Bu yıl dördüncüsü yapılan İstanbul Finans Zirvesi, küresel finansın liderlerini bir araya getirdi. “Kalıcı Büyümenin Finansmanı” temasının işlendiği zirvenin açılışında konuşan Ekonomiden Sorumlu Başbakan Yardımcısı Ali Babacan; yabancı konuklara Türkiye ekonomisini anlattı.
EKONOMİ SERVİSİ -Bu yıl dördüncüsü yapılan İstanbul Finans Zirvesi, küresel finansın liderlerini bir araya getirdi. “Kalıcı Büyümenin Finansmanı” temasının işlendiği zirvenin açılışında konuşan Ekonomiden Sorumlu Başbakan Yardımcısı Ali Babacan; yabancı konuklara Türkiye ekonomisini anlattı. Babacan, 22 Mayıs’tan bugüne kadar gelişmekte olan ülkelerde sınırlı miktarda bir sermaye çıkışı var. Rakamlara bakıldığında gelişmekte olan ülkelerden gelişmiş ülkelere sermaye çıkışının hem milli gelire hem de toplam finansman stokuna oranla çok düşük olduğunu görüyoruz. Biz bu gelişmeyi varlıkların yeniden fiyatlanması olarak görüyoruz” dedi.
Şu anda Avro Bölgesi için en önemli riskin rehavet olarak tespit etmekte fayda gördüklerini anlatan Başbakan Yardımcısı Babacan, “Senaryo ne olursa olsun, gelişmekte olan ülkelerin dinamizmi, nüfus yapısı ve rekabet gücü çok büyük üstünlüktür. Sadece nicelik olarak hangi ülkenin yüzde kaç büyüdüğü değil, ama büyümenin niteliği de bundan sonraki dönemde herkesin dikkat etmesi gereken önemli bir unsur” değerlendirmesinde bulundu.
SEÇİM EKONOMİSİ YOK, SIKI DİSİPLİN VAR
Bu aralar, ‘Seçimler geldi. Hükümet yine kesenin ağzını açacak’ şeklinde yorumların yapılmaya başlandığına dikkat çeken Babacan, “Bu bizim girdiğimiz ilk seçim değil. Biz mali disiplinden asla taviz vermedik. Önümüzdeki dönemde de aynı devam edecek” teminatında bulundu. Babacan, yeni Orta Vadeli Program üzerinde çalıştıklarını dile getirerek, “Kurban bayramından önce bu programı açıklayacağız. Böylece önümüzdeki döneme yönelik politikamız daha net bir şekilde ortaya konmuş olacak” dedi. Şimdi herkesin heyecanla yarın(bugün) Amerikan Merkez Bankası’nın ne açıklayacağını merak ettiğine dikkat çeken Başbakan Yardımcısı Babacan, şunları kaydetti: “Yapacağı hiçbir şey sürpriz değil ama ne zaman ve hangi dozajda bunların yapılacağı tartışılıyor. Bütün bunlar artık ekonomi toparlanıyor ve ‘normale dönüyoruz’ un bir sonucu.”
YÜLEK: GÜNCEL KONULARI DA KONUŞACAĞIZ
Zirvenin açılış konuşmasını yapan IFS Danışma Kurulu Başkanı Prof. Dr. Murat Yülek, her senenin temasını önceden belirlediklerini belirterek, şu andaki duruma bakıldığında, ABD Merkez Bankası’nın (Fed) son bir iki ayda geliştirdiği kararın bütün dünya gündemini işgal ettiğini kaydetti. Yülek, Merkez Bankaları oturumunda bu sene kalıcı büyümenin finansmanı teması altında finansal istikrar, para politikaları ve bununla birlikte büyümenin yanısıra; kalkınma ve alt yapı finansmanını, dünya gündemini işgal eden Ortadoğu ve Kuzey Afrika Bölgesi’ndeki gelişmeleri de konuşacaklarını anlattı. TURHAN: İSLAMİ
FİNANS ARAŞTIRMA
MERKEZİ KURUYORUZ
Borsa İstanbul Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Turhan ise “Dünya Bankası, ABD dışında İslami finans araştırmaları konusundaki ilk ve şimdilik tek merkezi İstanbul’da kuruyor” dedi. Türkiye’de sermaye piyasalarının oyun sahasını ve kurallarını yeniden belirlediklerini anlatan Turhan, “Bütün gelişmelere rağmen Türkiye’deki toplam kurumsal yatırım portfoyünün milli gelire oranı yüzde 4’ler civarında. Bu bakımdan Borsa İstanbul olarak gelecek dönemde belirlediğimiz strateji önceliklerinden biri de kurumsal yatırım ve kurumsal yatırımcı tabanını genişletmek olacak” diye konuştu.
BÜYÜKEKŞİ: İSTANBUL
İNOVASYON
MERKEZİ OLACAK
Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı Mehmet Büyükekşi, küresel firmaların, inovasyon merkezlerini İstanbul’a kaydırdığına işaret ederek, ihracatçılar olarak İstanbul’u bir inovasyon merkezi olarak düşlediklerini kaydetti. İstanbul Finans Merkezi Projesi’nin, gidişatını yakından takip ettiklerinin ve İstanbul’un geçmişten günümüze hem ulaşımın hem de ticaretin doğal merkezi olduğunun altını çizen Büyükekşi, İstanbul’un, İpek Yolu, Baharat Yolu ve diğer pek çok ticaret yolunun uğrak noktası ve Osmanlı’dan bugüne dünyanın iktisadi çekim merkezi olduğunu söyledi.
