Merkez Bankası’nın faiz oranlarını yarım puan düşürmesinin ardından gözler bankalara çevrildi. Reel piyasa faizi yüzde 8,76’ya kadar indiği halde bankaların yıllık faiz oranları hâlâ yüzde 12’lerde tutması eleştiriliyor.
EKONOMİ SERVİSİ - Türkiye ekonomisinin en büyük kamburlarından biri olarak karşımızda duran faizlerin son bir yıllık seyrinin, Türkiye’de çıkarılmak istenen iç karışıklığa bağlı bir seyir izlemesi dikkat çekiyor. Geçtiğimiz yıl Mayıs ayının sonlarında yüzde 4,6’ya kadar düşerek Türkiye tarihinin en düşük rakamını gören faiz oranları, başlatılan gezi eyleminin ardından hükümeti hedef alan kargaşaya bağlı olarak faiz oranları yukarı tırmanarak yüzde 11 seviyesinin üzerine kadar çıktı.
GEZİ’YLE ZİRVE YAPTI
Gezi olaylarıyla 17 Aralık darbe girişimine kadar geçen yaklaşık 7 aylık sürede faizler 4,3 puan artış gösterdi. Bono faizleri 16 Aralık’ta yüzde 8.90 seviyesindeydi. Merkez Bankası’nın faiz artırımı ve ABD’deki 10 milyar dolarlık tahvil azaltım kararlarının ardından 30 Ocak itibarıyla oran yüzde 11.10 seviyesine çıkan faizler, seçimlerden önceki Cuma günü yani 28 Mart’ta yüzde 11 olarak kayıtlara geçti. Siyasi istikrarı pekiştiren 30 Mart seçimlerinin ardından düşüşe geçen faizler, 11 Nisan itibarıyla 9.97 seviyelerine geriledi.
MERKEZ İNDİRİME BAŞLADI
Merkez Bankası’nın politika faizi olarak nitelendirilen 1 hafta vadeli repo ihale faizini geçtiğimiz hafta yarım puan (50 baz puan) indirime gitmesinin ardından, piyasa faizleri yüzde 8,76’ya kadar geriledi. Merkez Bankası’nın faizleri düşürme yönündeki eğiliminin ardından piyasanın da bu bakış açısını desteklemesi, dikkatleri hâlâ yüksek oranlarda faiz uygulayan bankalara yöneltti.
GÖZLER BANKALARDA!
Analistler, MB’nin beklentilerin aksine politika faizinde indirime gitmesinin ardından bankaların fonlama maliyetinin gerileyeceğini belirtirken, fonlama maliyetindeki düşüşün kalıcı olması durumunda özellikle ticari kredi faiz oranlarında gerileme görülebileceğini tahmin ediyor. Uzmanlar, oluşan olumlu havanın özellikle ticari kredi faizlerinde 50-100 baz puan arası bir düşüşle yansıyabileceğini ifade ediyor.
İŞ DÜNYASI İNDİRİM BEKLİYOR
Piyasanın faizlerde düşüş beklentisi aylardır devam ediyor. Gezi olayları ve 17 Aralık ihanet operasyonunun ardından yükselen faizlerin düşmesini bekleyen iş dünyası temsilcilerinin Merkez Bankası’na yaptıkları çağrılar hâlâ tam karşılık bulmasa da bankaların şu anda serbest piyasa oranlarının çok üzerinde faizlerle kredi vermesi tepki de çekiyor. Hafta içi Ankara’da yapılan Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) 70. Genel Kurulu’nda da bu konu gündeme geldi. TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu’nun bankaların kredi maliyetleri ve diğer hizmet kalemlerine yönelik dile getirdiği eleştiriler salonu dolduran yaklaşık 3 bin iş dünyası temsilcisinden büyük destek gördü.
Hisarcıklıoğlu ‘Vicdansızlığı bırakın’ demişti
Özel sektörün kredi maliyetlerinin son dönemde arttığını TOBB’un Mali Genel Kurulu’nda da dikkat çeken Başkan Rifat Hisarcıklıoğlu, “Reel sektör farklı isimler altında; harç, komisyon, dosya ücreti ödemekten bıktı. Zaten bu kadar faiz ödediğimiz bankalar, bir de dosya ücretine mi muhtaç durumda? Bu dönem reel sektör hapşırırsa bankacılık sektörü grip olur. Bankalara sesleniyorum; artık bu vicdansızlığı, ‘hep bana’ anlayışını bırakın. Unutmayın, KOBİ varsa siz varsınız!” ifadelerini kullanmıştı.
