Avrupa Birliği içten yanmalı motor yasağı konusunda oldukça kararlı. İşte konuyla ilgili detaylar ve BMW CEO'sunun açıklamaları...
Avrupa Birliği, içten yanmalı motorlu araçların satışlarını yasaklamak konusunda oldukça kararlı gözüküyor. Yapılan açıklamalara göre sentetik yakıtlı otomobillere izin verilse dahi içten yanmalı motorlu araçların satışı yasaklanabilir. Peki bu konu nasıl sonuçlanacak? Büyük otomobil markaları bu konuda neler söylüyor? İşte içten yanmalı motor ve elektrikli motor kavgası ile ilgili detaylar…
BMW CEO’su: Sentetik yakıtlara izin gelse de fiilen içten yanmalı motorların satışı yasaklanabilir!
Avrupa Birliği 2022 yılından 2035 yılına kadarki süreçte içten yanmalı motorlu yeni otomobillerin satışını yasaklamaya yönelik hazırlıklarını tamamladı. Bu konuda yapılan görüşmeler ve açıklamalar kararın kesin olduğunu bizlere işaret ediyor. Ancak bazı istisnalar da yaşanmıyor değil.
Bu konuda otomotiv sektörünün dengelerini elinde tutan Almanya ve büyük otomobil endüstrisine sahip diğer AB üyeleri itirazlarına devam ediyor. Avrupa Birliği bu hususta ciddi baskı altında diyebiliriz. Zira bahsi geçen ülkeler yasanın nispeten gevşetilmesini ve sentetik yakıtlar sayesinde içten yanmalı motorlara sahip araçların üretimde kalmasını istiyor.
Ülkelerin ve hükümetlerin yanında markalar da çeşitli adımlar atıyor. Örneğin Mercedes-Benz ve Audi, benzinli motorları için son tarihi verdi. Fakat BMW gibi asıl prestiji sahip oldukları motorlar ve sürüş dinamikleriyle sağlamış olan markalar bu konuda kesin bir tarih veremiyor.
Bununla birlikte BMW CEO’su Oliver Zipse bir uyarı yaptı. Zipse açıklamasında AB’nin bu kararı sentetik yakıtlara izin vererek kağıt üstünde esneteceğini ve bununla birlikte Avrupalı büyük üreticilerin ciddi sıkıntılar yaşayacağını belirtiyor. Ayrıca çözümün motor yasaklamak değil çevreye zararlı yakıtları yasaklayarak sentetik yakıtlara geçilmesi olduğunu bildiriyor.
AB ise bu konuda oldukça kararlı bir tutum izliyor. Elektrikli otomobillere geçişin daha da hızlanması isteniyor. Üreticiler ise bu süreci olabildiğince yavaşlatmanın ve hatta mümkünse değiştirmenin peşine düşmüş durumda.
