “MGK’nın başında basın mensuplarınca fotoğraf çekilmesi için birkaç dakika ayrılır. Toplantının başlangıcından sonuna kadar fotoğraf alınmaz. Boncuk boncuk terleme fotoğrafları başkaları tarafından yapılmış olabilir. Orada Sayın Başbakan boncuk boncuk terletilmedi. Hastalık olmadığını da bilmiyorum.”
Yeni Akit Gazetesi

x

WhatsApp İhbar Hattı

+90 (553) 313 94 23