Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım’a Okan Üniversitesi Senatosu tarafından onursal doktora unvanı verildi.
İSTANBUL - Okan Üniversitesi’nin Tuzla Kampüsü’nde düzenlenen “Lojistik Sektörünün Türkiye Ekonomisindeki Yeri ve Önemi” konulu panel öncesinde gerçekleşen törende onursal doktora cübbesini giyen Bakan Yıldırım’a diploma ve plaket takdim edildi.
Bakan Yıldırım’a, denizcilik sektöründe toplu taşımacılığın denize kaydırılması yönünde önemli projelere imza atması, hızlı tren ve Marmaray projelerinin hayata geçirilmesinde önemli rol oynaması ve sivil havacılık sektörüne yaptığı katkılardan dolayı üniversitenin Mühendislik ve Mimarlık Fakültesi ile senatosunun kararıyla bu unvanın verildiği belirtildi.
Bakan Yıldırım, cübbe giymesinin ardından ilk dersi vermesinin istenmesi üzerine “Ders vermesek olmaz mı? Nasılsa doktorayı aldık. Ders almaya alışığız da ders vermeye çok alışık değiliz” diyerek espri yaptı.
Kendisine böyle bir taltifte bulundukları için Okan Üniversitesi’nin Mütevelli Heyeti’ne, Senatosu’na, Mühendislik ve Mimarlık Fakültesi’ne ve hocalarına teşekkür eden Yıldırım, Muallim Naci’nin “Marifet iltifata tabidir. Alıcısı olmayan meta zayidir” sözünü hatırlatarak, bu ve buna benzer teşvikleri (doktora unvanı verilmesi) daha güzel hizmet edebilmek, milletin geleceği, ülkenin kalkınması için daha çok çalışmak için bir teşvik olarak gördüklerini ifade etti.
YILDIRIM, EKİBİNİ UNUTMADI
Yapılanların sadece kendisinin marifeti değil, takım ruhu ile çalışmanın bir sonucu olduğunu belirten Yıldırım, “Ben böyle bir teşvike, böyle bir taltife layık görüldüysem, bilin ki bunun arkasında benimle beraber aynı heyecanı duyan 100 binin üzerinde bir ekibim var. Dağ başlarında, ıssız tren istasyonlarında nöbet tutan arkadaşlar adına bunu alıyorum. Onların dikkati, gayreti, fedakarlığı, bize inanmalarıyla birlikte çalışma fırsatı bulduğumuz için bu noktalara geldik. Yoksa biz ne kadar telaş edersek edelim, ne kadar şu olmalı bu olmalı desek de para etmez. Mutlaka size, yaptığınız işe inanmaları lazım” dedi.
